Bugün tam olarak abimin düğünü için hazırlık aşamasındaydık. Düğün olacağı için ben ve Mısra Tekirdağa geri dönmüştük, bir hafta önce. Şimdi de Annem ile abimin düğünü için hazırlık yapıyorduk. Sırma homurdana homurdana çalışıyordu. Bende hem ona gülüyor hemde arada kaçamak yapıyordum. Hediyelik felan ile uğraşıyorduk.
Yarın da düğün salonu kontrolü yapacaktık. Kına gecesi de bu akşam oluyordu. Nisan çok heyecanlıydı. Abim desen ona kalsa boşverin düğüne basalım nikahı alayım karımı, Derdindeydi.
Ama biz buna katiyen izin vermiyorduk. Yok ya göbek atmadan ne evlenmesi Uygar efendi!
Abim Miraç Efe ve diğer tayfanın hepsini düğüne çağırmıştı onların hepsi de şuan buradaydı. Miraç Efe'leri ilk gün biz misafir etmiştik ama sonra Ferit amcalar otelde kalacağını söyleyip gitmişlerdi. Abim gayet iyi anlaşıyordu Miraç Efe ve diğerleri ile sanki önceden tanışıyorlarmış gibiydiler. Neyse biz işimize bakalım boşverin.
Melis ve Yudum Tekirdağ'ı gezeceğiz bahanesi ile kaçmışlardı. Mısra ise ağır abiliğinden ödün vermemiş ve bize yardımcı olmuştu. Son rütüşleri de yaptıktan sonra Annemin çay molası demesi ile mutfağa geçtik.
"Ellerine sağlık Asya teyzem." Annem Mısra'yı çok seviyordu. Kızı gibi.
"Afiyet olsun kuzum seni de yorduk." Diyen Annem bâyâ yorulmuş görünüyordu.
"Estağfurullah teyzem olur mu öyle şey." Olmaz ya Mısra da bizim evin kızı zaten.
Çayları içtikten sonra akşam için hazırlanmak için hepimiz evlere dağılmıştık. Gerçi ben zaten evimdeyim ama siz orasını karıştırmayın. Annemin kına için aldığı bordo elbise bana karşıdan göz kırpıyordu, bende ona seni nasıl giyeceğim bakışlarımı atıyordum.
Evet elbise giymeye üşeniyorum şuan çok!
"Mahur çabuk giyin Annem, Sırma hazır seni bekliyoruz." Ühühü, beni mi? Biri de çıkıp demiyor ki Mahur bu elbiseyi nasıl giyecek?
Yatakta duran bol kollu bordo elbiseyi zorda olsa üzerime geçirdim. Bordo şalımı da yaptım. Oh tamam şimdi.
"Kızım hadisene ilaki babanın bağırmasını mı bekliyorsun?!" Aman Anne geldik işte. Son kez aynadan tipime bir çeki düzen vererek odadan bağımı kopardım. Babam arabada oturmuş bizi bekliyordu. Annem ön koltuğa oturunca ben ve Sırma da arka koltuğa geçip yerleştik. Nisan Yengemizin evi de İstanbuldaydı şuan da onların evine gidiyorduk kına gecesi onların evinde olacaktı.
Sırma da giydiği tos pembe kıyafet içinde şahane olmuştu. Ona yandan bir bakıp öpücük attım. Oda kıkırdayıp aynısını yaptı.
Nisan Yengemin evinin önünde duran babam ile arabadan inip son kez babama elim ile öpücük attım. Oda bana aynısını yapınca gülerek Annemlerin peşine düştüm. Nisan'ların evi müstakil bahçeli bir ev olduğu için çok rahattı. Bahçesi kına gecesi için hazırlanmıştı.
Işıklandırmalar ve oturacak yerler süper görünüyordu. Bizim kızlar bana doğru gelince sırayla hepsini süzdüm.
Melis, mavi parlak bir abiye giymişti.
Mısra, siyah boncuklu bir elbise giymişti.
Yudum'da yeşil bir elbise giymişti."Lan bu ne güzellik"dedim hiçte kibar olmayan bir tabirle. Hehe kibarlık bize sorulmuyor mallesef.
"Sen bide kendine bak." Diyen Melis'e öpücük attım.
Nisan'ın yanına geçtiğimde yüzüne kırmızı bir örtü örtmüşlerdi.
Yanına oturdum hemen, "N'aber Yenge?" Dediğimde güldü."Hoşgeldiniz kızlar." Kızlar da gülerek karşılık verdi.
"Bu gece çok eğlenücek." Dedim Nisan'a bakarak.
"Çoşturun kınamı kızlar." heheyt bu kız bizden de meraklı eğlenceye. Tamda kafa dengi Yengem oldu be!
Bir süre kızlar ile kola içip birşeyler atıştırmıştık, sonunda çalan kına şarkısı ile hep birlikte ayaklanıp birer kına tepsisi aldık. Nisan'ın etrafına geçen her bir kızla kınayı gezdirmeye başladık.
"Kınayı getir anney parmağı batır anneyyyy"
Şarkı devam ediyor bizde hem eşlik edip hemde Nisan'ı ağlatmaya çalışıyorduk. "Ağla kız ne biçim gelinsin sen." Şaka maka bir yana bende kınamda hiç ağlamam gerçi.
"Yada vazgeçtim kız boşver ağlama." Dediğimde bir kaç kötü bakışın kurbanı oldum.
"Yüksek yüksek tepelere ev kurmasınlar."
Değişen müzik ile Nisan birazda olsa ağlamıştı. Onunla Birlikte ağlayan Melis bizi güldürmüştü. Bu kız kendi kınasında salya sümük ağlardı net!
"Aşrı aşrı memlekete kız vermesinler"
Sonunda gelinin eline kına sürülmüş ve asıl gece yeni başlamıştı.
"Aç teyze oradan bir mezdeke." Diyen Melis ile millet kahkahalara boğulmuştu,ve açılan mezdeke herkesi coşturmuştu.
_________________ Bölüm sonu ♥
Açın bir mezdeke Uygar ve Nisan için oynuyoruz bugün skskkskdk
Evet Melis ortamı coştursun bende kaçam bari.
Selametle🙈
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Buldum seni! | Texting
Teen Fiction#0533***; Esmer kaban #0533***; Buldum seni! (09.00) Mahur; pardon kimsiniz? ( 10.04) Mahur; can sen misin yoksa? Mahur; bak o kıvırcık saçlarını yollarım. Çevirim içi Yazıyor #0533***; can kim lan? #0533***; ben can falan değilim! Hem bu can da kim...