-00.05-

13 0 0
                                    

Yeni bir hikaye duymak ister misiniz benden?

(...)

Vücudumdan damla damla ter akıyordu artık. O kadar sıcaklamıştım ki terlemeye başlamıştım. Hem sıcak hem annemle babaannemin iki yanımdan baskısı hem de şu elbise daraltıyordu artık . daralmama bir diğer neden ise geldiğimden beri bana bakan dik bakışlardı. Şu an oldukça daralmış bir insandım ve bu küçük çocuğun bana böyle dik dik bakması beni geriyordu. Annemle babaannemin arasında sıkışmış olmam da cabasıydı. Biraz rahatlamak için ayağa kalkayım dedim ama kakar kalkmaz bütün gözler bana döndü. Ve ben büyük bir hata yaptığımı ağabeyimin bana olan bakışlarından anladım. Öyle ki ağabeyim için kız istemeye gelmiştik ve ben görünüşe göre tam lafa girilecekken ayağa kalkmıştım.

Boğazımı temizleyip affedersiniz diye geveledikten sonra mutfağa gittim. Bir yudum su içtikten sonra tam arkamı dönmüştüm ki küçük çocuğu dibime girmiş buldum. İçtiğim su boğazıma dururken öksürmeye başladım. Sonunda biraz sakinleşince küçük çocuğa döndüm ne oldu der gibi. Çocuğun dik bakışları gittikçe yumuşamaya suratı gülmeye başladı. Bir anda tek dizinin üstüne çöküp elindeki küçük pembe halka ile bana,

"Evlan benimle." diye resmen emretti. Bunu duyunca beni bir gülme sardı. Yeterince güldükten sonra küçük çocuğun yanına eğildim.

"Ama ben senden çook büyüğüm. Yaş farkı ne olacak?" diye sordum. Şirince gülümsedi göğsünü şişirip küçük bir gururla söylenmeye başladı.

"Daha küçüğüm diye böbürlenme,                                                                                                                           Bende büyüyeceğim seninle,                                                                                                                                        Alacağım seni bir gün,                                                                                                                                                    Sen yeter ki şimdi 'he' de." o yazdığı mani yi okumayı bitirince benim tekrar gülesim geldi. Kendimi zor gücün tuttum. Gülmeyeceğim derken kızaran yüzümle tam çocuğa bu işin olmayacağını boş yere umutlandığını söyleyecekken annem ile küçük çocuğun annesi geldi çeri. Tabi olay tamamen yanış anlaşıldı. Küçük çocuğa kızdığımı sana annem kızgınca,

"Ne yapıyorsun kız sen burada? Yoksa küçücük çocuğu mu azarlıyorsun?" ben tam ağızımı açıp durumu açıklayacakken bu seferde küçük çocuk bastı bağlığı. Onun ağlamasıyla ortalık iyice karıştı. Küçük çocuk beni işaret ederek ağlıyordu, annem azarlıyordu ama ben bir türlü durumu kimseye açıklayamıyordum.

 Küçük çocuğun sesine bu sefer de ağabeyim geldi. Ortalığın karıştığını görüne müstakbel yengem de odaya teşrif ettiler. Sonunda bütün ilgi odağı ben olmuştum. Herkesin bana bakmasıyla büyük bir gerginlik beraberinde ağızımı açmıştım ki babamın arkadan ağabeyimi çağırmasıyla atmosfer karıştı. Babamın telaşlı sesiyle birlikte koşarak onların yanına giderken bir baktık ki babaannem bayılmış!

yanmıştım. Hem de tek kelimeyle yanmıştım. Eğer önümüzdeki ilk haftayı sağ geçirebilirsem hayati tehlikeyi atlatırdım. Ama çok zor, çook.



Aklıma Bir Şey Geldi!Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin