"kızım dur. Ne çekiştiriyorsun?" diyip kaşlarını çatıp bana baktı. "hiç Laracım. Hadi sınıfa naş naş" gülerek sınıfa geçtik. Az önce aşşağıda gördüğüm Uzay'ı şimdi sıramda otururken gördüm. Ne yapmaya çalıştığını anlamıyordum, sanırım asla da anlamıyacaktım.
"n'oluyo Uzay?!"
"ne n'oluyo?"
"ne yapıyorsun burda!"
"yeterince açık değil mi, oturuyorum."
"onu görebiliyorum"
"o zaman neden soruyorsun?"
Sinir olduğumu biliyordu. Alttan alttan sırıtıyordu.
"kalkar mısınız sıramdan bayım!"
"hayır leydim."
Siktir! Diye bağırdım içimden. Ama sıramdan siktir anlamında değil. Leydim demişti..
"neden sıramdasın Uzay"
"sıramız"
"bizim sıramız Gece."
Böyle konuşmasına ayar oluyordum. Lanet olası pislikden hoşlanıyordum. Siktir. Söyledim demi. Evet, sanırım hoşlanıyorum. Ama böyle olmamalı.
"siktir git Uzay"
Hoca içeri girdi ve ben ayaktaydım. Sıramın dışında, pardon sıramızın dışında. Herkes gözlerini bana dikmişti. Ve bu çok rahatsız edici bir şeydir. Durduk yere ellerim titremeye başladı. Sonra ayaklarım. Kontrol edemiyordum.
"soylu? Oturmayı düşünüyor musun?"
Diye sordu hoca. Tekrar bakışlar bana döndü. Ağzımı dahi açıp tek kelime edememiştim. Ve gözlerim dolmuştu, Uzay'ı suçluyordum. İçten içe.
Sınıftan titreyen ayaklarımla koşarak çıktım. Kendimi dışarı attım ve bir banka oturup, nefes almaya çalıştım.
-Uzay'ın ağzından-
Gecenin bana küfür ettiği sırada hoca içeri girmişti. Herkes ayağa kalkmıştı, saygıdan. Sonra hoca Geceye bakarak konuştu.
"soylu? Oturmayı düşünüyor musun?"
Herkes bakışlarını tekrar Gece'ye yöneltti. Bende dahil. Birden beti benzi attı. Durduk yere titremeye başladı. Kaşlarımı çatıp baştan aşşağı süzdüm. Tamamen titriyordu. Gözleri doldu. Kendimi suçlu hissettim. Neden bilmiyorum ama öyle hissettim. Koşarak çıktı.
"hocam çıkabilir miyim?" dedim hocaya. Hoca bir şey diyemeden, "teşekkürler" diyip çıktım. Çünkü çıkamazsın dese bile çıkacaktım. Etrafta Gece'yi aradım.sonra bir bankın üstünde otururken gördüm.
"Gece?"
Kafasını dahi kaldırıp bakmamıştı. Bende dizlerimin üstüne çöktüm.
"iyi misin?"
"e-evet"
Kelimeleri bile titriyordu.
