Yedinci Bölüm

5.3K 198 138
                                    

Jungkook simsiyah saçlarına geceyi, Jimin ise sapsarı saçlarına gündüzü sığdırmıştı.

Onların bedenleri değil, ruhları sevişiyordu. Ve her simsiyah geceyi tamamlayan sapsarı bir gündüz vardı. Tıpkı ikisinin birbirini tamamladığı gibi.

●○●○●

Jungkook Jimin'i büyük yatağa yatırmış arzu dolu gözlerle bakışıyordu.
Jimin yatağın üzerindeyken duvarda asılı kesici ve delici aletleri farketmişti.

Jimin merakla Jungkook'un kendisine ne yapacağını tahmin etmeye çalışıyordu.
Jungkook'la birlikte olduğunda hiçbir zaman zevk almadığı kadar zevk alıyor, tırnaklarına kadar hissediyordu.

Herkes sevişebilir fakat herkes hissedemezdi.

Jungkook yavaş adımlarla yataktan uzaklaşmış,kaydırmalı dolap kapağını eliyle çekerek içinden bir eşya almıştı.

Eline aldığı fantezi eşyasıyla birlikte yatakta ellerinden destek alarak yaslanan bedene doğru yürüdü ve yatağa ulaştı.

"Arkanı dön" Jimin bu sözün ardından sırtını Jungkook'un kaslı göğsüne döndürmüştü.

Jungkook Jimin'in boynundan tutarak yatağa karınüstü yatmasını sağlamıştı. Yüzü çarşafın üstünde kalan Jimin, neye uğradığını şaşırmış, bir sonraki hamleyi bekliyordu.

Jungkook'un elinde deriden yapılmış kemerli kahverengi bir kelepçe vardı.
Bu kelepçe kalçanın hemen altındaki baldırlara takılıyordu. Bacağa takılan kemerli kelepçe, bilek kelepçesine ufak bir zincir ile takılıydı. Böylelikle Jimin'in hem bilekleri bağlıydı hemde bağlı olan bilekleri bacağındaki kelepçeye birnevi yapışıktı.

Jungkook Jimin'in hareketlerini kısıtlamıştı. Şimdi ise sıra onu istediği kıvama getirmekti.

Jimin, içinde bulunduğu pozisyona alışmaya çalışıyordu. Ne kemeri zorlamıştı ne de bileklerini kurtarmaya çalışmıştı.

Jungkook Jimin'i savunmasız bırakmaya kelimenin tek anlamyıla bayılıyordu.

Onun sadistliği savunmasızlık üzerine kuruluydu. Jimin'in ise kendine zarar verdirtme şekli ne olursa olsun, Jungkook'un onu soktuğu her pozisyon, verdiği her emir ve kullandığı her oyuncak Jimin için doruk noktasıydı.

İsteseler, sadece birbirlerini yatakta düşünerek bile sertleşebilirlerdi.

Jimin'in alacağı ilk ceza bu olacaktı. Kendini hazırlamaya çalışıyor ama bir yandan da içini kaplayan korkuya engel olamıyordu.

Jungkook, Jimin'in gözlerindeki endişeye her baktığında ve onu besleyen korkuyu her hissettiğinde daha da arzu doluyordu.

Jungkook, Jimin'i tekrar çevirip ellerinin arkasında kalmasını sağlamıştı.

Dolgun dudakları hafif aralık, göğüs kafesi kalkıp iniyordu.

O sırada Jungkook yataktan tekrar ayrılmış, bir elinde bir kâse diğer elinde ise bir kumaş parçasıyla dönmüştü.

Jungkook elinde tuttuğu bordo renkli yumuşak kumaş parçasıyla Jimin'in yanına yaklaştığında küçük olan sormadan edemedi.

"Gözlerimi mi bağlayacaksın?"

Jimin önce göz bandına bakmış sonrasında ise Jungkook'un gülmekten kısılmış gözlerine bakmıştı.

"Evet bebeğim, emin ol yapacağım şeyleri görmediğinde daha güzel bir havası olacak"

Jungkook lafını söylemiş ve Jimin'in gözlerini kumaş parçasıyla buluşturmuştu.

Jimin derin bir nefes almış ve biraz daha geriye uzanmıştı.

MOİRA ~JIKOOK~Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin