Selammm
Sizi biraz beklettim ama üç bin kelimelik bir bölüm yazdım iyi okumalar bebislerim🥰🍭
Simsiyah gece aydınlanmıştı
birbirlerini bulduklarında.Jimin onu içinde hissetmek istemiş ve hissetmişti.
Jungkook ona sahip olmak istemiş ve olmuştu.
Dudaklarının tatlarını doya doya aldıkları bir gece sona ermiş ve sabah gelmişti.
Sabah saatlerinde gözlerini aralayan ve pencereden içeri giren güneşin ışığına maruz kalan Jimin, gözlerini ovuşturmuş ve soluna bakmıştı.
Ama yanında Jungkook yoktu.
Aklındaki düşünceleri kafasını bir anda doldurmaya yetmiş ve herşeyi sorgulamaya başlamıştı.
Sanki akşamdan kalmaymış da herşeye sabah aklı ermiş gibiydi.
Yanında uyanmayı çok istemişti...Belki uyandığında anlına bir öpücük bırakılması, saçlarının okşanması onun ihtiyacını karşılayacaktı.
Ama yoktu işte, tek başına uyanmıştı Jimin...
Jimin yataktan yavaşça kalkıp doğruluğunda deliğinde bir acı ve kasılma hissetmişti.
Kalçası ağrıyordu. Boynu biraz sızlıyor ve çok yorgun hissediyordu.
Yorgunluğunu görmezden gelmeye çalışarak yavaşça odadaki boy aynasına adım attı.
Çıplak vücudunu aynada gördüğünde, göğsündeki morarıklar,kalçasındaki el izleri,kenarı kızarmış dudakları ve epey iz bırakılmış bir boyun görmüştü.
Parmaklarını boynunun üstüne getirip ucuyla değdiğinde bir sızlama hissetmişti.
Hepsini çok iyi hatırlıyordu.
Kendi inlemelerini,Jungkook'un onu nasıl öptüğünü, içine nasıl girdiğini ve nasıl birbirlerinin olduğunu...Dün geceye ait herşeyi çok ama çok iyi hatırlıyordu.Banyoya girdiğinde en son yıkandıkları gibi duruyordu küvet.
Lavabonun yanına gelmiş ve avcuna doldurduğu soğuk suyu yüzüne çarpmıştı.Havluyla yüzünü kuruladıktan sonra tekrar odaya gelip dolabı açmış ama büyük bir hüsranla karşılaşmıştı.
Dün yemeğe gittiğinde de hiç bir rahat kıyafet bulamadığını ve sadece resmi kıyafetlerin olduğu aklına yeni gelmişti.
Ufak bir oflama çektikten sonra bir iç çamaşırı giymiş ve üstüne en ince olanından uzun beyaz bir gömlek geçirmişti.
Banyoya tekrar uğradığında,küçük duvar dolabını açmış ve bulduğu nemlendirici kremini sızlayan yerlerine yedirmişti.
Üstünde sadece bir gömlek vardı Jimin'in.Gömlek kalçasını çok rahat kapatıyordu.
Dolapta bulduğu tek rahat şeyi giymişti çünkü evde resmi dolaşmak istemiyordu.Neden rahat kıyafetler giymek varken evde kendi gibi olamıyordu ki?
Jimin kendinden bir saniye bile şüphe etmeden kapıyı açmış ve aşağı kata inmişti.
Salondan mutfağa geçtiğinde Jungkook'un bir adamı karşılamıştı onu.
"Günaydın bay Jimi..."adam Jimin'i o şekilde gördüğünde ismini tamamlayamamıştı.
"Jungkook yok mu?"diye sormuştu Jimin ise.
"Bay Jungkook bugün erken çıktı,normalde bu hafta işi erken değildi ama bazen böyle istisnalar olabiliyor"
"Anladım"
ŞİMDİ OKUDUĞUN
MOİRA ~JIKOOK~
FanfictionJungkook simsiyah saçlarına geceyi, Jimin ise sapsarı saçlarına gündüzü sığdırmıştı. Onların bedenleri değil, ruhları sevişiyordu. Ve her simsiyah geceyi tamamlayan sapsarı bir gündüz vardı.Tıpkı ikisinin birbirini tamamladığı gibi. 📍BDSM 📍SMUT 📍...