Lucihyun
Biraz daha orada dikilirsen
eğer hasta olacaksın.Jeong_
?Lucihyun
Yağmur yağıyor ve yaklaşık
kırk beş dakikadır dışarıda
bekliyorsun.Jeong_
Kimsiniz?Lucihyun
Kim olduğumun
bir önemi yok.
Bekleme, gelmeyecekler.Jeong_
Numaramı nereden buldun?
Ya da bekle hangi arkadaşımsın?
Hadi ama bu şaka çok uzadı.
Üşüyorum burada.Lucihyun
Arkadaşın değilim.
Onlara da arkadaşım demeyi
bırak çünkü onlar seni bırakıp
internet kafeye gittiler bile.Jeong_
Sana neden inanayım?Lucihyun
Bir fotoğraf gönderildi
Konum 📍Jeong_
Hepsini sikeyimJeongin, üşümekten titreyen elleriyle telefonu cebine koyup ağlamamak için kafasını yukarı kaldırıp gökyüzüne bakmıştı.
Jeongin'in bu zamana kadar olan bütün arkadaşlık ilişkilerinin hepsi geçici olmuştu. Ne zaman 'Tamam, işte bu sefer gerçek arkadaşımı buldum.' dese Tanrı sanki ona inat yapıyormuş gibi herkesi yanından alıyordu.
Adımlarını eve doğru yönlendirmişti. Burukça gülümsemişti ve gözyaşlarının yağan yağmura karışmasına izin vermişti.
***
Herkese merhabalar!
Bu hikayenin konusu biraz değişik olacak umarım beğenirsiniz.
Kitapta geçen olaylar zaman zaman "Lucifer" dizisine benzeyebilir.
İyi okumalar.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Sinner - Hyunin
FanfictionŞeytanın en büyük günahı meleğe aşık olmaktı. Jeongin'in ise Hyunjin'in gözlerinin içine bakmaktı. Text & düz yazı