''Aç telefonu Lila nerdesin ya.'' Evin önüne geldim fakat Lila'dan haber yoktu. Bir süre bekledikten sonra dayanamayıp zile bastım.Babası kapıyı açtı.
''şey efendim Lila evde mi beni aradı bir saat önce limana gel dedi fakat görüşemedik eve geçiyorum dedi bana arıyorum telefona da bakmıyor merak ettim.''dedim
koşarak içeriye gitti baktı telaşla geri geldi
'' Yok odasında değil nereye gider bu saatte. Limandan buraya iki yol var bakalım arayalım başına bir şey gelmemiştir umarım hadi çabuk.'' dedi
hemen aramaya koyulduk ayrılıp iki yoldan ilerlemeye başladık.beş on dakika sonra babası beni aradı, telefonu bulduğunu fakat Lila'nın ortalıkta gözükmediğini söyledi polisi arayıp arama başlattı. Şehre geldiğini düşündüğümüz seri katilin bu olaydan sorumlu olması bizi korkuttu.Olay yerinde ipucu aramaya başladık. Yakında oturan bir aile bir iki kez çığlık sesi duyduklarını fakat bir şey görmediklerini söylemişler. Buda kaçırılma olasılığını arttırıyordu. Elimizi çabuk tutmalıydık. Lila'nın babası polislerle güvenlik kameralarına bakmaya gittiler. Yaramaz bir anda yanımda belirdi ve havlamaya başladı çevremde dönüyordu. Koşmaya başlaya başladı ardından gittim sanırım onu takip etmemi istiyordu. Bir süre sonra şehrin az dışındaki eski kilisenin oraya geldik. İçeriden loş bir ışık cama vuruyordu.Yaklaşıp camdan içeriye bakmaya başladım.Lila elleri ayakları bağlı ağzı kapatılmış bir şekilde yerde yatıyordu göz göze geldik. Hemen yanında masada iri yapılı bir adam , masanın üstünde birtakım kağıtlarla uğraşıyordu. Telefonu çaldı alıp dışarıya çıktı .Lila'yı kurtarmak için iyi bir fırsat olduğunu düşündüm camdan içeriye girdim. Lila'nın ellerini ayağını çözdüm Lila'yı kaldırdığımda masanın üstünde kağıtlara gözlerim çarptı biriz araştırdığımız sembollerle aynı çizimler vardı farklı bir dille yazılmış yazılar resimler. Telefonla bir resmini çektim hemen dışarıya çıktık koşmaya başladık polisi aradım yardım istedim. Adam arkamızdan koşmaya başladı ara sokaklara daldık.
'' Nerede kaybettirdik mi kendimizi çok korkuyorum Cesur''
''Tamam kurtuldun artık yanındayım merak etme sakin ol her şey yoluna girecek ''
Tam o sırada adam karşımızda belirdi silahını çıkarıp bize doğrultu
''Her şeye burnunuzu sokmanın cezasını çekeceksiniz. Ne bekliyordunuz macera yaşamak mı? Gözlerim yaşardı her şey yoluna girecekmiş bak bak. Hadi sok yoluna bakalım nasıl olacak o iş. Ayrılık vakti geldi güle güle sulu gözler.''dedi
Gözlerimi kapattım Lila'ya sarılıp adama sırtımı döndüm iki el ateş sesi geldi
''aaaaa''
''Cesurrrr''
ŞİMDİ OKUDUĞUN
LİLYUM
Mystery / ThrillerSıra dışı bir hikaye... Hepimizin korkuları vardır peki ya kaçımız üzerine gideriz? Ben onlardan biriyim hem de hayal edebileceğinizden daha fazlası. Gecelerin gizemine ve sıra dışı bir aşka tanık olacaksınız. Geceleri fotoğraf makinesi ile sok...