Yorum 8 / Ateşpare

1.4K 17 42
                                    


Selamlar Wattpad okuyucuları!

Sizlere bir okuyucunun önerisi üzerine okuduğum ve oldukça etkileyici bulduğum bir hikâye ile geldim: ATEŞPARE!

Başlamadan önce belirtmek istediğim bir nokta var: Üzerine düşünüldüğü belli, kalıpları yıkmaya gelmiş olan bu hikâye, herkese hitap edecek türde değil. Ahlakî normları bir kenara bırakamayacaksınız, erkektir yapar diye düşünürken kadınların masumiyet abidesi olması gerektiğine inanan/inanmak isteyen birisi iseniz okumamanız daha iyi olur.

Gelelim kitabımızın konusuna. Seri katil olan ana karakterimiz, nâm-ı diğer V, yeni bir görev alır. Ülkenin ve dünyanın en büyük topluluklarından, Cebonoyan'ın liderini öldürmesi gerekmektedir. Kötü adamları öldürürken hem dünyayı temizlediğine hem de ruhunu doyurduğuna inanan karakterimizin Cebonoyan'ın liderini öldürmesi sandığı kadar kolay olmayacaktır. Bu büyük görev sırasında hem kendinden gizlenenleri ortaya çıkarmaya çalışacak hem de tutkuya merhaba diyecektir.

Kiralık katil, yakışıklı ve çok kudretli bir lider-mafya babası... Kulağa aşırı Wattpad geliyor; biliyorum. Fakat kiralık katlimizin oldukça pervasız bir kadın olması ve yakışıklı liderimizin mafya babası olmadığını iddia etmesi işleri biraz değiştiriyor.

Yazarın okuduğum ilk kitabı fakat son olmayacağının garantisini verebilirim.

Evet, o kadar övdüm. Peki ben bu kitapta her şeyi çok mu beğendim, her şey dört dörtlük müydü? Hadi, birlikte bakalım.

Neyi Sevdim?

Nâm-ı diğer V'miz, Aşkın, o kadar planlı hareket ediyor ki "Kusursuz Cinayet Nasıl İşlenir?" temalı dizi/film çekilse danışma kurulunda ilk sıradan yer alır. Yorumlardan gördüğüm kadarıyla okuyucular, onun bu yanına mest oluyor.

Hani olur ya her şey çok kusursuz gider, planlar tıkırındadır. Gerçekte böyle olmadığı için kurguda okurken de bayıyor bu durum haliyle. Spoiler vermemek için söylemeyeceğim ama planların tıkırında gitmediği, kurgunun dönüm noktalarından biri sayılabilecek an; beni kurgunun içine daha çok çekti.

Bir iki güzel göze, kaşa tav olmayan bir karakter var karşımızda. Karakterlerin karşılaştıkları ilk anda tanık olduğumuz "Aman Allah'ım bu ne güzel koku, bu ne derin göz, bu nasıl erkeksi çene..." klişesine bizi ortak etmiyor çok şükür. Tabii sonrasında etkilenmeye başlıyor, o Allah'ın emri, ama bu geçiş aşaması da gayet güzel kotarılmış bana kalırsa.

Basit duran ama üzerine düşündükçe derinlik kazanan bir söz geçiyor kitapta: "Öğrenilen her yeni bilgi, insana fark ettirmeden insanı değiştirir." O kadar doğru ki... Hem kendi hayatlarımızda deneyimlediğimiz hem de kitaptaki karakterler üzerinde gözlediğimiz farklılıkların nedenini gözler önüne seriyor.

Cebonoyan'ın lideri, Ateş Bey... Tavırları, davranışları hoş fakat benim en çok hoşuma giden Ateş, abi olanı. Oldukça kıskanç bir adam, kardeşini de haliyle kıskanıyor fakat bu kıskançlığı öyle güzel dengelemiş ki asla kısıtlayıcılığa varmadan, güzel bir dengede götürüyor bu işi.

Ben Aşkın'ın tahmin edilemezliğini seviyorum. Oldukça klişe bir durumda dahi söylemleri ve tavırlarıyla sizi şaşırtma potansiyeline sahip.

Beklemediğiniz anda bilim kurguya göz kırpan bu hikâyede şimdilik her şey dozunda geliyor. Dilerim bu şekilde devam eder.

