Buldum seni! | Texting

Özel bölüm

"Daha ne kadar mutlu olurum derken, bir Mahur'umun daha olması...

...tarifsiz mutluluk"

Koca göbeğim ile zar zor merdiven çıkan ben, neden mi? Az evvel asansör bozuldu benim şansıma. Ah ah canlarım bu benim gibi tatlı, hamile bir bayana yapılır mı? Yanımda homurdanan Mısra'ya her an elimin tersi ile çarpabilirdim.

"Yeter lan ben mi hamileyim sen mi? Ne bu asabilik" sonunda patladım. Kocam da yok beni dairemize kadar taşısın. Bak yine ağlayacağım. Mısra son sözlerimden sonra sus pus olup beni nihayet dairemizin önüne getirmeyi başardı. Anahtarı koyduğum yerden -paspasın altından - çıkarıp kapıyı açtım. İçeri girince kendimi oldukça sakin bir şekilde koltuğa bıraktım.

"Mısra hanım şimdi konuş neyin var senin?" Sabahtan beri kızda bir asabiye bir asabiyet anlamadık gitti.

"Bilmiyorum Mahur, bir anda sinir krizi geçirecek gibi oluyorum. Delirdim mi ne?" Her hâlde Mısra da Muaz'ın kaç gündür burada olmamasından dolayı bu kadar asabi olmuştu, bilemiyorum.

"Muaz ne zaman gelecek?" Dediğimde Mısra'nın aniden ağlaması ile şaşkınlıkla ona baktım. Az evvel alev püskürtecek o değilmiş gibi şimdi de ağlıyor.

"Sen iyi değilsin bir psikolog'a falan gidelim en iyisi." Daha da fazla ağlamaya başlayınca ne yapacağımı bilemeden ona bakmaya başladım. Top gibi karnım bana çok zorluk çıkarıyordu.

"Sakin ol tatlım." Bir yandan onu sakinleştirmeye çalıştım, diğer yandan telefonumdan Melis ve Yudum'a mesaj attım. Ben bu halimle Mısra'ya pek yardımcı olamıyordum en iyisi kızların gelmesiydi.

Yerimden kalkıp mutfaktan bir bardak su ile Mısra'nın yanına oturdum. Suyu içen Mısra biraz da olsa ağlamasını durdurmuştu.

"Daha iyi misin kuzum?" Bu kızın da ayarları feci bozuk görünüyor. Kapı çalınca Mısra'ya bir dakika işareti yaparak gidip kapıyı açtım. Yudum önden içeri girince arkasından hemen Melis gelmişti. "Çilek nerede?" Dedim merakla. Çilek Melis'in kendisi gibi çılgın kızıydı. Ayakkabılarını köşeye bırakan Melis terlikleri ayağına geçirdi. "Annemin yanına bıraktım." Melis ile içeri geçtiğimizde Yudum Mısra'nın sırtını sıvazlayıp telkinler veriyordu. Melis hızlıca Mısra'nın önüne diz çöktü.

"İyi misin canım?" Ah bir bilsek iyi mi değil mi? Melis'ciğim. Mısra burnunu kaba bir şekilde çekip üçümüzün şaşkın yüzüne baktı. "Ben ga-" sözünü bitiremeden koştura koştura lavaboya girdi. Ben korkuyla peşinden gidecekken Melis kolumdan tutup beni olduğum yere oturttu. "Sakin ol kusar gelir şimdi o. Allah'tan hazırlıklı geldim." Tek kaşım havada Melis'in ne haltlar karıştırdığını anlamaya çalışıyordum.

"Düşündüğüm gibi Mısra hamilelik belirtileri gösteriyor." Vay anasını sayın seyirciler, bizde hormonlar ağlak oluyor Mısra da asabiyet ful oluyordu.

"Eee ne yapacağız şimdi? kalkın hastaneye gidelim." Melis olmaz dercesine kafa salladı.

"Test getirdim onu yapacağız bakalım doğru mu?" Ben ve Yudum anlaşmalı bir şekilde kafa sallayınca Mısra da lavabodan çıkmıştı. "İçim dışıma çıktı lan!" Homurdana homurdana koltuğa oturunca Melis hınzırca sırıttı.

"Al bunu." Mısra Melis'in elinde ki test çubuğuna bakıp Melis'e döndü.

"Ne yapacağım bunu." Ben kıkırdayınca Melis ya sabır çekti.