1 haftalık evde dinlenmenin ardından Serkan tamamen iyileşmiş Feris ise arada ajansa gidip işlerini hallediyordu. Hastaneye gelen çiçekleri kimin gönderdiği ise hala bulunamamıştı. Eve gelen çiçeği Nejat'ın gönderdiğini düşündükleri için onun kimden geldiğini araştırmaya çalışmamışlardı.
"Bugün işe geri dönüyorsun, gerçi evde de sürekli çalıştın ama yine de ajansı özlemişsindir."
"Gerçekten özledim, evde yatmak hiç bana göre değilmiş."
"Ben bugün bütün gün dışarıda olacağım, ilk önce Alp ile görüşeceğim. Sonra onunla ilgili yönetmen ile bir toplantım var. Alp de olacak benimle. Sonra da duruma göre bakacağım. Ama aynı rol için başka ajansın bir oyuncusuyla daha görüşeceklermiş, bakalım ne olacak."
"Hangi oyuncu biliyor musun?"
"Hayır gidince öğrenirim, ilk onlarla görüşecekler zaten."
"O zaman akşam evde görüşürüz. Kendini çok yorma." Feris'i kendine çekip dudaklarını birleştirir.
"Merak etme dikkat ederim."
Serkan ajansa girdiğinde herkes geçmiş olsun der. Yukarı odasına çıkıp biriken işlere girişir. Daha sonra Çınar odasına gelir.
"Hoş geldin patron."
"Baya iyi idare etmişsin Çınar, sağ ol."
"Ne demek, nasıl oldun?"
"Baya iyiyim. İşlere bakıyordum."
"Feris'i göremedim gelmedi mi seninle?"
"Yok o bugün ajansa gelmeyecek dışarıdaymış işleri."
"Akşam hep birlikte yemek yiyoruz."
"Bu akşam olmasa Feris şimdi bütün gün dışarıda olacak bir de akşam yemek çok yorulur."
"Serkan sen baya baya hanımcı oldun yalnız. "
"Bu hanımcılık değil Çınarcım, yorulsun istemiyorum. Hem hanımcılık da olabilir ne var bunda. Seni de görürüz yakında."
"Benim çok işim var sana kolay gelsin yemek işi için Feris ile konuş uygun bir gün ayarlayalım."
Feris Alp ile yalnız görüştükten sonra birlikte görüşmenin yapılacağı yere gelmişlerdi. Onlar içeri girerken içeriden çıkan adamı gördüğünde donup kalmıştı Feris. Uzun zaman sonra hiç beklemediği anda karşısına çıkmıştı. Tepkisiz kalıp yoluna devam etmeyi tercih etse de adamın Feris diye seslenmesi üzerine durdu.
"Selamda mı vermek yok Feris?"
"Tanıyamadım kusura bakma."
"Değiştim biraz ama sen hiç değişmemişsin hala çok güzelsin. Bu arada tebrik ederim evlenmişsin ve hamileymişsin."
"Hıı teşekkür ederim. Görüşmeye geç kalıyoruz müsaadenle."
"Boşuna görüşmeyin o iş bizde zaten."
"Bu kadar öz güven iyi değil Sedat."
"Görüceğiz seni görmek güzeldi." Feris bir şey demeden içeri girer.
"Yine denk geliriz Feris."
Feris hala çok gergindi ama işini her zaman her şeyden önde tuttuğu için görüşme başladığı an başka hiçbir şeye odaklanmadı. Görüşme çok iyi geçmişti, akşam olup olmadığı belli olacaktı. Alp ile vedalaştıktan sonra işi erken bittiği için ajansa geçmek yerine eve geçti. Sedat ile Feris yıllar önce üniversitede tanışmışlardı. Feris ona yüz vermese de Sedat hep peşinde dolaşıp sürekli rahatsız ediyordu. Üniversite bitip iş hayatına atıldıklarında da rahatsız etmeye devam etmişti. En sonunda şehir değiştirmişti de öyle rahat bırakmıştı.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
ANSIZIN
RomanceBelki de anı yaşamak lazımdır, hesap etmeden, yarını düşünmeden kendini ana bırakmak...