Benim İlacım Sensin

1K 162 82
                                    

Ali gözlerine dolmaya başlayan yaşlarla arkaya doğru gitmeye başladı gözlerini kardeşlerinden ayırmadan.Onları görmek ona o kötü günleri hatırlatmıştı...Geri geri giderken duvara çarptı kafasını sert olmayan bir şekilde ama bu bile odağını ve zihnini bozamamıştı.Günlerce aralıksız yürümeye alışkın olan ayakları şuan ayakta bile duramayacakmış gibi hissettiriyordu ki bu his çok geçmeden gerçekleşti ve sırtını duvara dayayarak yere çömeldi.Tamamen yere oturduğunda ayaklarını yere uzatmış ellerini de üstlerine koymuş şehit olan iki kardeşini izliyordu...Her geçen saniye artan gözyaşlarını silme gereği duymadı ki silse de bir işe yaramayacak anında yenileri gelecekti...Şehit vermek onun için her zaman zor olmuştu ki şehit olanları tanımasına gerek yoktu çünkü askeriyedeki herkes birbirinin kardeşi sayılırdı...Kısık çıkan sesiyle konuştu.

Ali:Size dikkatli olun demiştim, neden olmadınız ha?Neden olmadınız?

Derken kapıdan gelen ezbere bildiği ses onun dikkatini çekmeyi başardı.Anında başını kapıya döndürdüğünde endişeli gözlerle kendine bakan Nazlı'yı gördü.Nazlı, Ali'yi burada ve bu halde görünce gideceği yere gitme işini biraz erteleyecekti.

Nazlı:Demir sen git, geliyorum bende.

Demir:Tamam.

Dedi ve Açelya'nın da olduğunu  öğrendiği odaya doğru koşmaya devam etti hızla.Nazlı da Ali'ye soru sorma gereği duymadı bile, zaten bakışları her şeyi anlatıyordu...Hızla koştu ve Ali'nin yanına oturup atıldı boynuna.Sıkabildiği tüm gücüyle sıkıyordu Ali'yi ama bu sarılma kısa sürdü. Hemen ayrılıp çoktan gözlerinden akmaya başlayan yaşları silmeye çalışarak Ali'nin yaralanıp yaralanmadığını kontrol etti.Elleri Ali'nin tüm göğsünü defalarca tavaf ettiğinde yaralanmadığını anladı ve derin bir nefes aldı.

Nazlı:Alim yaralandın diye çok korktum.Silah seslerini duyunca koşup geldim hemen.Çok şükür, iyisin sevgilim.

Daha fazla konuşmadı Nazlı ve Ali'nin boynuna sarıldı tekrar gözyaşlarının eşliğinde. İçindeki yavaş yavaş azalmaya başlayan korkunun etkisiyle kaç defa Ali'nin boynunu öptüğünü sayma gereği duymamıştı ama Ali'den bir karşılık alamaması ona bir terslik olduğunu hissettirdi... Ali'nin kısık sesine rağmen anlaşılır şekilde söylediği kelimeler ise onu ürperten etken olmuştu...

Ali:Ben iyiyim ama kardeşlerim değil...Yine şehit verdim...

Nazlı bu sözlerle Alisinin ona neden tepki vermediğini anladı.Hızla arkasını döndüğünde şehit iki askeri gördü.Odaya o kadar hızlı girmişti ki Ali dışındaki hiçbir şeyi fark etmemişti...Elleriyle ağzını kapattığında gözleri de korkuyla büyümüştü...

Ali:Açelya'nın yanına gitmelisin, sana ihtiyacı var...

Nazlı:Ya sen Alim?

Ali:Ben alışkın olduğum bir şeyi yaşıyorum ama o ilk kez yaşadı bu yüzden yanında olmalısın...

Nazlı:İyi değilsin Alim...

Ali:Olacağım, senin sayende ama onun şimdi sana benden daha çok ihtiyacı var...

Nazlı:Peki.

Ali:Kapıyı kapatır mısın?Askerler gelince açarlar...

Nazlı:Hı hı.

Dedi ve Ali'nin alnına uzunca bir öpücük kondurdu, gözyaşları da öptüğü yere akarken.

Nazlı:İyi olacaksın...

Dedi ve Ali'nin sözlerine uyup önce yavaş sonra da hızlanan adımlarla Açelya'nın olduğunu öğrendikleri yere gitmeye başladı.Kapıyı kapatmayı da ihmal etmemişti...

Fedakar Bir ALNAZ hikayesiHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin