Fedakar Bir ALNAZ hikayesi

Sevdiğinin Kanı

Nazlı:Alim yardım et meleğine.Yine geldi Ali, yine geldi.Yardım et lütfen, çok korkuyorum.

Dedi, Nazlı ve daha sıkı sarıldı Alisine.Ali'de önce başını sesin geldiği tarafa çevirdi ve gelen İsmetle Zuhal'i gördükten sonra başını önüne eğip Nazlı'nın saçlarına uzun bir öpücük kondurdu Su da alçak ama Nazlı'nın duyabileceği bir ses tonuyla konuştu.

Ali:Merak etme prensesim prensin burada ve seni bu iki kötü ejderhadan koruyacak canı pahasına...

Nazlı:Bana sarıl prensim çok korkuyorum.

Ali bu sözleri duyduğunda başta elleri kanlı olduğu için sarılmadığı Nazlısına sıkıca sarıldı ellerini beline dolayarak.Bir yandan da arkasındaki Doruk'u kontrol ediyordu bir şey yapmasın diye.

İsmet ve Zuhal iyice yanlarına geldiklerinde Ali, Nazlı'nın belindeki sağ elini kaldırdı ve uyaran bir ifadeyle işaret parmağını sallayarak konuştu.

Ali:Sakın daha fazla yaklaşmayın, sakınnn!

İsmet:Sana mı soracağım lan kızımla konuşurken?

Ali:Evet, bana soracaksın!

O sırada yeni bir şok geçiren ekipten kendine ilk gelen Açelya oldu.Nazlı, Açelya dahil kimseye babasını anlatmamıştı daha önce çok fazla.Ali dışında kimse pek bir şey bilmezlerdi Nazlı'nın ailesi hakkında.Buda Ali ve Nazlı'nın aralarındaki pek çok şey gibi özel gördükleri konulardandı.

Açelya:Bir dakika şimdi siz Nazlı'nın ailesi misiniz?

Zuhal:Evet, ben annesi Zuhal.

İsmet:Ben de babası İsmet.

Açelya:Nazlı ailesinden hiç bahsetmez o yüzden tanıyamadım.

Nazlı ise bu sözlere müdahale etmek ister.

Nazlı:Çünkü onlar benim ailem falan değil Açelya. O yüzden hiç birinize anlatmadım. Siz de daha fazla kurcalamazsanız sevinirim.

Açelya:Ama Nazlı...

Nazlı:Açelya kurcalama dedim sana. Benim bir tek ailem var ve şuan ona sarılıyorum, tamam mı?

Dedi, Nazlı ve bir kez daha Ali'nin belindeki ellerini sıkılaştırma gereği duydu sanki daha sıkı sarılma imkanı varmış gibi...

İsmet:O ne demek Nazlı? Biz senin aileniz.

Ali ise bu sözlerden sonra Nazlı'nın daha fazla üzülmesini istemeyerek cevap verme gereği duydu.

Ali:Susun artık ikinizde, daha fazla üzmeyin Nazlımı. Sakınnn!

Zuhal:Şuan kime bağırdığının farkında mısın sen?

Ali:Gayet farkındayım.Acaba siz neler yaptığınızın farkında mısınız?Mahvetmişsiniz ikinizde Nazlımın  çocukluğunu.Gençliğini de mahvetmek için elinizden geleni yapıyorsunuz şuan.(Ali eliyle ekibi işaret ederek konuşmaya devam etti)Onlara bakmayın onlar bilmez Nazlımın neler yaşadığını. Sadece ben bilirim. O da Nazlı'nın anlatmaya cesaret edebildiği kadarını...Kim bilir bana anlatamadığı daha neler yapmışsınızdır ona ama bir daha izin vermeyeceğim. Hem de asla izin vermeyeceğim.Ne onu benden almanıza ne de ona tekrar o günleri yaşatmanıza asla izin vermeyeceğim...O yüzden eğer bir şey yapacaksanız önce beni geçmeniz gerekiyor.

İsmet:Sen beni, benim kızımdan uzak mı tutuyorsun? Kimsin sen?

Ali:Sen kendini çoktan o kızdan çok fazla uzaklaştırdın. Ben sadece aradaki mesafeyi koruyorum o kadar.Ben kimim diye sorarsan da kızının mahvettiğin kalbini onarmaya çalışan biriyim...