Gözlerime dolan beyaz ışıkla yavaşça açtım gözlerimi. Işık çok vuruyordu,gözlerimi sulandırmıştı. Yavaşça ellerimle gözlerimi kapadım.
Yaklaşık 1 dakika öyle durduktan sonra aklıma gelenle gözlerimi açıp etrafı yokladım.
En son şirketin önünde bayılmıştım. Şuan nerdeydim?
Koluma baktım. Serum takılıydı. Kafamı diğer tarafa çevirdim. Hyunjin sunbae başımda oturmuş bekliyordu. Ona baktığımda yerinden kalktı.
"İyi misin?"
"Nerdeyim ben?"
"Hastanede. Onu bırakta kendini nasıl hissediyorsun?"
"Halsiz."
"Ahh seul hee nasıl öğün atlarsın. Bir de aç aç pratik yapmışsın. Ya daha kötü bir şey olsaydı? Seni sokakta ben bulmasam başına kötü şeyler gelebilirdi?" Hafifçe güldüm.
"Komik bir şey mi dedim?"
"Bana ilk defa seul heeshi veya stajyer demedin."
Oda hafifçe güldü.
"O kadad söylediğim şey arasından buna mı takıldın?"
"Sunbaee, iyiyim işte. Bir şey olmadı."bir şey demedi. Bir kaç dakika sonra,önce bir şey demek için ağzını açtı ama demeden geri sustu.
"Sunbae bir şey mi diyecektin?"
"Ben-ben bir şey isteyeceğim?"
"Nedir?"
"Bana artık saygılı konuşmasan?"
"Hıh ne?"
"Oppa de?" Güldüm. Oysa şaka yapmadığını belli eder bir şekilde bana baktı.
"Ha sen ciddisin?"
"Evet gayet ciddiyim."
"Pekala deneyeceğim.oppa." gülümsedi.***
Dün gece gecenin geç saatlerinde gelmiştim yurda. Bugün izinliydim çünkü dinlenmem gerekiyordu. Yarında zaten kendi izin günümdü. Sabahtan akşama kadar yatarım diyordum ama çok sıkılmıştım.
Dans pratik odasına gittiğimde diğer stajyerler beni çıkarmıştı dinlenmelisim diye.
Ne yapsam diye düşünerek yurda doğru ilerlerken aklıma felix sunbae geldi. Uzun zamandır görüşmemiştik.
"Alo sunbaenim."
"Efendim stajyer."
"Ne yapıyorsun?"
"Hiç öyle chan hyung ile dolaşıyoruz. Sen?"
"Bende biraz hastayım ve bu yüzden izinliyim. Ama çok sıkıldım."
" Yanımıza gel diyeceğim ama hastayım dedin.Yanına gelmemizi ister misin ?"
"Olur."
"Pekala kafeteryada bekle orada olacağız."
Mutlu mutlu kafeteryaya indim. Bir adet kahve aldım. Çok geçmeden felix ve shan sunbae'de geldi.
"Merhaba." Diye selamladım. Onlarda selam verdi. Biraz konuştuk. Buraz dediğime bakmayın onlarla zaman hızlı geçmişti. 3 saat konuşmuşuz.***
Bugün izin günümdü. Bu yüzden pratik yapabilirdim. Tam yurttan çıkacakken do jin unnie beni durdurdu.
"Bugün bir değişiklik yapalım."
"Ne gibi unnie?"
"Gezelim veeeee..."
"Unnie çıkar ağzından baklayı." Dedi so jin unnie.
"Saçlarımı boyatalımmmm."
"Aslında fena fikir değil." Dedi ji woshii. Herkes kabul etmişti.***
Önce kuafore gidip saclarımızı yaptırdık ardından biraz dolandık ve fotoğraf çekinip geldik.Do jin unnie en sevdiği renk olan mora boyattı saçlarını. Ama çok koyu bir mor değildi. Ayrıca belinden daha aşağılara gelen saçını omuzlarında kestirdi. Ama ona çok yakışmıştı. Tatlı olan yüzüne aytı bir hava katmıştı.
So jin unnie'nin saçları zaten sarı boyalıydı. O da saçlarını geri kendi saç rengine boyatıp hafif kestirdi.
Ji wooshi saçlarını kısa kestirip sarıya boyattı. Ayrıca kahküllerinide tekrar kestirdi.
Ben mi? Ben ise asla yapmam dediğim bir şey yaptım. Saçlarımı hayatımda hiç kısa kestirmemiştim. Nedeni ise saçlarım dalgalı olduğu için kabarır diye düşünüyordum. Ama saçlarımı kısa kestirmiatim ve bekledigim olmadı saçlarım kabarmadı. Aksine sarınım bir tonuna boyatınca daha çok hoşuma gitmisti.
Yeniliklere açık bir insandım. Ve buda bizim için bir yenilik olmuştu.
Ama yurda dönünce aklımdatek bir soru vardı.
Hyunjin oppa nasıl bulacaktı?***
Silağmmm.Normalde yb atmıyacaktım.
Fikat attım.
Aşağıda karakter fotoları var.
.
.
.Yang seul hee
do jin
So jin
Ji woo
Hyung min
Min joong(swul hee'nin kardeşi)
İyi okumalar💞💞
ŞİMDİ OKUDUĞUN
YENİ STAJYER | 𝐻𝑤𝑎𝑛𝑔 𝐻𝑦𝑢𝑛𝑗𝑖𝑛
Fanfictionjyp'nin yeni stajyeri olacak olan seul hee'nin en büyük hayali stray kids ile tanışmaktır. Ne kadar yeteneksiz olduğunu bilsede-daha doğrusu sansada- zaten kazanamam deyip jyp seçmelerine katılır. Ailesinden habersiz katıldığı seçmelerin sonucu i...