Bölümle alakasız güzel bir şarkı bırakıyorum dinleyebilirsiniz
İyi okumalaar✨✨✨Tatil bitmiş, okul başlamıştı. Bahçede öğrenciler belirli belirsiz sıralanmışken, ortalıkta şenlik havası vardı. Kimse dersleri özlememişti elbette, malum öğretmenler tarafından verilen ödevler sağ olsun dersleri özleyecek vakit bulamamışlardı. Arın ve tayfası okula yeni girmiş, bahçe kapısından içeriye ağır çekimde giriyorlardı. Herkes garip bir havadayken, Umut'un sesi duyuldu.
"Kanka napıyoruz biz aq?"
Umut hep mantıklı sorular sorardı. Arın bilmiyorum anlamında kafasını sallarken, Berke söze girdi.
"Skam girişi yapıyoruz. Suss."
Bir anda kahkaha atmaya başlamışlardı. Berke cidden bazen hayal dünyasında yaşıyor, ve bunu da çok belli ediyordu. Bahçenin ortasına doğru adımlarlarken, konuşmaya dalmışlardı hep beraber. Ta ki Berke'nin sesini duyana kadar.
"ENİŞTEEEEEĞĞĞ!"
Evet, Berke şu anda Erkin'e doğru depar atıyor, dikkatlari üstüne çekmekten çekinmiyordu. Erkin üstüne doğru gelen çocuğu ve bağırdığı kelimeyi yeni yeni algılarken şaşkınlıkla bekliyordu. Aynı şaşkınlığın katbekat fazlası Beşir ve Caner için de geçerliydi. Çünkü tanımadıkları bir çocuk koşarak arkadaşlarının üstüne geliyor ve tamamen alakasız olan o kelimeyi söylüyordu. Berke sonunda hedefine ulaştığında nefeslenmekle meşguldü. Sarışın nefeslenmeye devam ederken, Erkin gözlerini bahçede gezdirmeye başlamıştı. Ve o sırada kendisine şaşkınlıkla bakan tanıdık irislerle karşılaşmıştı. Arın tedirginlikle dudaklarını dişlemiş oraya bakarken, arkadaşları da konuşmayı bırakmış Berke'ye bakıyordu. Herkesin yüzünde aynı o şaşkın ifade varken, Batu ise kaşlarını çatmış bir şekilde izliyordu arkadaşını.
Erkin; kumralına göz kırparak gülümsemiş, üzerindeki tedirginliği almayı amaçlamıştı. O sırada nefeslenmeyi kesen Berke, etrafa göz gezdirmiş ve yaptığı hatayı anlamıştı. Şu anda homofibikliğin kitabını yazabilecek bir okulda, bir erkeğe 'enişte' diyerek seslenmişti. İnsanların bunu Berke'nin bir kız arkadaşı için söylediğini düşünmesi her şeyi normalleştirirdi, tabii okulda kız cinsiyetinde bir arkadaşı olsaydı...
Sarışın derin bir nefes aldı ve aklına gelen fikir ile gülümsedi. Kolunu Erkin'in omzuna atmış, yüksek desibelli sesiyle konuşmaya dalmıştı.
"EEE ENİŞTE NAPTIN? SATTIN MI DOBLOYU?!"
Erkin ciddi yüz ifadesini korumaya çalışırken, ani gelen yakınlaşmayı sindirmeye çalışıyordu. Böyle şeylerden çok hoşlanmazdı ama bunu şu anda göstermek için iyi bir zaman değildi. Caner ve Beşir'in şaşkınlıkları biraz bile azalmazken, kendilerine doğru gelen grubu gördüklerinde yüzleri sert bir hale evrilmişti. Birkaç dakika sonra Arın ve arkadaşları sonunda yanlarına ulaşmıştı. Behlül etrafa bir göz attığında herkesin yavaş yavaş önüne döndüklerini görmüş, sözlerine başlamıştı.
"Kanka napıyorsun amına koyayım? Kafayı mı yedin!?"
Berke, Behlül'ün sözlerini ve Batu'nun kolundaki olan sert gözlerini fark edince kolunu indirmişti. Erkin gözlerini yakınında bulunan Arın'dan çekmezken, Beşir ve Caner olayı yavaş yavaş çözüyorlardı. Ve sanki az şaşırmış gibi buna da şaşırıyorlardı. Yine de sözlü olarak da duymaya ihtiyaçları olduğundan sormaya gereksinim hissetmiş olmalılar ki, Caner'in tok sesi duyuldu.
"Erkin, abicim bunlar kim? Tanıyor musun?"
Caner'in kabaca sorusuna Umut gözlerini dikmiş bakarken, Arın da merakla sarışınının vereceği cevabı bekliyordu.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
SHAM (gay)
Romansa"... Yanında oturan katilden asla haberin olmaz." : : "Silahın nerde o zaman?" ...işaret parmağı ile başını işaret edip, iki kere dokunduğunda psikopatça gülümsemişti. : : "Kapıda silah kontrolü yapsak bile beyinlerimizin el bombaları olduğu gerçeğ...