Kidnapped Bride

Bölüm 01

Linguo TianWan'ın 18. yılında, İmparator suikasta kurban gitmişti ve cariye Liu GuiJun, üç yaşındaki veliaht prens olan oğlunu geride bırakarak kendini asmıştı.

Erkek imparatoriçe Murong Pei, veliaht prensin tahta geçmesini destekliyordu ve ertesi yıl saltanat adını Yanping olarak değiştirmişti. Mahkemeyi dengeleyerek sert yöntemleriyle isyancıları bastırmıştı ve genç imparatorun tahta oturmasına yardım etmişti.

***

[Yanping'in 15. yılında, Taejun Sarayı]

Murong Pei, kılıcıyla kendisine doğru yürüyen İmparator Yanping'e bakarak kalbinde hiçbir dalgalanma olmadan sessizce oturuyordu. Yanping'in gözyaşları yoktu; gülümsüyor gibiydi ve kılıcı elinde zar zor tutuyordu. "İmparatoriçe baba" dedi.

Murong Pei çayını aldı ve bir yudum aldıktan sonra yere bırakarak "Nasılsın majesteleri?" diye sordu.

Her zaman olduğu gibi endişesi gizliydi, ancak göz ardı edilemezdi. Liu GuiJun'un ölümünün ardındaki suçlunun bu kişi olduğunu kimse hayal edemezdi. İmparator Yanping ona baktı ve neden hep dokuz tane bulut üzerindeymişçesine hiçbir şeyin zihnini rahatsız etmediğini merak etti.

"Senin oğlun olduğumu sanıyordum, öyle olmadığım gerçeğini hiç beklemiyordum..."

İmparator Yanping, yıllarca Murong Pei tarafından kişisel olarak yetiştirilmişti ve gerçek annesinin kim olduğunu çoktan unutmuştu. Kendisinin sadece Murong Pei'nin ve önceki İmparator'un çocuğu olduğunu düşünüyordu. Ama kısa bir süre önce Murong Pei'nin gerçek oğlu olmadığını, gerçek annesinin kendisini asmadığını ve Murong Pei'nin emri doğrultusunda öldürüldüğünü öğrenmişti.

Murong Pei bu sözlerden sonra hiç telaşlanmamıştı ve sanki bunu bekliyormuş gibi sakin kalmıştı. "Majesteleri büyüdün artık. Hala bir çocuk gibi davranman çok talihsiz bir durum."

İmparator Yanping sessizdi.

"Bugün, kılıcınla birlikte saraya girdin. Sarayda kaç kişi gördü bilmiyorum ama ben öldüğümde baba katliamından suçlu olacaksın." Murong Pei usulca iç çekti. "Oğlum, daha dikkatli olmalısın."

İmparator acı acı güldü. Birdenbire saraydaki en büyük sırrı öğrenmişti ve hissettiği bu öfke nöbetini yatıştırması oldukça zordu. İmparatoriçe babası bu küçük ayrıntılara hala nasıl dikkat edebilirdi?

Ama yine de imparatoriçe babası haklıydı; hala dürtüsel bir çocuk gibi davranıyordu. Ama neden bu noktaya gelmişlerken bile imparatoriçe babası onunla ilgileniyordu! Açık bir şekilde kendi annesini öldüren kişi imparatoriçe babasıydı!

Şüphe içindeydi ve elinde olmadan Murong Pei'nin kendini ölümden kurtarmak için duygusallık kartını oynamaya çalıştığını düşünüyordu. Ancak Murong Pei o kadar becerikliydi ki, bunu yapmasa bile İmparator Yanping'in onu şu an öldüremeyeceğini biliyordu.

Murong Pei uzun yıllar boyunca onu engellediği için bir imparatorun sahip olması gereken özelliklere sahip değildi.

"İmparatoriçe baba, söylenilen tek bir kelimeyi bile inkar ettiğin sürece, o insanların söylediklerine inanmayacağım... İmparatoriçe baba, lütfen bana insanların söylediklerinin yanlış olduğunu söyle!" Panik içindeki İmparator Yanping, adını bile söylemeyi unutan sıradan bir çocukmuş gibi babasına güveniyordu.

Ne yapacağını bilmiyordu; sevgili İmparatoriçe babasının aslında imparator babasının düşmanı olduğunu kabul edemezdi. Murong Pei bunu inkar ettiği sürece, sanki kasıtlı bir yalanmış gibi kendini kandırabilir ve sevgi dolu baba-evlat yanılsamasını sürdürebilirdi.