İkimizde karşılıklı oturmuş ilk kimin başlayacağını bekliyorduk. Gözlerimiz sürekli karşılaşıyor, nefes seslerimizi dinliyorduk.
"Ben başlıyorum"diye konuştuğumda gözlerime baktı. "Benim başlamam daha iyi olabilir "dedi. Kaşları çatıp bir süre ona baktıktan sonra "başla"dedim.
"Nereden başlayacağımı bilmiyorum. Bu 2 hafta benim için çok karmaşıktı. Senin eşcinsel olduğunu öğrendim. Senden nefret ettim, senden utandım, seni kırdım, güvenini kazanmaya çalıştım ama bunların hepsinin yanında göremediğim bir şey vardı. Seninle sabah kavgamızdan sonra bunu düşündüm..."
Derin bir nefes gözlerimin içine baktı. Ne kadar zorlandığını görebiliyordum.
"Ben sana sadece cinsel bir çekim hissetmiyorum. Veya sana söylediğim gibi bir erkeği öpmenin nasıl olduğunu merak etmiyorum. Ben senin gözlerine bile bakarken yanmak istiyorum."
Uzun süreden yutkunmamışım gibi zorlana yutkunup gözlerinin içine bakmak için kendimi zorladım.
Ne diyeceğimi bilmiyordum. Ben... Ondan her zaman uzak durmaya çalışmıştım.
Karşı koltuktan ayaklanıp yanıma geldi. Ayağının altına alıp bana dönük bir şekilde oturdu.
"Bir şey deme, zaten sen konuşunca ortalığa sıçıyorsun"
Şaşkınlıkla ona bakıp "nasıl ortalığa sıçıyorum. Ben hiçbir şey yapmıyorum" dedim.
Gülümseyen yüzüyle bana baktı. "Valla her konuştuğunda bir kalbim kırılıyor. Birde gönül almakla uğraşıyorum"
Kaşlarımı çattım. "Saçma sapan hareketlerin var. Yaptıklarını saymamı ister misin?"
Hızla başını iki yana salladı. "Yok kalsın"
Başımı ona döndürdüğümde kafasını koltuğa yaslamış tebessümle beni izliyordu. Elini kaldırıp yanağıma koyduğunda sadece ona baktım. Elmacık kemiklerimi okşayıp parmaklarını dudaklarımda gezdirdi.
Parmakları dudaklarıma sürterken "öpebilir miyim?"dedi.
Gözlerine bakıp ne cevabı vereceğimi düşünüyordum. Ama o cevap vermemi beklemeden dizleri üzerinde yükselip bana yaklaştı.Bacaklarımın üstüne oturup belinden tutmamı sağladı. Bana yüksekten bakarken eğilip boyun girintime kafasını yerleştirdi.
Derin bir nefes alıp dudaklarını bastırdığında titredim. Sıcak dudakları boynumda dolaştırdıktan sonra kafasını kaldırdı. Yüz ifadelerime bakıp elini yanağıma yerleştirdi.
Yüzüne bir gülümseme otururken kaşlarım çatık onu süzdüm. Gülümsemesi genişleyip yanağımdaki elini sıkılaştırdı. Hızla yaklaşıp dudaklarıma sıkı bir öpücük kondurdu. Geri çekildiği gibi kucağımdan kalkarken ben arkasından baktım.
"Görüşürüz akşam yemeği hazırlamalıyım" oturma odasından mutfağa girerken dedi.
Mutfağa girdiği gibi şokla olanları tekrar hatırladım. Bu piç beni mi seviyordu?
Günaydınnlar nasılsınız??
Şimdi belki aklınızdan soruyorsunuzdur. Bir önceki bölüm öpüşüp koklaşsalardı neden böyle oldu diye.
Mert'inşerefsiz olduğunda hemfikir isek öpüştükten sonra Can'ı duygulardan emin olamadığı için ortada bırakacaktı. Can'ı üzmek istemediğim için böyle yaptım.