HANÇER

118 9 2
                                    

Vote ve yorum lütfen. Bölüm şarkısı Ed Sheran-Thinkink Out Love
İyi okumalar!!!
M.m Kate kıyafet. Beyaz olan.

-Hadi artık yarım saat kaldı.

Dedim aldığım kitabın ayracını düzeltmeye çalışırken.

Kate sıcak olduğu için ayaklarını sürüyerek yürüyordu.

-Aman Tanrım! Bu ne sıcak?

Dedi marketren aldığı suyun kapağını açarken.

-Kate bana da verir misin sudan?

Dedim. İkimiz aynı sudan içerdik. Çünkü yaklaşık 8 seneden beri tanışıyorduk. Onu kendime çok yakın görüyordum.

-Tabii ki de sen istersin de ben vermezmiyim?

-Tatlım, her şey için teşekkür ederim ama geç kalıcaz.

Dedim telefonumu çıkartırken.

-Sen çok yavaş yürüyorsun.

Dedi pis pis sırıtırken.

-Demek öyle.

Dedim bende pis pis sırıtırken.

-Evet öyle canım.

Dedi.

-Hmmm... Peki o zaman. Şurada ki "Sun Café'yi" görüyor musun?

-Evet?

-Heh. Oradan ilk su alıp da bir masaya oturana öbürkü bir koli su alsın.

-Nee?

-Doğru duydun dostum. Ben üç deyince. Bir... Üç...

Ben iki demeden koşmaya başladım. Kate daha yeni anlamıştı benim koştuğumu. Sonra o da bana yetişti. Ben hızlı koşamazdım. Bir keresinde okul takımında koşarken bileğimi  burkmuştum. O günden beri tek-tük koşuyordum.

-ah bebeğim geçebilirmiyim seni?

Dedi Kate.

-Büyük bir zevkle.

Dedim bende bağırarak. Kate çok yorulmuştu. Bunu benim 15 cm arkamda olmasından anlamıştım. Ne zekiyim değil mi ? (!).

-Görüşürüz Kate!

Diyerek depar attım. Caféye girdikten hemen sonra çantamdan paramı çıkartıp garsona;

-Lütfen acil bir su alabilir miyim?

Dedim yavru köpek bakışlarımı atarken. Kate kapıdan içeri girmiş salak salak etrafına bakıyordu.

-Geç kaldın.

Dedi garsondan suyu alıp boş bir masaya otururken.

-Ahh kahretsin. Aman Tanrım. Su istiyorum.

Dedi ellerini abartılı bir şekilde yüzüne doğru sallarken.

-Suyumu seninlede paylaşıcam.

-Teşekkürler.

Dedi karşımdaki sandalyeye otururken.

Ben suyun yarısını, o ise diğer yarısını içti.

-Hadi kalkalım artık. Kendall bizi çok beklemesin.

Dedim su şişesini Kate'in elinden alıp çöp kutusuna atarken.

-Aman Tanrım! Ben Kendall'ı unutmuştum. Hadi ne bekliyoruz ya? Gidelim çabuk.

Dedi Kate şaçlarını düzeltirken.

-Tamam sakin ol.

Dedim koluna girerken.

Yolda tatlı tatlı atışmalarımız oldu. Ve o kısacık yolda ona ne kadar değer verdiğimi anladım.

Yeşillik alana geldiğimizde ikimizde kendimizi yere attık.

-Ahh.. Ne kadar çok yorulmuşum böyle? Resmen ölüyordum yolda.

Dedi Kate.

Bende gülümseyerek;

-Kendall gelecek. Üstün yeşil olur.

Dedim. Hemen oturur vaziyete geçti. Tekrar ve tekrar saçlarını düzeltti. Sonra ayağa kalkarak t-shirt'ünü düzeltti.

-Bir şey yok kıyafetlerinde tatlım. Önemli olan senin içinin temizliğidir. Bir de Kendall senin kıyafetlerine bakmaz ki! O senin içine bakar.

Dedim karşı taraftaki denize bakarken. Uzaklara dalıp gitmiştim.

-Hey sen ağlıyorsun!

Dedi Kate yanıma otururken.

Hemen göz yaşlarımı sildi Kate.

-Sen aşıksın.

Dedi Kate baş parmağı ile yanağı okşarken.

-Hayır. Hiçte bile. Nereden çıkartıyorsun böyle şeyleri?

Dedim burnumu çektikten sonra.

-Hiiiç... Buradan öyle gözüküyor.

-Pekâlâ.

Dedim kuruyan dudağımı yalarken.

O sırada Kendall gelmişti. Hemen gözlerimi sildim ve kalktım.

-Hoş geldin Kendall. Bu Kate.

Dedim gülümserken.

-Ah. Memnun oldum Kate.

Dedi Kendall gülümserken.

-Nasılsınız bayanlar?

Dedi yere otururken.

-İyiyiz. Senin geldiğine çok mutlu oldum.

Dedim bende oturuken. Ardından Kate de oturdu.

-Sen nasılsın Kate?

Dedi Kendall ona bakarken.

-Teşekkür ederim Kendall. Sen nasılsın?

-Bende iyiyim. Teşekkür ederim.

Dedi Kendall'da.

-Kendall, Logan iyi mi?

Dedim kaşlarımı hafif çatarken.

-Logan da iyi, James de iyi, Carlos da iyi.

Belli ettiği imayı anlamamazlıktan gelirken devam ettim;

-Logan ve Miranda ayrıldı mı?

Dedim.

Oflayarak cevap verdi;

-Ayrılmadılar. Ama ayrılmaları yakındır. Çünkü Miranda denilen o kız çok huysuz.

Dedi Kendall. Anlatırken yüzünü buruşturmuştu.

-Hmmm... Peki. Senin aşk durumun nasıl?

Dedim. Kalbim deli gibi çarpıyordu. Söyleyeceği cevabı oyunun bitmesine 1 level kapmış gi i heyecanla bekliyordum.

-Aslında ben birine aşığım. Ama o bana o gözle bakmıyor.

Dedi. O anda kalbime hedefini bulan bir ok gibi hançer saplandı.

KONSERHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin