0.07

3 0 0
                                    


"Peki.. şimdilik senin dediğin gibi yapalım. Seni çok özledim Alanis. Hayattaki tek yakın arkadaşımı kaybettim sandım." Sıkıca boynuna sarılmışken içeriye giren Felix öksürüğü ile bizi ayırdı. Ah bunu görmesi iyi olmadı. Hala ağlamakta olan Sumi'nin gözyaşlarını silip Felix'i de kendimle sürükleyip hastane kapısından dışarı çıkarttım. Omuzlarını silkip konuştu.

"Onunla yakınlaştığını bilmiyordum." En yakın arkadaşım olduğunu bilsen aslında..

"Sadece ağlıyordu. Elimden başka bir şey gelmedi. Senin düşündüğün gibi bir durum yok."

"Anlıyorum. Alanis? O.. onun hakkında soru sorabilir miyim?" Nereden çıkmıştı durduk yere soru sormak?

"Seni dinliyorum." Yutkunup soracağı şeyleri düşünmeye başladım. Düşük bir ses tonunda konuştu.

"O nasıl bu hale geldi?" Keşke bildiğim bir soru sorsaydın Felix...

"Tam olarak bilmiyorum ama o.. olduğu yere yığılmış bir daha uyanmamış. Dört aydır bilinci kapalı uyanması için dua ediyorum."

"Üzgünüm tekrar sorup canını sıkmak istemedim." Yüzünden üzüldüğü belli oluyordu. O da benimle hastaneye geliyordu beni yalnız bırakmıyordu bu yüzden ona minnettarım. 

"Endişelenme. Artık alıştım bile denebilir. Her neyse bir an önce gidelim. Prova başlamadan orda olmalıyız." Atmosferi dağıtmaya çalışmıştım ve bu işe yaramış gibiydi.

"Merak etme o iyi olacak."

"Umarım." Orada uyuyan kişinin grup arkadaşın olduğunu bilsen ne tepki verirdin acaba Felix. Bu durum trajik bir kıkırdamaya neden olmuştu. Kafamı dağıtıp arabaya bindim.

Bu narin ruhum bu kadar provayı kaldıramıyor. Nasıl bu kadar erkeksilik gerektiren keskin hareketler yapmamı beklerler. Neredeyse yarıladığım su şişesini yere bırakırken Felix, koyduğum yerden alıp kalan suyu saçlarını ıslatmak için kullandı. 

"Bugünlük burada bitirelim." Dans eğitmeninin sözü ardından herkes kendini yere atmıştı. Yurda gelince duş almak için banyoya girdim ama Han! O neden girdi. Duş perdesini kendime çektim.

"Han burada ne yapıyorsun?"

"Duş almaya geldim. Acelem var bu yüzden şimdi duş almalıyım." Soyunmaya devam ederken konuşuyordu.

"Ama ben.." demeye kalmadan yanımda yer alan Han'ı umursamamaya çalışıyordum. Gözlerimi kapatıp ona arkamı döndüm. Bu banyonun bir kilite ihtiyacı var, işimi bitirip ondan önce kendimi dışarı attım. Akıl sağlığımı koruyamadan bu bedende ölüp gideceğim sanırım. 

BLACK CHANCE | STRAY KIDSHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin