Taehyung ile önce birbirimize sonra tekrar asilere baktık. Jimin, kıza doğru başını sallayarak, "Beni doğru duydunuz. Ben, bir Illea'yım. Ve doğuştan. Bu da eninde sonunda evleneceğim kişi olacak," dedi.
Kız, "Mijoo," dedi. "Ve tabii ki seninle ilgili herşeyi biliyoruz Hoseok." Bana bir kere daha gülümsedi ve ben de karşılık verdim. Ona güvendiğimden emin değildim ama kesinlikle nefret etmiyordum.
"Yani, babam, haklıydı." Taehyung, iç çekti. Ona doğru baktım, şaşkındım. Taehyung, Namjoon Illea'ın torunlarının etrafta dolandığını biliyordu yani? "Bir gün taç için geleceğini söylemişti."
Jimin, bizi temin ederek, "Tacını istemiyorum," dedi.
Taehyung, "İyi, çünkü bu ülkeyi yönetmeye niyetliyim," diye karşılığını verdi. "Bunun için yetiştirildim ve sen, buraya gelip Namjoon'un büyük-büyük-büyükbaban olduğunu belirterek..."
"Senin, tacını istemiyorum Taehyung! Monarşiyi yok etmek, Güneyli asilere daha uygun düşer. Bizim başka hedeflerimiz var." Jimin, masaya oturdu, sırtım yasladı. Sonrasında sanki kendi evine girmiş gibi kolunu sandalyelere atıp bizi oturmaya davet etti.
Taehyung ile tekrar birbirimize baktık ve ona katıldık, Mijoo'da hızlıca bizi takip etti. Jimin, bize bir süreliğine baktı, ya bizi gözlemliyor ya da nereden başlayacağına karar vermeye çalışıyordu.
Taehyung, belki de bize yönetimin kimde olduğunu hatırlatarak gerginliği kırdı. "Biraz çay ya da kahve ister misin?"
Mijoo'nun yüzü ışıldadı. "Kahve mi?"
Tutumuna rağmen Taehyung, heveslendiği için ona gülümsedi ve bir muhafızın dikkatini çekmek için arkasını döndü. "Hizmetçilerden biriyle bize biraz kahve getirtebilir misin lütfen?Tanrı aşkına, kahvenin sert olduğundan da emin ol." Sonrasında tekrar Jimin'e odaklandı. "Benden ne istediğinizi hayal bile edemiyorum. Görünen o ki saray uykudayken gelerek bir noktaya parmak bastınız ve tahmin ediyorum ki bu ziyareti olabildiğince gizli tutmak isteyeceksiniz. Ne demeniz gerekiyorsa deyin. İstediğinizi size vereceğimi garantileyemem ama dinleyeceğim."
Jimin, başıyla onayladı ve öne eğildi. "Onlarca yıldır Namjoon'un günlüklerini arıyoruz. Uzun bir zaman önce var olduklarını biliyoruz ve bu, açıklayamayacağım bir kaynak tarafındanda yakın zamanda doğrulandı." Jimin, bana baktı."Ortaya çıkaran Rapor'daki sunumun değildi, bilesin diye söylüyorum."
Rahatlayarak nefesimi verdim. Günlüklerden bahsettiği saniyede sessizce kendime küfretmeye ve bunu Taehyung'un yaptığım aptalca şeylerin listesine ekleyeceği ana hazırlanmaya başlamıştım.
Taehyung'a, "Monarşiyi alaşağı etmeyi hiçbir zaman istemedik," dedi. "Çok yozlaşmış bir şekilde ortaya çıkmış olsa da liderlik eden bir hükümdarın olmasıyla ilgili hiçbir sorunumuz yok, özellikle de bu lider sensen."
ŞİMDİ OKUDUĞUN
the selection | vhope
FanfictionIlléa ülkesinde tüm gençler doğdukları günden beri sınıf atlamanın peşinde. Paha biçilmez mücevherlere, göz alıcı takımlara ancak bu şekilde sahip olabilecekler. Bunun için tek bir şansları var: Seçim. Kıyasıya bir mücadeleyle geçen Seçim'i kazanman...