Aşkın'ın Ateş'e takıntılı ve yakın zamana kadar onunla bir ilişki içerisinde olan kadına olan tavırları, çok kaliteli. Başka kelime ile anlatamazdım sanırım, bildiğin kaliteli. Bu kadın için dünyanın en kötü kadını, en iffetsizi imajını çizmemesi, onu sırf bu sebeple aşağılamaması; kadının kendini küçük görmemesi gerektiği üzerine onunla yaptığı konuşma... Açıp açıp okumalık.

Aşkın'ın küfürlü konuşmalar ve Ateş'in onu uyarmasıyla geçen bir dolu sahne var. Bu sahneler, kurguyu yumuşatıyor ve okuyucuya soluklanma, gülümseme fırsatı veriyor.

Aşkın ve ablasının hikâyesini de merak ediyorum. Okuyucu da merak uyandırıyor. Ne oldu, neden oldu, şimdi ne olacak sorularının cevaplarına kavuşacağız umarım.


Neyi Sevmedim?

Eğer "Tam" ifadesi kullanılıyorsa söz konusu saat, zaman dilimi; tam olmayan, sorulduğunda söylemeye gerek duyulmayan fazladan birkaç dakikaya, saniyeye sahip olmalıdır. Örneğin; hikâyede kullanılan "tam 15 dk 20 sn" ifadesi yerine 14 dk 57 sn, 23 dk 37 sn vb. kullanılabilirmiş. Çok mühim olmasa da beni oldukça rahatsız ettiği için bu durumu, sevmediklerim altında listelemeye karar verdim.

İhtiyar ve sahneleri... Bu sahnelerde şu an ve geleceğe dair ipuçları yakalamak mümkün olsa da okuyucuyu yorduğunu düşünüyorum. Ders vermeye çalışan, pek gizemli halleri; e hadi artık sökül, ne diyeceksen de artık ruh haline girmenize neden olabiliyor.

Kadın karakterimiz müthiş güzel, erkek karakterimiz acayip görkemli! Hâl böyle olunca, bi biz mi çirkiniz şu dünyada diye sormaya başlıyorsunuz. Birçok anlamda kalıpları yıktığı için Victoria's Secret mankeni görüntüsünde biri yerine daha karakteristik görünümde birisi, Aşkın'a çok yakışırdı diye düşünüyorum.

Karakterler yabancıya gitmesin diye herkesin birbirinden hoşlandığı, birbirine âşık olduğu ilişki yumağı sorunsalı; burada da karşımıza çıkıyor. Fakat bir farklılıkla; Aşkın, benim adıma konuşup bu durumu tiye almayı ihmal etmiyor :)

Uçaktan inerken kuş bakışı görüntüyü beyne kaydetme ve atv kullanırken bu görüntü ile yol bulma yeteneği... Sanırım, bu derece zekam olmadığı için olanaksız, abartı geliyor.

Ana karakterlerimiz arasındaki tutku inkâr edilemez. Fakat normalde gözüne uyku girmeyen, yaşadıkları yüzünden en fazla 2 saat uyuyabilen karakterlerin "Kaç saattir uyuyordum ben, ama bu nasıl olur??" içerikli sahneleri artık yavan gelmeye başladı. Gördüğüm an yapma bunu işte, yapma diye çığlık atasım geliyor.

Sevgili yakışıklı prensimizi seven, ona takıntılı olan kadın karakterimiz... Her kitapta olduğu gibi bu kitapta da bizi yalnız bırakmıyor ve bir klonunu gönderiyor. Olmasa olur muydu, nasıl olurdu, böylesini de bir okumak isterdim.


Bana kendimi paralel evrende hissettiren bu kurguyu ve  alışılagelmişin dışındaki karakteri ile Aşkın'ı okumak çok keyifli fakat başta da belirttiğim gibi ahlakî normları bir kenara bırakmakta fayda var.

Okumayı düşünenleri bir konuda uyarmalıyım. Henüz bitmeyen bir hikâye olduğundan bölüm beklemek zorundasınız... Bölümlerin aralığını tam bilmesem de geldiğini biliyorum.

Ben beğendim, okumaya da devam edeceğim. Daha önce/şu an okuyan varsa yorumlarınız neler, merak ediyorum. Bu yazıyı okuduktan sonra okumaya karar verenler varsa onların da yorumlarını okumak için sabırsızlanıyorum!

Keyifli serüvenler!

NE OKUYACAĞIM?Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin