Bölüm 6 : Sessizlik tepesi

162 4 0
                                    

 Ve sessizlik tepesi...Tepenin en uç noktası tüm şehir sanki ayaklarınızın altındaymış gibi hissettirir. Bu tepenin hikayesi korkunç ya da ürkütücü değil. Aksine çok güzel bir olaya,iki dilsizin aşkına tanıklık etmiş. Zahide doğuştan konuşma yetisi olmayan,ailesinin çok üstüne düştüğü şehrin kuzey kesiminde yaşayan bir kız. Enes ise şehrin güney kesiminde 6 yaşında geçirdiği bir trafik kazası sonucu konuşma yetisini kaybetmiş.Aynı gece rüyalarında bir tepede hayatlarını değiştirecek bir şeyler olduğunu görmüşler. Bu rüyayı pek dikkate almamışlar fakat aynı rüyayı ikinci gece tekrar görmüşler.Daha önce hiç karşılaşmamalarına rağmen  bu rüyada birbirlerini görmüş ve sonraki gün aynı ağacın altında buluşmak için sözleşmişler. İkiside bu rüyadan etkilenmiş ve rüyalarında sözleştikleri yerde bu tepeye gelmişler. Zahide tepeye,ağacın yanına geldiğinde kimseyi görememiş. Biraz ilerleyince tepenin sonunda birinin oturduğunu görmüş ve yaklaşmaya başlamış. Konuşamadığı için seslenememiş. Bir iki adım kala kırık bir dala basmış ve adam aniden arkasını dönmüş. Rüyalarında gördükleri kişiler karşılarındaymış. Küçük bir şoktan sonra işaret diliyle konuşmaya başlamışlar. Rivayete göre her gün bu tepeye gelmişler ve akşama kadar beraber vakit geçirmişler. Evlenmişler ve güzel bir hayat kurmuşlar. Yaşlandıklarında bir sabah çocuklarına söyleyip tepeye gitmişler akşam olmasına rağmen dönmemişler. Çocukları merak edip bakmaya gittiklerinde sarılarak öldüklerini görmüş. O günden sonra tepenin adı sessizler tepesi olarak kalmış.Bu tepe şehirden yaklaşık 1 saat yürüme mesafesinde. Bende biraz oturup birkaç fotoğraf çektikten sonra eve döndüm.Eve döndüğümde çok yorgundum .

CUMA 17.00

   Yine sıradan bir gün daha bitti.Farklı olan tek şey Lilayla hafta sonu planı yapmamızdı.Yarın yorucu bir gün olacağı için gece fotoğraf çekmek için dışarı çaıkmayıp iyice dinlenmeyi düşünüyorum. Akşam bilgisayarda biraz araştırma yapıp yattım.

CUMARTESİ 08.15

      Telefonuma gelen mesaj sesiyle uyandım. Mesaj Liladandı.

Lila

Uyuya kalmadığını umuyorum.45 dakika sonra limandayım.

Yeni mesaj

Hazırım. 45 dakikaya bende orda olurum. Görüşürüz.

Yataktan düşe kalka fırlayıp hazırlandım. Fotoğraf makinemi aldığım gibi kendimi evden dışarı attım. Limana vardığımda Lila henüz gelmemişti. Simitçiyi görünce acıktığımı fark ettim. Acele ettiğim için bir şey yemeden evden çıkmıştım. Tam simitçiye yaklaştığımda Lilayı gördüm. Onun gözleride beni bulunca gülümsedi. Ve ben o gülümsemeyle 3 senedir olduğu gibi yine kendimi kaybbettim. Yanıma geldiğinde ''Günaydın'' dedim.

''Günaydın,bekletmedim dimi?'' dedi.

''Hayır. Bende yeni geldim zaten.Simit alacaktım ister misin?'' dedim.

''Olur. Bende bir şey yememiştim.'' dedi.

Simitleri alıp limana doğru ilerledik.

LİLYUMHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin