Portakal

En Koyu Renk ''Beyaz''

Beyaz , sihaytan daha koyudur. Bir ilişkide söylediğimiz yalanları, hataları, ilişkiye zarar vericek şeyleri reklendirseydik, en koyu renk beyaz olurdu. Eğer beyaz yalan varsa siyah yalanda vardır. Beyaz yalanlar basit yalanlarımızsa, siyah yalanlar bir anda bitirebilecek yalanlardır. Siyahın güzel yanı bir anda bitirir yıpratmaz. Beyazsa sadist bi renktir acı çektirir, yıpratır. Bir çok kez o basit gördüğümüz beyaz yalanlardan söyleyip sonrada;
- ''Abartmaya gerek yok, beyaz bi yalandı.'' 
diyip, geçiştiririz.
Oysaki, söylenen her beyaz yalan kırgınlıktır, kırılırız. Zaman kaybettirmekten başka pek bişey vermez bize beyaz yalanlar. Her seferinde daha az üzülmeye başlarız, daha az kırılırız. Artık aramız düzelmeye başlıyo kırılmıyorum , eskisi kadar üzülmüyorum diye kendimizi avutup rahatlarız. 
Asıl endişelenmemiz gereken üzüldüğümüz, kırıldığımız zaman değil, Artık kırılmadığımız, üzülmediğimiz zamandır. Bu demektir ki duygularımız körelmeye başlıyor ve körelmiş duygular bizi ruhsuz bi insan yapar. Çok sevdiğim bi arkadaşımdan üstüne benim eklememle, çok fazla duyduğum bir söz;
-''Ruhun ölmesi, bedenin ölmesinden daha kötüdür.''
Evet haklı. Yıpranmak, acı çekmekten daha çok yorar. Malesefki duyguların yıprattığı gibi bizi duygusuzlukta yıpratır. 
Beyaz yalanlar ilişkinin bitiş noktası için ayak bağıdır, olayların gelişim hızını yavaşlatır. 

Not: Beyaz yalanar sizi üzerek yıpratır. Eğer beyaz yalanlar olmasaydı, duygularımızı kullanamadığımız için duygularımız körelicekti, ruhsuzlaşıcaktık ve yine yıpranıcaktık. 
Bir kavram iki yol ayrımı. Sonrası sizin özgür iradenize kalmış. Sonsuzluk diye bişey yoktur. Üzgünüm ama bir sonu var sadece iradenizi kullanarak gelişme bölümünü şekillendirebilirsiniz. Bana kalırsa, zaten sonu olan bir şeyde karşımızdakini üzerek yıpratmak iyi bir seçenek değil. Harikalar diyarında yaşamıyoruz mutlu son yoktur, sonu olan birşey ne kadar mutlu olabilir ki?