Pizza

162 11 1
  • İtfaf edildi Zeyno Saltoğlu
                                    

Kıyafet; Charlie M.m

Hemen üstüme atlet biçiminde bir t-shirt geçirdim. Altıma kot şort. Ayakkabı olarakda bilekten Conversler'imi giydim. Saçımıda ördüm. Daha sabah kalktığımda yıkanmıştım ama derhal yıkanmam gerekiyordu. Kapı çaldı. Kate gelmişti herhalde.

-Şifreyi söyle!

Dedim bağırarak.

-Abc123

dedi. Güvenlik açısından annem tembihlemişti. Kapıyı açtım. Karşımda çok şık bir Kate duruyordu. Üstünde 25 yazan bir t-shirt altına bir kot şort giymişti. Ayakkabıları siyah spor ayakkabı idi. Saçlarını açık bırakmıştı. Ama bileğinde toka vardı. Bu da terlerse saçını topuz yapacağı anlamına geliyordu.

-İçeri geç hadi.

Dedim elimle içerisini gösterirken.

-Özlemişim bebeğim.

Dedi sıkıca sarılırken. Bende var gücümle sarıldım. Artık ne kadar oluyorsa.

Bizim sarılmamızı telefonumun sesi bozdu.

-Pardon Kate. Buna bakmam gerekiyor.

-Tamam.

Dedi. Odama doğru çıkarken. Bende mutfağa doğru ilerledim.

-Nasılsın Kendall?

Dedim dolapdan patates alırken.

-İyiyim. Teşekkür ederim. Sen nasılsın?

-Ah bende çok teşekkür ederim. İyiyim.

-Bugün bir planın var mı?

-Var. Arkadaşım Kate ile yürüyüşe çıkmak istiyoruz. Ama sen de 3:30 gibi bize katılabilirsin.

-Ah gerçekten teşekkùr ederim. Büyük bir zevkle gelirim. Zaten çocuklarla sorun yaşadım.

-Biz de bùyük bir zevkle seni bekleyeceğiz.

Dedim gülümseyerek.

Ardından buzdolabının üstündeki pizzacının numarasına baktım. Ve numarayı tuşladım.

Yukarıdan Kate bağırdı;

-Charlie!

-Efendim?!

-Derginin Kendall röportajı olan kısmını yazıcıdan çıkartıyım mı?

-Olur. Teşekkür ederim.

-Rica ederim.

Diye bağırdı o en son olarak. Pizzacıda 5 dakika sonra geldi. Parasını ödedikten sonra Kate'i çağırdım;

-Hadi gel aşağıya. Pizza söyledim. Senin sevdiğinden. Bol mantarlı.

-Geliyorum

Diye bağırdı tekrar.

Bende patatesleri bir cam kaba kiyduktan sonra sandyeye oturdum. Ben 2 dilim o da 2 buçuk dilim yedi. Kalanınıda ben yemiştim. Patateslerimle birlikte pizzamı aynı anda bitirmiştim. Hemen gidip ellerimi yıkadım. Arkamdanda Kate girdi tuvalete.

-Bebeğim 3:30 da Kendall'da bize katılacak.

-Tamam. Güzelmiyim sence?

Dedi aynaya bakarken.

Tebessüm ettim.

-Tabi ki de. Sen her zaman güzelsin zaten

dedim.

-Sen olmasan ben ne yaparım?

Dedi hâlâ aynaya bakarken.

-Bilmem. Belki Kendall'la buluşamazdın. Hahahaha

diye gülmeye başladım. O da benim diş fırçamı falan koyduğum dolabımdan su balonlarımı çıkarttı. İçlerini su ile doldurdu. Sonra aynaya fırlattı. Bunu her zaman yapardı. Bep ben silerdim. En sonunda mızmızlanarak;

-Ama ben onların bir paketini 4$'a aldım.

-Pardon

dedi yerine bırakırken paketi. İkimizde aynı anda kahkahalarla gülmeye başladık. Ardından lavaboyu ve masayı temizledikten sonra çantalarımızı ve telefonlarımızı alıp yürümeye başladık

KONSERHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin