Ali'de şişeyi tekrar çevirdiğinde Ali, Açelya'ya soruyordu.
Ali:Şimdi elime düştün Açelya.(Pis bir gülümsemeyle).Doğruluk mu cesaret mi?
Açelya:Cesaret be.
Ali:Güzel bu oyun giderek eğlenceli bir hal almaya başladı.
Dedi, Ali ve Nazlı'nın kulağına eğilerek bir şeyler söyledi.Nazlı'da gülümseyerek mutfağa yöneldi.
Açelya:Ne oluyor Ali?
Ali:Bir dakika bekleteceğim sizi.
Dedi, gülerek.Nazlı mutfaktan elinde yarım bardak buz gibi suyla geldiğinde Açelya hâlâ olacakları tam olarak anlamamıştı.Nazlı suyu Açelya'ya uzattığında Açelya suyun soğukluğuyla irkildi ve yere koydu bardağı. Sonra da Ali'ye bakarak meraklı bir yüz ifadesiyle sordu.
Açelya:İçecek miyim? Ama bu çok soğuk, hasta olurum.
Ali:İçmeyeceksin başından aşağı dökeceksin merak etme yarım bardak olduğu için hasta olmazsın. Orasını düşündüm boş yere kimseyi hasta etmek istemem.
Dediğinde tüm ekip bıyık altından gülmeye başlamıştı bile.Açelya biraz tereddütle bardağı eline aldığında Ali konuştu.
Ali:Birde bana kaçmak yok diyordun, kendin kaçıyorsun olmaz ama böyle Açelya.
Dedi, Ali Nazlı'ya bakıp gülümserken.Nazlı'nın yüzündeki gülümsemeden de ne kadar çok eğlendiğini anlamıştı sevdiğinin. Zaten bu yüzden yapıyordu bunu Nazlısı biraz daha eğlensin diye...
Açelya bir cesaret suyu hızlıca başından aşağı döktüğünde tir tir titremişti birkaç saniyeliğine ama evin içinin gayet iyi bir sıcaklıkta olması onu rahatlattı kısa sürede.
Açelya:Ayyyy, dondummmmm... Aliiiii... Bunun hesabını senden soracağım, haberin olsun.
Dediğinde artık herkes dayanamayarak basmıştı kahkahayı.
Açelya kendine geldiğinde bir hırsla çevirdi şişeyi ama umduğu olmadı bu seferlik.Demir, Gülin'e soruyordu.
Demir:Doğruluk mu cesaret mi?
Gülin:Cesaret.
Demir:O zaman bende Ali'nin yolundan gidiyorum sizleri bir dakika bekleteceğim dedi ve mutfağa giderek bir tane oldukça acı olduğunu bildiği biberlerden getirdi.Gülin biberi görünce mevzuyu anında çakmıştı bile.
Gülin:Ama hayır yaaa... Biliyorsunuz benim acı sevmediğimi.
Demir:Kaçmak yok.
Deyip biberi Gülin'e uzattığında Gülin biberi tireyen elleriyle aldı ve zorla da olsa yedi çok fazla çiğnemeden ama kısa süre içinde ağzından alevler saçmaya başlamıştı bile.
Gülin:Aaaaa, çok acı ama buuuuuu...
Dediğiyle bir mutfağa koştu Gülin ve bulduğu ayranı dikti kafasına.Birkaç dakika sonra az da olsa rahatlamış bir halde geri geldi ve şişeyi tekrar çevirdi.Şimdiye kadar oldukça eğlenen AlNaz için artık zorlu zamanlar başlamış gibi görünüyordu.Açelya, Nazlı'ya soruyordu.
Açelya:Doğruluk mu cesaret mi?
Nazlı:Cesaret.
Açelya şimdi eğlenme sırasının kendine geldiğini bildiği için pis pis sırıtıyordu. Ne yaptıracağını ise çoktan bulmuştu.
Açelya:O zaman Ali'ye şöyle baya okkalısından bir tokat atmanı istiyorum senden.
Nazlı:Saçmalama Açelya, olmaz öyle şey.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Fedakar Bir ALNAZ hikayesi
Ficción GeneralDoktor olmak isterken hayatın yumruğunu erken yaşlarda yediğinden en büyük ikinci hayali olan askerlik yapan vatanın cesur savaşçılarından Ali ve ailesinden yaralı büyüyen güzel kalpli Nazlı'nın aşkı.En önemlisi de onları birbirine bağlayan sımsıkı...
