no love𒆜vsoo

five

"Asla resim yeteneğin olduğu aklıma gelmezdi." Hayranlıkla Taehyung'un çizdiği resme bakıyordum. Gerçekten bu kadar iyi resim çizmesi asla beklemediğim bir şeydi.

Okul bitmişti ve şu an resim atölyesinde sadece ikimiz vardık. İkimiz de kendi tuvallerimiz üzerinde çalışıyorduk. Birkaç hafta sonra olacak sergi için Taehyung çalışmasını tamamlamaya çalışırken, ben devamsızlık yaptığım günler sayesinde sınıf arkadaşlarımın gerisinde kaldığım çalışmayı halletmeye çalışıyordum.

"İlkokul ve ortaokulda resim kursuna gitmiştim." Elindeki kırmızı renge bulanmış fırçayla boyamaya devam ederken cevapladı.

"Kıskandım. Benden çok daha iyisin." Dudaklarımı büzdüm. Kendi tuvalimi bırakmış hayranlık dolu bakışlarımla onu izliyordum.

Dediklerime karşın bakışlarını benim tuvalime çevirdi ve incelemeye başladı. Bir anda sebepsizce heyecanlandım. Yorumunu merak etmiştim açıkçası. Asla onun kadar iyi değildim ancak kötü de sayılmazdım. Biraz daha uğraşsam daha iyi çizimler yapabilirdim.

"Sen de iyisin." Düz bir sesle söylediği bu basit cümle beni nedensizce kötü hissettirmişti. Sanki beğenmemiş ama beni kırmamak için yalan söylemiş gibiydi. Söyleyiş şekli ve ses tonu bunu belli ediyordu. Başımı sallayıp ben de onun gibi tuvalime döndüm. Birkaç dakika önce gözüme güzel gelen bu görüntü şimdi berbat bir görüntü gibi gelmişti bana.

Kendimi sakinleştirmek ve daha iyi hissetmek için kendi kendime onun düşüncelerinin benim için pek önemli olmadığını söylemeye başladım. Evet,  onun düşünceleri benim için pek önemli değildi.

Birkaç dakika daha boyamaya devam ettim ancak fazlasıyla sıkılmıştım. Oflayarak saatte baktım ve yanımdaki Taehyung'a dönüp konuşmaya başladım. "Ben gidiyorum. Kolay gelsin sana." Başıyla bana hiçbir şekilde bakmayarak onayladığında gözlerimi devirdim. Eşyalarımı toplarken dağınık siyah saçlarına gözlerim kaydı ve onları yolmamak için kendimi zorladım.

*****

"O kahveye para verdim ben. İçsene kızım." Odaklandığım yerden bakışlarımı kesip önümde duran karton bardağa ve daha sonra bana söylenen Mina'ya baktım. Kahveyi elime aldım ve soğuduğu için bir dikişte içtim. Daha sonra yeniden aynı noktaya bakmaya başladım.

"O resim tuvalini var ya hem Bayan Lee'nin -resim öğretmeni- hem de onun kafasında kıracağım." Elimdeki karton bardağı sıkarken Mina şaşkınlıkla bana bakıyordu. Ne olduğunu anlamamıştı. "Ya da dur. Tuvali Bayan Lee'nin kafasında kırıp, kalan boyaları onun kafasına dökeceğim."

Mina baktığım yere bakmış ve hemen ardından bana dönmüştü. "Noldu yine? Hangisi ne yaptı?"

"Dün Taehyung ile okul sonrası atölyede kalmıştık ya. Resmen yaptığım resmi beğenmedi. Ve yalan söyleyip beğenmiş gibi yaptı." Sanki çok büyük bir olayı anlatıyormuş gibi konuştuğumda Mina yüzünü buruşturdu.

"Bu mu yani? Ayrıca Taehyung'un yaptığı resimleri görmüştüm. Gerçekten çok iyi bu konuda. Standartlarının yüksek olması çok normal."

"Benden iyi resim çizebilir ama benim resmime burnunu kıvıramaz." Kollarımı birleştirirken saçma bir şekilde abarttığımın ben de farkındaydım.

"Çocuk gibisin gerçekten." Mina göz devirip elindeki telefonla ilgilenmeye başladığında ben ise öldürücü bakışlarımı Taehyung'a gönderiyordum. Aslında bunu yaparken beni fark edebileceği hiç aklıma gelmemişti. Tamamen telefona odaklamışlardı ve dış dünyadan bağları kesilmiş gibiydi.

Başını kaldırmaya tenezzül eden Taehyung'la göz göze geliriz diye paniklemiştim ancak o benden başka bir tarafa bakıp yeniden telefona bakmaya başladı.

Bu yaptığım saçma şey beni yormuştu. Bu yüzden önüme döndüm ve instagram'da gezen Mina'nın telefonuna bakmaya başladım. Birinin profilini gözlerini kısmış bir şekilde inceliyordu. Merak edip telefonuna biraz daha yaklaştığımda bu kişinin okulumuza bu dönem transfer olan öğrencilerden biri olduğunu anladım.

"Güzel kız ama ilgi meraklısı." dedi Mina. Zaten ilk geldiğinden beri bu kızdan hoşlanmadığı ortadaydı.

"Cidden güzel kız ama ilgi meraklısı olduğunu nereden çıkardın?" diye sordum diğer postlarına da bakarken.

"Önceki okulundan tanıdığım birkaç kız var. " başımı salladım ve onun yerine kaydırmaya devam ettim. Gayet güzeldi ve geldiği günden beri fazlasıyla konuşuluyordu. Fazlasıyla normaldi bu durum. Sonuçta okul sitesinde öğrenciler kendi arasında okulun en güzel ve en yakışıklı on kişisi için oylama yapmıştı.

Biraz daha Mina ile milletin profilini inceledikten sonra nihayet zil çalmıştı ve sınıfa girmiştik. Şimdiki ders edebiyattı ve şimdiden uykum gelmişti.

Bütün ders boyunca uyumuştum. Teneffüs zili çaldıktan beş veya altı dakika sonra kafamı sıradan kaldırdığımda kendime gelmekte zorlandım. Bu yüzden her ne kadar o an zor gelse de ayağa kalkıp tuvalete gitmeye karar verdim.

Birkaç kız tuvaletten çıktığında ben de tuvalete girdim. Tam o sırada da Mina kabinden çıkmıştı. Baygın gözlerle ona bakarken yüzündeki sırıtış daha da büyümüştü. Ne olduğunu merak etmiyordum çünkü ilgilendiğim bir şey olmadığına adım kadar emindim. Büyük ihtimalle çıkan kızlar büyük bir dedikodu döndürmüştü ve Mina da dinlemişti.

"Neler duydum, neler." yüzüme su çarparken konuştu. Sesindeki haylazlığı fark etmemek elde değildi.

Elimdeki peçeteyle yüzümü kuruladım ve daha sonra çöpe atıp ona döndüm. "Ne duymuş olabilirsin acaba?" diyerek dalga geçtim. Ancak o beni hiç takmamış gibiydi.

"Yeni kız..." istemsizce duyduklarımla gözlerimi devirdim. Bu kızın ismi yok muydu? Sürekli duymaktan yeni ve kız kelimelerinden soğumuştum.
"Taehyung'a göz koymuş." bu sefer duyduklarımla ise kaşlarım havaya kalkmıştı.

"Taehyung'a mı?" biraz şaşkınlık dolu bir sesle sormuştum. Taehyung gözlemlediğim kadarıyla kızlarla pek ilgilenmiyordu.

"Evet ona." duraksadı ve suratıma dik dik bakaraken bana biraz yaklaştı. Bu hareketine karşın ondan uzaklaşmıştım. "Yoksa üzüldün mü? Yıkılmış gibi görünüyorsun şu ifadeye bak!"

"Salak mısın sen? Sadece şaşırdım." kendimi savundum ancak buna gerek bile yoktu. Karşımdaki kişi Mina'ydı. Her şeyi işine geldiği gibi yorumlardı. Yeni kızın kimi beğendiği umrumda değildi. Özellikle de bu kişi son zamanlarda sinirlerimi aşırı derecede bozan Kim Taehyung ise.

*****

Daha farklı bir bölüm yazmıştım ancak içime sinmedi ve baştan yazdım. Gerçi bu da pek içime sinmedi sanki aniden bi şeyler gelişti gibi oldu:(

Sınavım bittiğine göre daha sık yb atmaya çalışacağım:')