4 kız... Aileleri ellerinden alınmış 4 kız.. Hayalleri ellerinden alınmış 4 kız. Hiç kimseye, hiç bir şeye acımıyorlar. Aşka ve sevgiye inanmıyorlar. Ta ki 7 polisin hedefleri olana kadar.
11 salıncak, 22 ceset, 4 katil, bir vur kaç oyunu. Kim bile...
Genç kız uzandığı yerde yavaşça kalkarken Yoongi yanına oturup hazırladığı yemekleri ortalarına koydu.
"İyi misin?"
Rose kafasını iki yana salladıktan sonra gözlerinde biriken yaşları daha fazla tutamadı. Yoongi kalkıp sarıldığında ağlaması daha da şiddetlenirken Yoongi kulağına sakin olmasını fısıldıyordu.
Rose sakinleştiğinde Yoongi'den ayrılıp yüzüne baktı.
Rose Yoongi'ye sarılırken derin bir nefes aldı. Kendini en güvenli limanında hissediyordu. Yoongi'nin de ondan pek bir farkı yoktu.
Bu zor anlarda birlikte oldukları için şanslı hissediyorlardı her ikiside. Yoongi ise kendisiyle gurur duyuyordu.
Eğer arabada ağzından Rose'yi sevdiğini kaçırmasaydı şimdi böyle olamazlardı.
Aptallığıyla yeterince övündüğünü düşündükten sonra artık bir yerden başlamaları gerektiğine karar verdi.
¤¤¤¤
Yemeklerini yedikten sonra kendilerini çalışma odasında bulan Rose ve Yoongi bilgisayardan konum arıyorlardı.
"Yoongi, aynı yerde değillerdir belki. Kaçmışlardır oradan."
"Olabilir. O zaman kulaklıklardan konuşacağız."
Rose kenarda duran iki çift kulaklıkların kendine ait olanından tekini kulağına takarken, Yoongi'ye de birini vermişti.
"BTS ve Blackpink. Bizi duyuyor musunuz?"
Kulaklarına dolan bir kaç hışırtıdan sonra Namjoon'un verdiği cevapla birlikte rahatladılar.
"Farelerden ses mi geliyor?" (Evet, seni duyuyorum.)
"Tamam Namjoon. Diğerleri?"
Hepsinden de onaylı cümleler aldıktan sonra Yoongi devam etti.
"Tamamdır, şimdi şöyle bir şey var ki Jennie'nin gitmeden önce hacklediği kameralara bakıyoruz. Ama kimse yok. Sizi başka bir yere mi götürdüler?"
"Sıkıldım buradan ya. Keşke eski yerde kalsaydık. En azından orada pencere falan vardı."
Yoongi ve Rose Jennie'nin ne demek istediğini anladıklarında ellerinde yeni yer ile alakalı her hangi bir konum olmaması canlarını sıkmıştı.
"Tamam, o zaman şöyle yapıyoruz. Birbirinizle konuşun. Biz de konumu bulmaya çalışalım."
Rose'nin dediklerinden sonra hepsi konuşmaya başladığında Yoongi konumu bulmak için uğraşıyordu. Rose'de ona yardım ederken hala her hangi bir sonucun çıkmaması canlarını sıkıyordu.
Bir kaç uğraştan sonra ekranda beliren ormanlık alanla birlikte sevinçle birbirlerine baktılar.
"Tamamdır. Bu gece saat 03.00'da oraya geleceğiz. Hazırlıklı olun."
Hepsi Yoongi'yi onayladıklarında her ikiside kulaklıklarını çıkarmışlardı.
"Buradaki kamera sistemi daha fazla ve biz hacklemeyi bilmiyoruz."
"Kameraların bağlı olduğu odaya gidip kapatırız onda sorun yok."
Rose Yoongi'yi onayladığında her ikiside operasyon için hazırlanmaya başladılar.
Bu gece tehlikeli ve uzun olacaktı.
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
Yoonrose'u da yaptık. Oh mis.
Bu arada Yoonrose etiketinde birinciyiz. Çok tenkyular bebiklerim.
Bu kitabı artık bitirmek istiyorum çünkü acayip sıkıldım. Öhm öhm şimdik
REKLAMLAR
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
Bu minnoş Jinsoo kitabımı yayınlayalı çok oldu ama olsunke.
Heheh.
REKLAMLAR BİTTİ.
Reklam yapmayı sevmem ama zaten az sayıda okuyucum var. Yazdığım kitapları haber vermezsem bakmazsınız gibime geliyor.🥺
Neyse..
Bu kitap bitince Purple'a mı devam edeyim taslakta olan müq kitaplara mı?
