no love𒆜vsoo

eight

Ağustos gelmeden yb attım✌🏻
Bu arada 1k olmuşuz okuyan herkese çok teşekkür ederim♡

Dün olan olaylar fazlasıyla saçmaydı. Jimin'in sorusundan sonra Taehyung bir şekilde bu konuyu kapatmıştı. Böylelikle içimde bir merak bulutu oluşmuştu.

Yoora adlı bu kızın ne çevirdiğini Jennie'ye mesaj yoluyla sorduğumda bana pazartesi günü okulda anlatacağını söyledi. Bu yüzden iki gün boyunca meraktan tırnaklarımı yeme durumuna gelmiştim. Bu ben miydim? İnsanların ne yapıp ettiğini pek önemsemezdim. Fakat şu anki halim beni hayrete düşürüyordu. Neden Yoora hakkında şüpheli bir şeyi merak ediyordum?

Kafamdaki düşünceleri yok etmek istedim ancak bu gece beni rahat bırakmayacaklardı belliydi.

***

Kapıdan zar zor çıktığımda rahat bir nefes aldım. Annem sabahın köründe denediği yeni bir tarifi tatmam için beni zorlamıştı. Ancak ben asla annemin o saçma uygulamadan bulduğu tariflere güvenemiyordum. Tabi bu güvensizliğe annemin olmayan yemek yapma becerisi de katılıyordu.

Normal bir tempoda yürürken şarkı mırıldanmaya başladım. Bu şarkı onu terk eden sevgilisine beddua eden bir kızın duygularını anlatıyordu.

Omzuma dokunan bir şey hissettiğimde yerimde sıçradım ve büyümüş gözlerimle etrafımı taradım. Sonunda seçebildiğim yüz beni şaşırtmıştı. Açıkçası ona olan sinirim biraz geçmişti. Artık eskisi kadar umursamıyordum.

"Hey." Beni selamlamasına da biraz şaşırmıştım. Sonuçta bir süredir birbirimizle hiç muhabbet kurmamıştık. Sadece aynı ortamda bulunmuştuk.

"Hey." Dedim aynı şekilde. Başka ne diyebilirdim ki? Bu sırada beraber okula doğru adımlamaya başlamıştık.

"Atölyede beraber resim yaptığımız günden beri bana kızgınmışsın." Duyduklarımla yavaşça başımı ona çevirdim. Büyük ihtimalle bunu ona yetiştiren kişi Jennie'ydi. Onu ilk gördüğüm an saçlarını yolmayı aklıma yazdım.

"Ne?" Anlamazlıktan gelmeye çalıştım. Sanki o güne dair bir şey hatırlamıyormuş gibi. Böyle saçma bir şeyi kafama takmış olmamı öğrenmesi yeterince utanç vericiydi ancak reddetme taktiğini uygulayacaktım.

"Resmini beğenmediğimi düşünüp bana baya kızmışsın. Jennie öyle söyledi." Gözlerimi büyütmeye çalıştım ve şaşırmış gibi davrandım. "Hayır, sana kızmadım. Klasik Jennie işte kafasında bir şeyler kuruyor." Böylece geçirmeye çalıştım ancak Taehyung kaşlarını çattı. "Rol yapmayı hiç beceremiyorsun."

Bıkkınca yanaklarımı şişirdim ve itiraf ettim. "Tamam, Jennie'nin anlattıkları doğruydu." Taehyung bu halime tebessüm ettiğinde bu sefer de ben kaşlarımı çattım ve anlamsız bakışlarımı yolladım. Bu çocuk daha geçen gün hamburger yemeye gittiğimizde beni görmezden gelmişti.

"Bu halin gözüme sevimli geldi." Dedi. Bugün benim için şaşırma günü olmalı ki yüzümü şaşkın bir ifade ele geçirdi. Taehyung ise bu sefer sesli bir şekilde gülmüştü. Şu iki günde ne olmuştu acaba bu çocuğa çok merak ediyordum. Aklımda birkaç teori oluşturmaya başlamışken sesi işimi sonlandırmama neden oldu. "O günü telafi etmek için bir şey yapmak istiyorum."

