22

1.4K 107 45
                                    

Sonunda birbirlerini öğrendikleri için derin bir oh çektiğinizi duyar gibiyim 😎

Olayların nasıl geliştiğini anlamanız için bir süre Jeonggukun dilinde yazmıştım ama artık fazla gerek kalmadı sadece victor ile feelslenecekleri kısımlar da yada duygularını daha iyi size yansıtmak için (sadece victora olan duyguları değil) arada tekrar böyle Jeonggukdan yazıcam her neyse ilk defa böyle uzun konuştum

Umarım fikin gidişatını sevmişsinizdir ve düz yazım biraz kötü umarım sizi rahatsız etmiyordur kendimi geliştiricem merak etmeyin 😗✌ her neyse çok konuştum

Medyaya bakıp çıldırmak 😂

-Hera💅

___________________________________

Jungkook

Dün akşam jacksonun evine gidip arabalarımızı alıp eve geldiğimiz de Jeongguk ile birbirimize tip tip baktık. Haklıydıkta çünkü Tanrı aşkına! Bizim yaptığımız oyunun aynısını onlarda bize oynamışlardı!

Eve normal bir şekilde gelmiştik ve gelir gelmez ben lavaboya gidip ellerimi yıkadım. Dışarıdan gelmiştim sonuçta. Ama Jeongguk pislik olduğu için mutfak tezgahından bir elma alıp elini yıkamadan yiyerek odasına gitti. Dedim pislik işte...

Havluyla elimi kuruladıktan sonra odama geçtim ve üzerime rahat pijamalarımı giyip uyudum.

Ertesi gün yani bugün ise Jeongguk ile oturmuş her zamanki kahvaltı faslımızı gerçekleştiriyorduk. Göz ucu ile ister istemez Jeongguka bakıyordum. Düşünceli görünüyordu?.

Normalde her kahvaltı yaptığımızda benden önce bitirip bulaşığı bana kitlerdi ama bu kez öyle olmamıştı çünkü yavaş yavaş yiyordu ve sürekli masada ki boşluğa bakıp duruyordu.

Çukurlu tabağımda ki son ramyonuda höpürdeterek yedikten sonra ağzımı peçete ile sildim ve Jeongguka döndüm.

"Düşünceli görünüyorsun?" Dedim sorarca. Kafasını yemediği yemekten kaldırıp bana döndü. "Hayır, hayır. Hiçbir sıkıntı yok" dedi tabağı eline alıp chipsticle karıştırıp hızlıca yemeye başlarken

"Böyle diyorsan kesin bi' sıkıntı vardır. Ben senin kardeşinim gguk! Sen farkında olmasanda zor durumda hissettiğini anlayabiliyorum."

"Jungkook-"

"Tamam belki biraz saf olabilirim birazda salak ve sırf bu yüzden insanlar beni kolayca kullanıyor olabilir. Senin gibi uyanık ve gözü açıkta değilim kabul ediyorum ama ben senin kardeşinim ve bir sorunun olursa bunu bana söyleyebilirsin en azından senin için endişelenmem ve sana yardımcı olmaya çalışırım." Tek nefesle söylediğim sözler karşısında birkaç saniye ne demesi gerektiğini düşündü ve sandalyesini biraz daha masaya yaklaştırıp konuşmaya başladı.

"Jungkook seni asla bu sözlerle sıfatlandırmadığımı iyi biliyorsun. Sana değer veriyorum ve kendi dertlerimle senide üzmek istemiyorum. Her ne kadar güçlü gözüksemde sanırım öğrendim ki senin sevgine her zaman muhtacım." Dediğinde gözlerinin dolduğunu fark edip hızla masadan kalktım ve ona sarıldım. Bir anda ağlamaya başlayıp. "Jungkook ben gerçekten Taehyungu sevdiğimi sandığım için çok korktum! Sana ihanet ettiğimi sandım ve korktum! Bu sıralar çok küstüğümüz için artık yakın olamicaz diye çok korktum!" Dediğinde benimde gözlerim doldu ama sesim sabitti.

"Sen bana asla ihanet etmezsin ggukie. En büyük hatanda bile seni asla bırakmam gguk" diyerek yüzüne öpücükler kondurdum.

"Peki sen neden bu hoşlanma meselesini bu kadar büyüttün?" Dedim.

Twin problems | TaekookHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin