ADINI SEN KOY

_14_

Multimedyada Zeynep ve Sedef var, videoyu mutlaka izleyin maden deresindeki mağra ve patika yollaı rahatlıkla görebilirsiniz.
Bu bölümün ithafi yeni okuyucum ve değerli arkadaşım ezgisari07 'ya geliyor.
Kitap hakkında söylemek istedikleriniz varsa yorum atarark yada mesajla bildirirseniz sevinirim. Keyifli okumalar :))

Yeni bir gün ve yeni bir hafta. Son günlerde zor şeyler yaşasamda pes edip yıkılmamalıyım çünkü beni seven bir ailem ve dostlarım var ve tabi Mete ... Onun karşısında küçük zayıf bir kız olarak durmak istemiyorum. Mete , nedenini bilmediğim bir nedendrn dolayı beni hayatında istemiyor tüm kapılarını kapatmış ve etrafına kalın duvar örmüş ve bende bunları tek tek aşacağım o ne kadar kaçarsa kaçsın asla vazgeçmeyeceğim. Bu hayatta ne olacağını asla bilemeyiz , sevdiğimin peşinden koşacağım , yapmak istediğim şeyleri yapacağım ve doğru olduğunu bildiğim herşeyi savunacağım. Evet bayım senden asla vazgeçmeyeceğim çünkü sen benim rönesans devrimsim.

Bu sabah yine kahvaltı yapmamıştım ve Zeynep'in getirdiği reçelli ekmeğide Mete'ye tam rezil olduğum yerede siyah bir kediye verdim o da bir güzel yedi. Zeynep , konuşmam için zorlamıyordu bunun için ona ayrıca bir teşekkür edecegim. Okula kadar müzik dineleyer gittim. Sınıfa girdiğimde yerime geçmemek için oyalanıyordum çünkü Cem ile oturuyordum. O çoktan yerine geçmiş beni göz hapsine almıştı bile. Sınıfa göz gezdirirken Buse'nin yanın boş olduğunu gördüm. Buse en arka sırada Beren ile oturur ve bence fazla sessiz ama çok meraklı gibi. Her şeyi görür , duyar ama kimseye bir şey demeze tabi sen ona gidip birşey demezsen. Ona baktığımı gördü ve hemen yüzüne minik bir tebessüm yerleştirdi bende tebessüm ettim. Tam yanına gidecektim Beren koşarak geldi ve bana öyle bir çarptı ki yere en ön sıraya bacağımı vurdum. Mal mal beklersem böyle olur işte.
"Çok çok çok özür dilerim , geç kaldığım için koşarak geldim kapının açık olduğunu görüncede yavaşlamadım. Bir şey oldumu ?" bana çarpmasına rağmen kızamadım çünkü hatasını biliyor ve özür diliyor.
"Sorun değil , biraz bacağım acıyor ama geçer dert etm."
"Ayyy bacağın falan morarısa söyle çok güçlü bir kremin var bir günde morarıklığı gidiyor."
"Sende mi çok düşüyosun ?"
"Sayılır , ben yerime geçeyim." yanlış bir şey mi dedim acaba ?

Mecbur yerime geçtim. Ceme' e hiç bakmıyorum şu an onun bakıp bakmadığını anlayamıyorum. Zaten öğretmende gelmişti.
"Gençler diğer sınıfta geri olduğumuz için bu dersi boş bırakıyorum. İkinci saat ders işlerim." sevinsem mi üzülsem mi bilemedim. Coğrafya dersini pek sevmezdim ama boş bırakıldık bu da Cem'in bana laf sokması için süper bir fırsattı.

Cem "Hocam bem film getirdim. Film izleyelim haftaya aralıksız ders işleyin." dedi.
Tüm sınıf koro şeklinde cevap verdi "Evet hocam izleyelim." bir ben konuşmadım ama boş durmak veya ders işlemek yerine film izlemek süper olurdu.
"Cem filmin adı ne ?"

"Siccin." delirdi mi bu ! Hemen lafa atladım.

"Hocam olmaz çok korkunç bir film." Cem bana dik dik baktı.

"Kes sesini senin yüzünden ders işleyeceğiz." hoca duymasın diye sessizce söyledi.

"İstemiyosanız açmayalım gençler. Sedef haklı bu film cesaret ister." sınıftan çıt çıkmadı "Sedef korkucaksan açmayalım."

Tüm sınıf gözlerini bana dikti kendimi kurtlar sofrasındaki kuzu gibi hissettim "Açın hocam." başka çarem yoktu zaten sürede yetmeyecekti.
Cem flaşı akıllı tahtaya taktı ve filmi başlattı ve yerine, yanıma geri geldi.

Sıralar çok itmişler bütün sıralar dip dibe. ıralar sıkışık olunca bende dirseğimi sıraya koydum ve elimide çeneme dayadım diğer kolumu ise serbest bıraktım , çaktırmadan baktığımda Cem 'de aynı şekildeydi. Film başı bile ürkütücüydü. Yeni başlamasına rağmen öyle bir sahne vardıkı bende dahil bir kaç kişi sesli bir şekilde iç çektik "hihhh" ve bem kafamı çevirince Cem'in omzuna dayadım. Korkudan ne yaptığımı şaşırdım resmen. Hemen kafamı kaldırdım.
"Korkunca ne yaptığını şaşırıyosun."
"Afedersin ani refleksle oldu."
"Omzuma yaslandığın için demiyorum, yaptığın saçma şeyler için diyorum ; elinle saçınla oynuyosun saçma saçma."
"Korktuğum için yapmadım onları. Omzuna başımı dayadığım için. Bana en son yaşattıklarından sonra sana nasıl davranmam gerektiğini bilmiyorum ! "
"Hiç birşey yapma."
"Zaten yapmıyorum , asıl sen yapma." ikimizde sustuk.