Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
"ya tüm bunlar gerçekse?"
terden alnına yapışmış saçları, ağlamaktan kızarmış gözleri, hâlâ ıslak olan yanakları ve elinde olan bardaktaki içeceğini yudumladıkça hareket eden adem elmasıyla lee minho, aşırı tapılası görünüyordu ve bunu fark eden ilk kişinin kendisini olamayacağını biliyordu seungmin.
bu yüzden yavaşça onun yanına doğru adımladı ve ona neden ağladığını sordu. minho ise bırakın iki kelimeyi bir araya getirmeyi, kafasını kaldırabilecek gücü bile kendinde bulamamıştı.
"ah, sen çok sarhoşsun."
hâlâ dolu olan gözlerine inat gülümsedi minho.
"değilim."
"o zaman bana neden ağladığını söyle."
ona cevabını vermeden önce mırıldandı büyük olan ancak seungmin ondan, onun kendinden küçük olduğu hissiyatını almıştı. bu yüzdendi ilgisi. "istemiyorum."
"pekâlâ, beni burada bekle öyleyse, tamam mı?"
kafasını ağır ağır sallarken, bardağı tekrar ağzına götürdü ama daha bir yudum bile alamadan, "hayır," diyerek bir ses böldü onu. sonra ise bardağı tutan eli bomboş kaldı.
"daha fazla içmek yok, ben hemen geleceğim."
derin bir nefes veren minho, kolunu önündeki masaya koyup elini de yanağına yasladı ve uzaklaşmakta olan çocuğun arkasından bakmaya başladı.
söylediği gibi çok da uzun sürmeden geri döndüğünde seungmin, minho hâlâ aynı pozisyonundaydı.
seungmin onun elinden tutup onu dans eden insanların arasına sürüklerken, müzik değişti.
ve tanıdık olan melodi, her ikisinin de kulağına dolduğunda minho, nefes alamadığını hissetti.
"o olmazsa öleceğini düşünüyorsun."
yeniden dolan gözleriyle birlikte bakışları, karşısında çoktan dans etmeye başlamış olan çocuğa döndü.
"ama biliyorsun, bu kendine söylediğin bir yalan."
bakışları kesiştiğinde, öylece dikilmeye devam etti minho.
"artık sonsuza dek yalnız olacağından korkuyorsun."
seungmin, karşısındaki çocuğun kulağına eğilerek şarkı sözlerine eşlik etti.
"bu doğru değil, bu doğru değil, bu doğru değil."
"bu gece bana kollarını sar."
burada bulunan herkesin aksine seungmin, yüzündeki o masum gülümsemeyle dans etmeye devam ederken minho, ona artık eşlik etmesi gerektiğini anlayarak ellerini karşısındakinin boynuna sardı.
