6

24 2 13
                                    

Nihayet bugün son sınavları olacaktık. Çantamı almış aşağı inerken içeriye göz attım. Fred masada kahvaltı ediyordu. Mutfağa girip ağzıma birkaç şey atıp mutfaktan çıktım. Ayakkabılarımı ayağıma geçirirken bahçe kapısından elinde sulama kabıyla annem girdi. Beni görünce kocaman gülümsedi. Ben de ona gülümsedim. Yanıma gelip bana sarıldı ve anlıma bir öpücük bıraktı. Bende onu yanağından öptüm ve evden hızlıca çıktım.

Tam bahçe kapısından çıkmıştım ki "bir şey" kolumu yakaladı. Acelem yoktu ama yinede erken giderim diye hızlı yürüdüğüm için geriye doğru sendeledim.

"Senin yapacak başka işlerin yok mu? Her sabah benimle geliyorsun."

"Seninle vakit geçirmeyi tüm işlerime yeğlerim." Kızardığımı hissediyordum. Utanmıştım. Aradan yaklaşık 1-1.5 ay geçmesine rağmen bazen hala onunla konuşurken utanıyordum.

Kısa bir süre yan yana yürüdük. Bu sırada kendine bir sigara yaktı. Derin bir nefes aldı sigarasından. Ben ise onu izleyerek yürüyordum. Yüzünü inceledim bir süre. Yanaklarındaki hafif çiller, sol gözünün kenarındaki minik ben. Kıvrık kirpikleri. Kahverengi gözleri... Sanki her şeyi uyum içerisinde yaratılmıştı.

Dağınık, dalgalı siyah saçlarını düzeltti. Ardından bana baktı. Gülümsedi. Bir an onu kıskandığımı zannetmiştim. Mükemmel yaratılmıştı. Usulca elini kaldırdı ve saçlarımı kulağımın arkasına attı. Sonra tekrar kocaman gülümsemesiyle baktı ve göz kırptı. Derin bir nefes aldım ama vermedim. Beş saniye kadar nefesimi tuttum. Ardından hızlı bir şekilde verdim.

"Son sınavlar ha? Bundan sonra serbest misin?"

"Sayılır ama fazladan kredi için sosyal etkinliklere katılmam gerekiyor."

"Sana yardım edebilirim. Aklında ne var?"

"İnan hiçbir şey yok şu anda ne yapacağımı hiç bilmiyorum."

"Olsun beraber buluruz." Gözlerime baktı ve sıcak gülümsemesinden gönderdi. Eriyorum sanırım.

"Hiç gerçekleştiremeyeceğini düşündüğün bir hayalin oldu mu?" Sorusu karşısında biraz afallamıştım. Hem çok ani sormuştu hem de ne diyeceğimi bilmiyordum.

"Hmm sanırım bir karavanım olsun isterdim. Lise biter bitmez onunla bir yerlere gidebilirim. Gezmek şart değil. Sadece şehirden uzak bir yer olsa yeter. Senin?"

"İnanır mısın benim de böyle bir hayalim vardı. Hatta karavan bile almıştım biliyor musun? Ama bazı şeyler ters gitti ben de gidemedim. Ama iyi tarafından bakmak gerekirse eğer gitseydim seninle tanışamazdım."

"Hadi ama hayallerin benden önemli." Sadece dudaklarını büzüp omuz silkmekle yetindi.

Okula neredeyse yaklaşmıştık. Sınav için heyecanlıydım. Normalden erken geldiğimiz için çok az kişi vardı ortalıkta.

"Sakin ol aşırı stres yapma."

"Ah sağol yıllardır beklediğim tavsiye buydu." dedim gözlerimi devirerek. Gülerek başını geriye attı.

"Peki okul çıkışı seni bir yere götürebilir miyim?"

"Ah tabi her hangi bir planım yok. O zaman görüşürüz." Tam arkamı döndüm gidecektim ki kolumdan tuttu ve yanağıma ufak bir öpücük bıraktı. Daha ben tepki bile vermeden başkası tepki vermişti bile.

kiss me hard before you go| Marilyn&ElvisHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin