Kore Maceram!

bugün için teşekkürler

Cinsiyuyla birden zıplamaya başladık sonra birbirimize baktık gülüyorduk çünkü seçilmiştik. O sırada Yanıma danbi geldi.

" şanslıydın ben daha güzel söylemiştim haksızlık bu " dedi sinirli şekilde.

" Hala konuşma yüzü nasıl buluyorsun" dedim.

Sinirlice gitti iyi olmuştu cinsiyuyla sınıfa gittik. hocada gelince tam kişi olmuştuk.  geriye kalan herkes burdaydı.

"iyi iş başardınız şimdi size birini tanıştıracağım"  deyip birini çağırdı.

Donghae mi nasıl çok şaşırmıştım herkes donghaeye bakıp yakışıklıymış diyordu bense ağzım açıp bakıyordum.

"donghae çok iyi dans eder ve söyler ünlü olma şansı vardı ama o bunu istemedi donghaede sizle yaşıt ve artık sizin aranızda" dediğinde ben hala şoktaydım.

Donghaede beni görünce şaşırmıştı. herkes bana bakıyordu çünkü donghae bana baktığı için.

Hoca yerine geçebilirsin diyince donghae yanıma geldi.

" ağzın açık kaldı sinek girecek" diyince gülümsedim hala şoktaydım ama.

" yaa sen burada ne arıyorsun? " dedim kısık sesle.

" hoca demişti duymadın sanırım bende artık bu sınıftayım" dedi gülümseyerek.

" yorulmuşunuzdur hem donghaede  yeni geldiği için bugüne istisha rahat bırakıyorum" diyip odadan çıktı.

" siz tanışıyormusunuz? çok tatlı çocuk sana nasıl baktı" dedi hem sorup hem överken.

" evet geçengün tanıştık" dedim.

" ohaa yaa şansa bak, nasıl tanıştınız? " diyince herşeyş anlattım sonrada "  ben tuvalete gidiyorum birazdan gelirim " dediğinde "tamam" dedim.

Cinsiyu gidince " merhaba sanırım adın derindi" diyen iki kişinin sesinş duydum ama bunlar chen ve suho 😱

" aaa.. şey.. evet" dedim heyecanla.

" bizi tanıyorsundur herhalde" dediklerinde " hıhu " diye garip tepkş verdim heyecandan.

" bugün çok güzel şarkı söyledin" dedi chen.

" evet gerçekten güzeldi" dedi suho.

" teşekkür ederim" dedim utanarak.

" bir türke göre hemde" dedi chen.

" bişey sorabilir miyim adının derin olduğunu ve Türk olduğumu nerden biliyorsunuz" diye sordum.

" arkadaşınla konuşurken duyduk" dedi suho.

" ben hep türkiyeyi ve türkleri merak etmişimdir" dedi chen.

" bende, istersen bizle ve exoyla beraber çıkışta kahve içmeye gidebiliriz bize türkiyeyi anlatırsın" dediğinde suho çok isterim demek istedim ama " şey..  bende bugün biriyle buluşcaktım özür dilerim " dedim üzgünce.

Cinsiyuda gelmişti. ağzı açık bize bakıyordu.

" hem arkadaşında gelir " diyip cinsiyuyu gösterdi chen.

" evet olur hem derinle ben sizin büyük bir hayranınızım " diye atladı söze cinsiyu.

" hayranımızmısın? " diyip bana sorduğunda " evet aranızdan biri hariç hepinize hayranım" dedim luhanı kastedmeyerek normalde aslında sadece luhana hayrandım tabikş tüm exoyu çok seviyordum ama luhan benim için başkaydı. Ama olanlardan sonra....

" ben miyim? " diye sordu chen.

" yok siz değilsiniz başka biri" dedim.

" sevindim peki kim? Yani hepimize hayran olup birimize olmaman, gerçekten onu sevmiyorsun herhalde  " dedi suho. Hem kim olduğunu öğrenmek istercesine.

" boşverin yarın gitsek olurmu bugün gerçekten bir sözüm var " dedim gülümseyerek,  yemeinle salağım koreye geliyorum exoyla aynı okulda oluyorum exo benle konuluyor kahveye davet ediyor ve benim verdiğim tek cevap yarın buluşalım.  off yaa.

Chen ve suho " olur" diyip gittiler.

Cinsiyu " ay konuştular bizle etraftaki kızlar nasıl çatladı" Dedi heyecanla.

" konuştular dimi çığlık atmamak için zor tuttum kendimi " dedim.

" onu bunu brakta onlarla biryere gitmeyi erteleyecek kadar önemli kişi kim? " diye sordu.

" ya anlatmıştım ya donghaeyi o bana koreye gezdirmeyi teklif etti bende kabul ettim" dedim.

" ne donghaele randevumu? " diye heyecanla sordu.

" yaa saçmalama sadece gezeceğiz " dedim.

" hıı anladım" dedi inanmazcasına.

(bu arada arkadaşlar herkesin exonun üstüne atlamama nedeni yönetmenin öyle hareketler yapanın okuldan atılcağını söylediği için)

O sırada donghae geldi yanımıza.

" gezmeye başlayalım hadi" dedi.

" tamam hadi görüşürüz cinsiyu" deyip el salladım.

Donghaele beraber yürümeye başladık o sırada luhanla karşılastık. hiç yüzüne bakmadan hemen önünden geçtik.

" nereden başlamak istersin" diye sordu okuldan dışarı çıktığımızda.

" bilmem " dedim.

" iyi ozaman seni biryere götüreyim" dediğinde " hım tamam " dedim gülümseyerek.

götüreceği yere varmıştık. çok güzel bir yerdi.  Ayrıca donghaeyi daha yeni tanımıştım ama yanındayken değişik hissediyordum iyi hissediyordum beni güldürüyordu.

" beğendinmi" diye sorduğunda.

" evet çok güzel biryer" dedim.

Gezdik birkaç saat daha. koca koreyi gezemezdik ama görmediğim bir çok yeri gördüm.

Çok eğlenmiştim yemek yemiştik beni han nehrine bile götürmüştü çok güzeldi sonunda eve dönme zamanı gelmişti.

" çok güzel bir gündü teşekkür ederim" dedim gülümseyerek.

" Bişey değil yarın görüşürüz" dedi gülümsememe karşılık vererek.

" ozaman görüşürüz" dedim sonrada eve çıktım koreye geldiğinden beri ilkkez bugün bukadar eğlenmiştim.