ANKA KIZ 2 (ASKIDA)

✴AKŞAM YEMEĞİ✴

Düzeltilme tarihi; 03.09.2021
İ

nstagram hesabımız: in.my.book_
Medya: Ciara giydikleri

✴✴✴

Uzun zamandır hiç hissetmediğim kadar mutluydum. Hem mutlu hem de bir o kadar sıkıntılarından kurtulmuş her insanın hissettiği gibi hafiflemiştim de, yanımda çok özlediğim arkadaşlarımın var olması beni ayrıca mutlu ediyordu. Her biriyle aradan aylar geçmesine rağmen hiçbir sıkıntı yaşamamışçasına tekrar böyle huzurlu biçimde konuşuyor olabilmek gerçekten çok güzeldi. Eskiden Anthony grubumuzun asosyali sayılırdı bunun nedenini köyden daha önce hiç çıkmamasına ve yaşının çok küçük olmasına bağlamıştım. Şimdi ise karşımda oturan Anthony her yönden geliştiğini açık açık gösteriyordu.

Fiziksel olarak Mack ile başı çeken Anthony geniş omuzları yüzünden eskiden rahatlıkla oturduğu sandalyeye artık sığmıyordu. "Kıçın büyümüş Anthony, dedim sana o kadar yeme diye!" Jesica da tavırlarını değiştirmek yerine daha ustaca laf sokma aşamasına geçmişti. İkizi Erica ve Anthony hep daha iyi anlaştığı için küçüklükten beri onları kıskanıp ikisine de laf sokup dururdu, sanırım üzerimizden asırlar geçse de Jesica hiç değişmeyecekti. "Ne alakası var be! Gelişim çağındayım o yüzden boyum uzuyor ve kaslarım eskisinden daha iri yani senin aksine ben kendimi geliştiriyorum Jesica Abla!"

Anthony beni şaşırtan bir tepkiyle oturduğu sandalyeye iyice yayılıp sırıttı. Jesica ve Anthony'in arasında yalnızca 2 yaş vardı yanlış hatırlamıyorsam geçtiğimiz ay Anthony ben burada yokken 19 yaşına basmıştı. Ergenliği geride bıraktığına bir şüphem yok ancak ergenlikle beraber asosyal tavırlarını da sonunda kırabilmişti anlaşılan. Jesica da benim gibi Anthony'in bu tavrına şaşırıp çenesini yere düşürene kadar açtı ve iri mavi gözlerini kırpıştırarak, "Normalde şu an sana laf sokup tüm okula rezil ederdim ama bana ilk kez karşı koyduğundan dolayı seni bu seferlik affediyorum." dedi ve ağzına yarım ekmeğini tıkarken sırıtmadan edemedim. Gerçekten Jesica istese şu an Anthony'i rezil edecek bir yol bulurdu.

"Lan benim düşük seviyeli cadı öğrencimi göreniniz oldu mu?"

Kafeye her zamanki performansıyla büyük bir giriş yapan Stephanie galiba benim dışımda ortalık yerde 'cadı' diyebilen sayılı kişilerdendi. Winta Krallığında uzun süredir 'cadı' kelimesi hoş karşılanmadığından cadılara büyücü deniliyordu. Büyücüler ise eskiden cadı erkeklerine takılan bir lakaptı, büyücülerin cadılardan daha güçsüz olmasını belirtmek amacıyla kullanılırdı. Günümüzde de buna benzer olarak cadıların güçsüzleştiğini vurgulanmak için erkek ya da kadın fark etmeksizin her cadıya büyücü denilme başlandı. Bana göre bu fazla saçmaydı yani onlara büyücü demeye devam etseler de cadılar cadıdır ve ne kadar istemeseler de onlar hala güçlüydüler.

Yanımda kitaptaki sorulara odaklanmaya çalışan Emmy başını çevirmeden dudaklarını sarkıtarak "Serina'yı mı arıyorsun onu sabahtan beri bende görmedim." deyip elindeki kurşun kalemi birkaç tur parmaklarının arasında çevirdi. Kafede oturan çoğu kişi Stephanie'nin cadı demesine takıldığından ona ters ters baksalar da bizim ekipten kimse böyle bir tavır takınmamıştı çünkü onlarda benim gibi düşünüyorlardı. "Kafeye bugün hiç uğramadıysa büyükannenin yanına gitmiş olabilir mi?" diye sordu Bill, onun elinde de bir test kitabı vardı ancak emaneten tutuyordu. Tek bir soruyu bile okumadığına kalıbımı basabilirim!

"Hayır bende oradan geliyorum ve oraya da bugün hiç uğramamış," Stephanie sıkıntıyla iç çekip uzun masamızda ki boş sandalyeye kendini bıraktı. Birkaç işe yaramazın sert bakışları hala cadımızın üzerindeydi ve doğrusu beklediğimden daha öfkeli görünüyorlardı. Tam sol çaprazımızda oturan 3 kişilik bir gruptu ve hepsi de 1.sınıfa yeni başlayan kurt adamlar olmalıydılar, bakışları benimkilerle buluştuğunda 3 küçük kurt adama sinsice sırıttım.