Neden telafi etmek istiyordu ki? Acaba Jennie onu tehdit falan mı etmişti? Merakla sordum. "Nasıl bir şey?" Soruma karşılık birkaç saniye düşündü ve beni cevapladı. "Yiyecek ısmarlamak gibi bir şey." Gözlerimden ışıltı çıkmaması için kendimi zorladım. Bu dünyada yemekten daha iyi bir şey varsa o da beleş yemekti.

***

Bu sefer Jennie'yi boş bir sınıfa çeken ben olmuştum. Ona soracak bir hesabım ve sorum vardı. Sorumdan onun da haberi vardı ancak hesabımın olduğunu da anlamıştı. Şayet yüzüm her şeyi net bir şekilde açıklıyordu.

"Geçen günkü Yoora olayı neydi?" İlk sorumu sordum çünkü eğer ilk diğer meseleye girseydim bu merakımı giderme işi yeniden ertelenebilirdi.

Jennie sırıttı ve cevapladı. "Aslında Yoora'yı gayet iyi tanıyorum." Şaşırmıştım. Az önce dedim ya bugün benim için şaşırma günüydü. Her saat başı şaşırmak zorundaydım sanırım.

"Daha detaylı anlat." Boş bir sıranın üstüne oturduğunda ben de hemen yanına geçtim. "Bu kız buraya Hanseong Lisesinden falan gelmiyor. Seupji Lisesinden geliyor." Seupji lisesi mi? Orası aslında bu civarda baya bilinen bir okuldu. İsmi baya nam salmıştı ancak kimsenin oradan birini tanıyıp da arkadaş olma gibi bir niyeti yoktu. Çünkü şehrin en sorunlu okullarından biriydi. Ve ordan biriyle arkadaş olmak başa bela almak gibi bir şeydi.

"Yoora benim eski sevgilimin arkadaşıydı. Eski sevgilimi de Seupji'den tanımıyordu çünkü kendisi milyon kez okul değiştirmiş. Daha doğrusu atılmış durmuş. Hepsinde de aynı sebepten, okuldaki kızlarla kavga ettiği için."

"Çoğu zaman onun ,yani erkek arkadaşımın, arkadaş grubuyla takılırdım ki bu kişiler arasında Yoora da vardı. O zamandan beri birbirimizden haz etmiyorduk. Çünkü Yoora arkadaşlarını paylaşmayı pek sevmiyordu ve daha öncesinde ikimiz kavga etmiştik. En sonunda bu sürtük sevgilime karşı hakkımda asılsız şeyler uydurmuş." Derin bir nefes aldı. Yüzü asılmıştı. "Aslında burda en çok sinirimi bozan şey bana bunların doğru olup olmadığını sormamasıydı."

"Vay be ne kadar sinir bozucu bir hikaye!" Dinlediğim şey Yoora'ya karşı yeni yeni filizlenen nefretimi arttırmıştı. "Yani Taehyung ile sevgili olmamasını bu yüzden istemiyordun. Haklıymışsın, yolluya bak sen." Jennie'nin asık suratı yok olmuş ve benim bu halime gülümsüyordu. Onu gülümsetebildiğime sevinmiştim.

"O çocuk baya sağlamdı ama. Tüh be!" Dudaklarını büzdüğünde onun bu haline güldüm. Sanırım şimdilik Taehyung'a ötmesiyle ilgili ona kızmayacaktım. Ancak bu aklımdan da çıkmayacaktı. Ha bir de okul çıkışı Taehyung ile kafeye gidecek olmamız. Bunu da aklımdan çıkarmamam gerekiyordu.

Sonda saçmaladım gibi geldi ama neyse akışına bırakalımmm