Yapamam

Bunda Bir Şeyler Var

Ece'nin anlatımı ile

"Fatih uyan artık. Kaç saattir uyuyorsun, yeter."

"Güzelim bir dur ya."

Gözümü devirip "Ben gidiyorum." dedim. Şimdi uyu bakalım. Hemen ayağa kalkıp "Nereye? Bende geliyorum." dediğinde gülümsedim.

"Mutfağa. Gel istersen."

Mutfağa gittiğimde kendine kendine mırıldanıyordu. "Bir şey mi diyorsun?" dediğimde direkt "Hayır" dedi.

Zil çaldığında Meryem, Ufuk ve Arda gelmişti. Ufuk ve Arda yine sırıtıyordu. Kim bilir ne oldu?

"Sayın pandora hanım bir evin olduğunu hatırlıyor muydun?" Yaklaşık iki gündür eve gelmiyordu salak. Ufuk sağ tarafımdan, Arda da sol tarafımdan geçerek içeri girdi.

Meryem'de içeri girdiğinde kapıyı kapattım. Herkes içeri girdiğinde bende girip Fatih 'in yanına oturdum. Fatih elini omzuma attığında gülümsedim. Çok tatlı lan. Ufuk konuşmaya başladığında ona döndüm.

"Kaos sana diss atmış."

Bu kız canına mı susadı?

Meryem'in yediği kurabiye boğazında kalınca Ufuk su uzattı. Sudan bir yudum aldı ama Arda sırtına vurduğu için su yere döküldü. "Lan kardeşimi öldüreceksiniz." Fatih bağırdığında herkes sustu.

"Bu kız benden ne istiyor? Her neyse her türlü ben almışımdır zaten. Sağlam diss atmıştım."

Arda telefonunu alıp şarkıyı açtı. Şarkının ilk kısmında çokda abartacak bir şey yok ama sonrası için aynı şeyi diyemeyeceğim. Baya damarına basmıştı.

Herkese sırayla baktım. Ufuk ciddi olmaya çalışıyordu ama ne kadar ciddi olabilirse tabi. Arda gülmemek için dudağını ısırıyordu. Gülersen ölürsün Arda. Meryem sırıtıyordu. Bu kızda bir şeyler var. Fatih ise baya sinirlenmişti. Kızın kariyeri bitecek.

Fatih bağırarak konuştu. "Lan bu kız nasıl böyle bir şarkı yapabiliyor? Bu şarkıyı yapabilmesi için beni yakından tanıması gerekiyor ki bana diss atana kadar ben kızı tanımıyordum bile. Birisi yardım ediyor."

"Ben yardım ediyorum" Hassiktir. Lan o senin abin geri zekalı. Fatih susup ciddi olup olmadığına baktı ama gayet ciddiydi. Ceylan'dan önce ölecek. Yazık seviyordum ev arkadaşımı.

"Neden yaptın?"

Fatih hâlâ şaka yapıyorum demesini bekliyordu ama dememişti. Birden bire "Kaos seviyorum" dedi.

NE?!?!

Ufuk ve Arda aynı anda "Ship" dediler. Haklı bence de ship.

"Hayır şahıs olan kaostan bahsetmiyorum. Normal kaos. Yani hani kavga. Lan bu kız ne biçim ad bulmuş kendine? Sürekli yanlış anlaşılıyorum. Ayrıca ship falan yok saçmalamayın."

Ufuk ve Arda'nın yüzü düştü. Fatih şarkıyı bir daha dinledi. Herkes dediğine ikna olmuştu ama kendini ele vermişti. Sen bu kadar uzun konuşmazsın pandora.

Kolundan tuttuğum gibi mutfağa götürdüm.

"Ece mal mısın ne oldu bird-"

"Dökül"

"Neyi?"

"O kızla aranda ne var?"

"Hiç bir şey."

"Biz ne zamandır arkadaşız? Baya oldu değil mi? Senin her şeyini bilirim ve girildiğinde çok konuşursun. Neden gerildin?"

"Yanlış anlamasınlar diye."

"Yanlış anlamasınlar diye öyle mi?"

"Evet"

Telefonumdan bir resmi ona gösterdim. Evimizin yakınındaki yerde basketbol oynamışlardı. Ceylan bizimkini yerden kalkmasına yardım ettiğinde yakın durmuşlardı. Bende bunun resmini çekmiştim.

"Bu bakışmayı asla yanlış anlamayız." dedim imalı bir şekilde. Boynunu kaşıyıp gülümsedi. Boynunu kaşıdığına gire yalan söyleyecek.

"Sıradan bir oyundu. Ayrıca gayet doğal bir bakışma bu. Sen abartıyorsun."

Yanımdan gittiğinde gülümsedim. Benim adım Ece ise bunları birleştiririm.

Sonuna kadar ship lan.

Fightning_Ignorance =Ece gardaşım

Seviliyorsunuz galp