"İnsanlar arkamızdan çok konuşurdu. Hep kulağıma gelirdi. Eminim Azer'de duymuştur. Hiç yakışmıyorlar, Azer'in karısı Azer'den büyük duruyor ki haksız da sayılmazlar 4 yaş büyüğüm ondan, boyu da adamdan uzun, Azer'le kesin parası için evlendi, boşanıp nafaka alınca yüzüne bakmaz vs. tüm bu lafları sindirebilen Azer bizi ortada bırakmazdı.
Sonra sen geldin işte Turan. Sandın ki seni unuttum, Azer'den çocuğum oldu. Ben seni hayal etmediğim bir gün bile geçirmedim ki nasıl unutayım. Seni çok aradık Turan ama bulamadık. Gazel Azer'e baba diyene kadar aradık. Sonra vazgeçtim. Umudum kalmamıştı. Beni ayakta tutan tek şey kızımızdı.
Gazel çok akıllı bir çocuk. Azer'i çok sevse de aralarında baba kızdan ziyade sanki kardeşlik bağı varmış gibi. Bana çok düşkün. Azer'e daha mesafeli. Belki hissetiği içindir bilemiyorum ama bazı şeylerin farkında. Aynı odada kalmadığımız gibi mesela...
Sen geçen hafta beni bulunca diyemedim sana bunları. Gazel'i benden alıp gitmenden korktum. Karaca bizi görmeseydi belki hiç anlatamayacaktım bunları.
Bir de Gazel aynı sana benziyor. Her baktığımda sana bakıyorum sanki. Nolur onu benden koparma Turan."
Bu dediği ile gülümsedi genç adam. Kadının başına bir öpücük kondurup sarıldı. Karşılık verdiği genç kadın.
Karaca ise tüm duyduklarını sindirmeye çalışıyordu. Azer, onu hiç yanıltmamıştı. Bir adamın kalbi nasıl böylesine bir iyilik taşıyabilirdi?
" Esra, tüm bunları benimle de paylaştığın için çok teşekkür ediyorum ama beni neden hala buraya çağırdığını anlamadım. Bunları anlatmak zorunda da değildin üstelik."
"Biliyorum Karaca. Ama istedim ki Azer'in hala seni beklediğini bil. Senden başka hiç kimseye bakmayacağını bil. Siz de hiç normal şeyler yaşamamışsınız. Buna rağmen unutamadığını bil. Ben Turan'ın geldiğini söyledim Azer'e, yalnız başıma buluştuğum için kızdı. Zaten insanların gözü üstümüzde, bir adamla buluştuğunu gören olursa çıkamayız işin içinden dedi haklı olarak.
Onunla gelmek yerine senin bize eşlik etmeni istedim. Çünkü bunları Azer sana anlatamazdı, anlatmak istese bile belki sen de dinlemezdin. Bundan sonra ne olur bilmiyorum ama tek bildiğim şey sizin kavuşmanızın gerektiği.
Azer sensiz yaşamakta zorlanıyor Karaca. Onu yalnız bırakma artık. Bize ne olur bilmiyorum, belki Turan'ın başka hayatı vardır bizi alamaz hayatına ama ben artık eskisi gibi güçsüz değilim. Mesleğimi yapıp kızıma bakabilirim."dedi gururlu bir eda ile Esra.
Turan ise; "Benim senden başka bir hayatım olduğunu nasıl düşünürsün. Evet hayatımda senden sonra, sana kızdığım için biri oldu ama o da bir yanlıştı ve kısa sürdü. Bu kadar zaman sonra sizi buldum ya asla bırakmam." deyip tekrar sarıldı kadına.
Karaca ise artık kalkması gerektiğini düşündü. Esra'ya, tüm olanları bir kenara bırakıp öncelikle Gazel'in bir pedagog eşliğinde her şeyi öğrenmesi gerektiğini söyledi.
Esra ise artık arkadaş olduklarını, çok yakında yeniden buluşacaklarını söyleyip vedalaştı Karaca ile.
Karaca, eve dönerken bir yandan tüm olanları düşünüyor bir yandan da Azer'in hala onu unutamamış olmasına seviniyordu.
Eve döndüğünde ise Seda'nın sorgulayıcı bakışları altında olan biten her şeyi anlattı. Kısa süreli şaşkınlık yaşayan Seda, Azer'le Karaca'nın düğün planlarını yapmaya başlamıştı bile.
Fakat Karaca aynı şeyleri düşünmüyordu...
ŞİMDİ OKUDUĞUN
İHTİMAL
Teen FictionKurtuluş ve Koçovalı aileleri birbirine düşman iki ailedir. Her iki tarafta da ölümler artınca Sultan Koçovalı çareyi torunu Karaca Koçovalı'yı Kurtuluş ailesinin evine esir olarak göndermekte bulur. Amaç savaşı bitirmektir. Fakat hiçbirinin aklına...