✴KARŞILAŞMA✴

1.5K 164 144
                                    

Düzeltilme tarihi; 15.05.2021
İnstagram hesabımız; in.my.book_
Medya: Karl Giles (Ben böyle hayal ediyorum👍🏻)

⚔⚔⚔

Karl GILES

At arabasının düz yolda takırtılı ilerleyişi, Kurtlar Okuluna her yaklaştığımızda biraz daha sarsılıyorduk. Winta Okulu gibi ormanın içine kurulmuş düzlük bir yerde değildi, burası dağın tepesine kurulmuş, yüzlerce yıllık bir binaydı ve bundan 5 yıl öncesine kadar doğru düzgün yolu bile olmayan okulumuzu her şeye rağmen özlemiştim. Ciara'nın beni kaçırıp ormana götürdüğü sıralar dönemin kapanmasına bir hafta kadar bir süre vardı. Çoğu öğretmenimiz Av Zamanı yarışmasından sonra zaten bizi serbest bıraktığında kaçırdığım herhangi bir şey olmadığına eminim yine de hiç kimseye haber vermeden ortadan kaybolalı 4 ay olmuştu ve bu süre Clark için bile fazlaydı.

Okulda ortadan kaybolup başını sürekli bela açmakla meşhur olmuş kardeşiyle kavgalı Clark Laner arkadaşım diyebileceğim sayılı insanlardandı. Güçlü bir melez olduğunu ve onunla karşı karşıya gelen herkesin iki kere düşünmesi gerektiğini bilecek kadar da ona yakındım, ancak kaybolduğumdan beri benim yokluğumu fark etmiş midir, işte ondan şüpheliyim?

At arabası yokuşun o eğimli yolundan en sonunda geçip daha düzlük olan yola saptığından kare şeklindeki camdan başımı eğerek dışarı baktım. Karanlık bir bütün olmuş sayamayacağım kadar çok kulesiyle göğe doğru yükselen okulum bir çok kişinin düşündüğünün aksine gizli geçitlerle doluydu ve o gizli geçitlerden çoğu da okulumuzun en altında mağaralara kadar ilerliyordu. Dağın tepesine kurulma nedenlerinden biri de buydu.

"Beyefendi okula geldik ancak giriş kalabalık gözüküyor burada inmek ister misiniz yoksa ilerlemeye devam edeyim mi?" Aramızda ki ince perdeyi aralayarak konuşan faytoncuya yandan bakış atıp başımı iki yana salladım. "Gerek yok ben burada inerim," dedim ve faytonun ücretini ödeyip at arabasından aşağı indim. Kurtlar okulu normalde Winta okuluna göre bir hafta daha erken dönemi başlatırdı ancak belli ki ben burada yokken bir şeyler değişmişti. Okulun demir kapılarından ağır ağır ilerleyen çok sayıda kurt adamlara kısık gözlerle baktım. Sanki tüm Winta'da ki kurtlar buraya toplanmış gibiydiler, üstelik aralarında azımsanamayacak güçte olanlarda vardı.

Anka Kuş ile kabilede vakit geçirdiğim sıralarda Nadia tüm cadıların yapabildiği aura okumayı bana da öğretmişti, bu zamana kadar hiçbir işime yaramayacağını düşünmüştüm ama 4 ay boyunca aralıksız dövüşlerde ve ormanın içine Nadia tarafından hazırlanmış tuzaklarda çok işime yaramıştı. Her canlının gücüne göre aura rengi ve gücünün boyutuna göre de auralarının boyları hatta şekilleri vardı, okuması her ne kadar ilk başlarda zor olsa da bir kere alıştığınızda vazgeçemeyeceğiniz bir olaya dönüşüyor.

Benim auram bedenimin etrafına tamamen sarılı şekilde genişleyen kırmızının tonlarından oluşuyor. Kabiledeki diğer kişilerin de adını dahi koyamadığım çok farklı renkte auraları vardı ki bu dövüşürken cidden işime yarıyordu. Auralar sayesinde karşınızda ki kişinin zayıf olduğu yanlarını görebilirsiniz ayrıca Nadia'nın dediğine göre bu aura okumayı geliştirirsem vücutta bulunan ve çoğunlukla savaşçıların kullandığı çakra noktalarını da görebilirmişim. Bir kurt adam olarak hem cadıların hem de savaşçıların yeteneklerini öğrenmek tuhaf ama bir o kadarda heyecan vericiydi.

Kabilede yaşadığım her şey gözlerimin önünde sıralanmaya başlarken arkamı dönüp koşmama fikrimi engelleyen tek şey beni öldürecekmiş gibi bakan keskin kahverengi gözlerin sahibiydi. Aradan geçen zamana rağmen o ve bakışları gram değişmemiz kurt kız burnundan soluyup kalabalığı ittirerek hedefine, yani bana doğru sinirle koştu. Hemen arkasından onu takip eden diğer tanıdık yüzleri görmemek maalesef imkansızdı...

ANKA KIZ 2 (ASKIDA)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin