Ekstra 03

344 31 26
                                    

Yıldız gemisi, uzayın derinliklerinde huzurlu bir şekilde süzülüyordu. Gemide yaşam artık daha stabil ve daha rutindi. Liang Xin, 5 yaşına basmıştı ve etrafta enerjik bir şekilde koşuşturuyordu. Murong Pei ve Liang Yi, oğullarının bu yeni yaş döneminde daha da büyüdüğünü ve meraklı bir çocuk olduğunu fark etmişlerdi. Ancak yakın zamanda aile için yeni bir dönemin habercisi olan bir haberle karşı karşıya kalacaklardı.

Murong Pei, sabah uyandığında kendini biraz halsiz hissediyordu. Bu nedenle Liang Yi’nin endişeli bakışları altında tıbbi robota başvurdu. Birkaç testten sonra robot, Murong Pei'nin hamile olduğunu teyit edince Liang Yi sevinçle eşine sarıldı. "Teşekkür ederim Murong Pei. Her şey için çok teşekkür ederim."

İkinci çocukları yoldaydı. Murong Pei'nin gözleri mutlulukla parlarken bir anda aklına bir şey gelmiş gibi endişeyle Liang Yi’ye baktı.

"Yi, bunu Xin'e nasıl söyleyeceğiz?"

Liang Yi, eşinin elini tutarak onu sakinleştirmeye çalıştı. "Şimdilik bunu düşünmeyelim. Xin şımarık bir çocuk olsa da kalbi sevgiyle dolu. Herhangi bir sorun çıkarmayacağına eminim."

"Sen oğlunu hiç tanımamışsın. Öğrenir öğrenmez kıyameti koparacaktır. Ona bunu anlatmanın iyi bir yolunu bulmalıyız."

O akşam, Murong Pei ve Liang Yi, Xin'in uyumasını bekleyerek oğulları derin bir uykuya daldığı anda yapacakları konuşmayı uzun uzadıya planlamaya başladılar.

"Yi, Xin bana çok düşkün. Bunu ona söylemek zor olacak. Yeni bir kardeşi olacağını nasıl karşılayacak bilmiyorum" diye endişeyle konuştu Murong Pei.

Liang Yi, eşine destek vererek onu kucakladı. "Ona bunu nazikçe ve sevgiyle anlatmalıyız. Anlamazsa da yanaklarını mıncırarak anlamasını sağlarız."

"Yi! Burada ciddi bir şey konuşuyorum."

"Tamam tamam gevşemiyorum. Bu kadar stres yapma hayatım. Şimdi mızmızlansa bile zaman geçtikçe kardeşini kabullenecektir. Başka şansı mı var?"

"Pekala, sanırım haklısın. Ama yine de endişelenmekten kendimi alamıyorum."

Liang Yi, eşinin sırtını okşayarak ona güç verdi. "Merak etme her şey yoluna girecek."

***

Ertesi gün, Liang Xin öğle yemeğinden sonra iki babasıyla birlikte büyük salonda otururken; Liang Yi ve Murong Pei, birbirlerine kısa bir bakış atarak konuyu açmaya karar verdiler.

"Xin..." diye söze girdi Murong Pei. "Sana söylememiz gereken önemli bir şey var."

Liang Xin, büyük gözlerle küçük babasına baktı. "Ne oldu?"

Murong Pei, derin bir nefes alarak devam etti. "Yakında minik bir kardeşin olacak. Ailemize yeni bir bebek geliyor."

Bu haber üzerine Liang Xin’nin yüz ifadesi değişti. İlk başta şaşkındı. Sonra kaşlarını çatarak bağırdı. "Hayır! Yeni bir bebek istemiyorum! Küçük babamı kimseyle paylaşmak istemiyorum!"

Liang Yi "Xin, bizi bir dinle" diye oğluna yöneldiği sırada Liang Xin "HAYIR DİNLEMEK İSTEMİYORUM" diye haykırıp koşarak odadan çıktı.

Murong Pei, oğlunun tepkisine çok üzülmüştü. Liang Yi, eşinin omzuna elini koyarak onu teselli etmeye çalıştı. "Pei, ona biraz zaman verelim. Bu durumu elbet kabullenecektir."

Ancak günler geçtikçe, Liang Xin küçük babasıyla daha az konuşur olmuştu. Murong Pei, oğlunun kendisinden uzaklaşmasına çok üzülüyordu. Her gün onu ikna etmeye çalışıyordu; ama Liang Xin bir türlü küçük babasının karnındaki bebeği kabullenmek istemiyordu.

Kidnapped BrideHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin