KLAUS

1K 27 4
                                    


Bilinen ilk doğa üstü ama herkesin efsane dediği bir kabulgansın. Basilisk...Ve bu yanını yaşamından  bu yana sevdiğin tek kişiye gösterdin.  Marcel Gerard. Ama o senin bu yanını öğrenince seni terk etti. Sende o günden bu yana tamamen değişip sert ve iflah olmaz biri haline geldin.

. . .

Marcel'in New Orlans'ta vampirleri yönettiğini biliyordun. Ama ilk başta aldırış etmedin. Daha sonra Marcel'in cadılar tarafından güçlendirildiğini duyunca New Orlans'a gitme kararı aldın.

New Orlans'a geldiğinde New Orlans'ı tanımak ve dinlenmek için bara gittin.

S/A: Heyy...

Barmenin kartından adını okudun.

S/A: Camille. Double burbon lütfen.

Barmen burbonu getirdiğinde bir dikişte bitirirsin. Bir daha isteyecekken kavga sesleri duyup hızlıca sesin geldiği yere gidersin.

Marcel: Sana buranın benim şehrim olduğunu söylemiştim Klaus. Burayı hemen terk etmezsen seni öldürürüm.

O sırada sen araya girersin.

S/A: Ouwww... Marcel Gerard... Bakıyorum da kökenlere kafa tutacak kadar güçlenmişsin.

Klaus: Sende kimsin.

Marcel: Basilisk.

S/A: Tatlım beni ismimle tanıtmanı isterdim ama...

Klausa'a dönüp,

Selam. Ben S/A. Sende Marcel'i daha önce öldüren kökenlerden olmalısın. 

Klaus: Ta kendisiyim.

S/A: Şu cadılar Marcel gibi birini neden güçlendirir hala anlayamadım. Klaus bize izin verirmisin tatlım.

Klaus  buyur der gibi elini uzatır. Sende tam dönüşmeden şekil değiştirirsin. Marcel adamlarını yanına çağırır. Sen kahkaha atarsın.

S/A: Marcellll, Marcel. Seni gözlerimle mi? Sesimle mi? Yoksa parmaklarımla mı öldürsem hala karar veremedim hayatım.

O sırada Marcel'in adamları size doğru gelir. Bir kısmını tıslamanla öldürüp bir kısmını da bakışlarınla taşa çevirirsin.

S/A: Gelelim sana Marcelcim... Sen hangi yolu seçiyorsun.

Marcel: Sırf seni terk ettim diye bunu yapamazsın.

S/A: Owwç... Aslında haklısın. Seni senin daha ağır bir şekilde ihanet ettiğin biri öldürmeli.

Marcel'in boynuna tırnaklarını saplayıp onun ölümsüzlüğünü alırsın. Sonra marceli sürükleyerek Klaus'un önüne atarsın.

S/A: Bu şerefi size bırakıyorum Klaus Mikealson.

Klaus Marcelin boynunu tutup kafasını kopartır.

Klaus: Bunca zamandır bununla uğraşıyorduk. Teşekkürler love. İzninle seni malikanemize davet etmek istiyorum.

S/A: Olabilir. Ama önce yapmam gereken bir iş var. 

Marcel'in kafasını alıp New Orlans'ın ortasına asarsın.

S/A: Artık gidebiliriz Klaus.

Malikaneye gidersiniz. Malikaneye girmeden önce Klaus size kolunu uzatır ve malikaneye girersiniz.

Elijah: Klaus bu da kim. Sana daha fazla senincesetlerini gömmek istemediğimi söylemiştim.

Klaus'la birbirinize bakıp gülersiniz.

S/A: Klaus... O beni akşam yemeğin mi sandı. Bu kadar zayıf göründüğümü bilmiyordum.

Elijah'ın yanına gidip kendini tanıtırsın.

Klaus: S/A Marcel'i ve adamlarını öldürmeme yardım etti.

Kol: Bu imkansız. Marcel ölümsüz.

S/A: Hayatım acaba kafasını buraya mı getirseydik.

Klaus güler.

Klaus: Yeri gayet güzel bence love

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

Klaus: Yeri gayet güzel bence love. Yemekte bize katıl lütfen.

Onaylayıp yemek masasına geçersiniz. Yemekte fazla konuşmazsınız. Yemek bitince Klaus size bir şey göstereceğini söyler ve bir odaya götürür.

S/A: Bunlar gerçekten mükemmel. Benim de evim yanmadan önce tablolarım vardı.

Klaus: Görmeyi çok isterdim doğrusu.

S/A: Aslında tablom için modellik yaparsan neden olmasın.

Klaus gömleğini ve pantolunu çıkarır.

S/A: Bence bu kadar yeterli.

Klaus: Birileri utanmış sanırım.

S/A: Alakası yok Klaus Mikealson.

K: Madem öyle karşılıklı tablo yapmaya ne dersin.

Sen yanıt vermeden üstünü çıkarıp iş çamaşırlarınla kalırsın.

S/A: Olur derim. Ama... tabloyu daha iyi çizmek için biraz incelemem lazım modelimi.

Diyip parmaklarını karın kaslarında dolaştırırsın. 

S/A: Bu kaslar eminim tablomda çok iyi durucak.

Klaus seni belinden tutup yanına çeker.

K: Adil olmalı değil mi? Bende resmimin daha detaylı olmasını isterim.

Klaus senin boynuna yaklaşır. Nefesinin sıcaklığı bedenini sarıyordu adeta. Sen de Klaus'un boynuna yaklaşıp "cezbedici" dersin.

K: Senin kokunda mükemmel love.

Klaus senin boynunu iz bırakıcı şekilde emmeye başlar. O sırada ağzından küçük bir inleme çıkar.

K: Bunu istediğini biliyordum.

Sende Klaus'un boynuna küçük öpücükler kondurarak parmaklarını vücudunda gezdirirsin. Bunu yaparken Klaus'un ağzından da küçük bir inleme çıkar. Sende Klaus 'un dediklerini tekrarlarsın;

"Bunu istediğini biliyordum love."

Klus seni kendine dahada yaklaştırp dudağından öpmeye başlar sen de karşılık verirsin. Sutyenini yırtarak çıkarır ve kucağına alır. Vampir hızıyla duvarla arasına alır seni.

K: Tıslamamaya çalış aşkım.

S/A: Ama iz bırakmayı severim.

Klaus seni duvardan çekip koltuğa yatırıp üstüne çıkar. İkinizde bütün iç çamaşırlarınızdan kurtulursunuz...

(Gerisi klasik SJKLWEPQĞCM)


CRUSHLARIN İLE HAYAL ETHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin