YENİ STAJYER | 𝐻𝑤𝑎𝑛𝑔 𝐻𝑦𝑢𝑛𝑗𝑖𝑛

35.bölüm

"oppa gerçekten çok özür dilerim . Ben...ben isteyerek yapmadım"
"Tamam. Tamam. Sakin. Biliyorum. Bana dolaptan bir tişört ve havlu getirir misin?"
Kafa salladım.
"Hangisi senin odan?"
" Sağdaki."
"Peki hangi dolap senin?"
" Farketmez bir tişort getir işte."
   İçeri girdim. Ardından raflardaki tişörtlerden  birini aldım. Açıkcası biraz tuhaf hissetmiştim. 2 yıl önce birisi bana gelip en sevdiğin grubun yurduna gireceksin dese kahkaha atardım. Ama şuan skz yurdunda idim.
   Daha fazla oyalanmamak için banyoya gidip bir hablu aldım ve salona döndüm. Havlu ve tişörtü verdim. Fakat hyunjin oppa tişörtü alır almaz üstünü çıkarmaya başladı.
"Oppa ne yapıyorsun?" Dik dik bana baktı.
"Soyunuyorum. Yoksa bunu nasıl giyebilirim."
"Oppaaaaa! Mutfağa gitmemi bekleyebilirsin." Sözüme aldırmadan üzerini tamamen çıkardı. Utançtan yanaklarım elma gibi olmuśtu. Gözlerimi kapatıp arkamü döndüm. Ama hyunjin oppanın güldüğünü duymuştum.
"İşim bitti dön arkanı."
Yavaşça arkamü döndüm. Tişörtünü değiştirmişti. Bende mutfağa dönüp rameni yapmaya devam ettim.

***
3 hafta sonra

"Haftalardır bunun için çalışıyoruz. Başarabiliriz."
   Hepimiz kafa salladık. Bugün burdan birinci olarak çıkmalıydık. 4 stajyer grubu oluşturulmuştu ama bu 4 grubun kendi içinde vokal,dans ve rap takımları vardı.  Yani toplam 12 grup...
  Gruplar kendi performanslarını sergilerken perde arkasında prova yapıyorduk. Seyirciler  ise park jinyoung,skz,twice,itzy,2pm üyeleri ve birkaç uzmandı.
  Bir görevli yanımıza gelip:
"Park so jin, yong jin woo sahne sırası sizde."
   Bizden ilk çıkan takım rap takımıydı. So jin unnie ve jin wooshi mikrofonlarını alıp sahneye çıktılar.
   Sıra ben ve do jin unnieye geldiğinde bizde performansı sergiledik.
   Fakat şimdi en önemli kısımdaydık. Grup olarak performans sergileyecektik. Biz takım dörttük yani bugünün son takımıydık.
  
***
  Hepimiz nefes nefese kalmıştık. Karşımdaki insanların yüzünü okumaya çalışıyordum ama pek olumlu yanıt alamıyordum. Ardından jyp kalkarak yanımıza geldi. Sahneye çıktı. Sanırım idol olamadan heyecandan ölücektim.
  "Öncelikle hepinizin mükemmel ve berbat yanları var. Ama takım 1 ve takım 3 gerçekten kendi içlerinde birbirlerinden bağımsız. Takım ruhu yok." Yandan bir görevli gelip PD'nimin kulağına bir şeyler fısıldadı.
"Öğrendiğim kadarıyla takım bir ve üç sonradan oluşturulmuş. Bu yüzden pek pratik yapamamışlar. Ama tek sorun bu değildi. Takım üçûn vokalleri çıktığında derslerin hiç işe yaramadığını düşündüm. Sesler fazla kötüydü. Takım bir ise dans konusunda çok zayıf."
"Şimdi gelelim takım iki. Gerçekten iyiydiniz. Rap ve dans konusunda gerçekten iyiydiniz. Ama vokal... Bu konu hakkında konuşmayacağım. Takım dört. Vokaldeki iki kişininde sesi pürüzsüz. Rap kısmına gelince so jinshi neden kelimeler konusunda bu kadar yetersizsin. Korece biliyorsun değil mi?
Avustralyada bile yaşasan bir korelisin ve muhtemelen korece biliyorsun."
"Evet efendim."
"Rapçi olmak istiyorsan daha fazla telafuz çalış. Ama dans konusunda mükemmelsin. Jin wooshi hareketler arası geçiş yaparken yuttuğun hareketler var. Neden? Pekala. Seul heeshi"
"Evet efendim?"
"Rap dersi alıyorsun değil mi?"
"Evet efendim."
"Peki neden rap takımında yoksun."
"Çünkü vokal takımındayım."
"Pekala şuan rap yapmanı istiyorum."
"Ne?"
"Bildiğin bir rapi söyle. Müziğe gerek yok."
Aklıma gelen ilk rapi söylemeye başladım.
"Pekala, biliyor musun seul heeshi senin rapini yakmayacağım."
"Ama vokal."
"Her ikisinide yapabilirsin değil mi?" Kafa salladım.
"Ne kadar hatalarınız olsa da debut için seçtiğim ve hak ettiğini düşündüğüm bir grup var ."
  Herkes heyecanla müdüre bakıyordu. Ellerim terliyor ve heyecandan gözüm kararıyordu. "Umarım bayılmam" diye geçirdim içimden. O arada do jin unnie elimi tuttu.
"Kazanan takım..."

***
Selağmmmmm.

Nasılsınız?

Sınır henüz dolmadı ama atmak istedim.

Bu sefer sınır yok.

İyi okumalar💞💞