_9_

259 16 0
                                    

Ne diyeceğimi bilemdim. Sadece baka kaldım. Ne yapmalıydım ?

"Peki... Yürüyelim biraz." Adım atmaya halim yok , kabul etmemeliydim olmaz yurda gitmem lazım demeliydim.

Bulvara doğru yürümeye başladık acelesi varmış gibi hızlıca yürümeye başladı. "Sedef , bak ben sana o şekilde davranmak istememiştim aslında Ali'ye kızdım" tek kaşını kaldırdı "Kendimi sana affettirebilmek için ne yapmalıyın küçük hanım ?" gözlerimin içine içine baktı.

Küçük hanım mı ? Neydi şimdi bu ! Onu gördüğümde tüm bedenime yayılan bir sıcaklık olurdu. Şimdi tüm bedenimi kaplayan buz gibi bir soğukluk. Sanki ölüyorumda bedenim soğumaya başladı.

Tek kelime edemedim. Ölü insanlar konuşamazki...
Yüzüme baktı " Birşey demeyecek misin?"

Kendimi toparlamaya çalıştım "İnsan arkadaşı olmadığı birine nasıl küsebilir ki? Biz seninle daha arkadaş bile olamadık , Zeynep ve Ali olmazsa belkide böyle bir konuşma ve o tatsız olayı hiç yaşamazdık. Hani her işte bir hayır vardı derler ya ben bu işte hiç hayır göremedim. Hep canım sıkıldı, fazlasıyla. Demem o ki sana küs değilim sadece kızgınım. Aslın da kızgında değilim banada istemediğim bir arkadaşlık önerisinde bulunsalar- imasını yapsalar bende kızardım."

"Hayır istememekle alakası yok benim kızdığım nokta çok farklı. Bak..."

Lafını kestim "Tamam, birşey demene gerek yok. Haklısın sana kızamam ama artık gitsem iyi olacak." bir kelime daha demesini beklemeden arkamı döndüm ve koşarcasına gittim.

Bir anda telefonum çaldı. Arayan annemdi " Alo , anne ! Beni unuttuğu düşünmeye başlamıştım."

"Sedef , hayatım. Ben bilerek aramadım yoksa seni günde en az iki kere arardım."

Annemin sesini duyunca çok kötü oldum. Yurdun merdivenlerinden çıkıyordum olduğum yere oturdum. Ne kadar da özlemişim!

"Anne..." ağlamaya başladım ama anneme belli etmemek için kendimi sıktım o kadar sıktıkmki tüm bedenimin ağrıdığını hissedebilirdum. Göz yaşlarımı elimin tersiyle sildim.

"Sedef , ordamısın ? Bir sorun yok değil mi? Sesin kötü geldi bir anda."

"Yok hayır anne burda telefon pek çekmiyorda ondandır. Birşeyim yok hatta gayet iyiyim."

"Sen öyle diyorsan öyledir sana güveniyorum , canım kızım. Biz seni oraya kötülüğün için göndermedik hatta sen istedin sağlık meslek lisesini. Özel okulada yazdırabilirdik seni ama hayat her zaman o kadar basit değildir. Zorluklarınıda görmelisinki iyi halinde şükretmeli , kötü gününde de en ufak birşey de yıkılmamalısın ayaklarının üstüne dimdik basmalısın. Beni anlayabiliyorsun değil mi?"

"Evet anne çok iyi anlıyorum en ufak şeyde yıkılmamalıyım, güçlü olmalıyım."

"Seni çok seviyoruz hayatım unutma sen her zaman bizim küçük bebeğimizsin sana birşey olmasını istemeyiz."

"Bende sizi çok seviyorum ama babama söyle alınmaya başlayacağım hiç aramıyor beni."

"Biliyorsun kızım baban çok yoğun o da seni aramak istiyor ama saat geç olunca uyandırmaya kıyamıyor."

" Hafta sonu arayabilir. "

" Tama hayatım ,görüşürüz."

"Görüşürüz." annemle konuşmak iyi geldi.

Odaya çıktığımda Zeynep'te gelmiş beni görünce hemen sarıldı. "Üzülme boşver o öyledir. Görürsün bak kendini affettirmek için peşinden koşacak."

"Hiç sanmıyorum." ona ne söylediysem aynısınıanlattım.

Ağızı açık kaldı " Sedef! Sen neler demişsin öyle. Ben o özür diler sende affedersin diye bekliyorum. "

"Bana küçük hanım dedi ! Nasıl bir his biliyormusun ? Dediklerimde haklıydım, beni üzeni bana acı vereni nasıl kabul edebilirdim ki ? Hem bakasan bana üstü kapalı küçük dedi."

"Sende ona üstü kapalı lafı bir güzel otutturarak aşk tesadüfleri sever demişsin."

"Senden birşey kaçmaz değil mi? Tabi o anladıysa." içimi ısıtan bi sevgi bu kadar çabuk gitmeli miydi?

Zeynep saate baktı "Yemekte konuşmaya devam edelim eğer bir şey yemezsen seni sürükleyerek hastaneye götürürüm serum taktırırım ve inan bana kilo aldırıyor."

" Tamam , tamam." gülüşerek yemekhaneye indik.

ADINI SEN KOYHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin