"Sen o hakkı çoktan kaybettin." dedi Jisoo.
Haksız olduğumu biliyordum ama bana sadece bir şans daha vermesini istiyordum.
"Benden uzaklaşır mısın?" Jisoo beni ittirdi.
"Nasıl uzaklaşabilirim jisoo, beni kendine aşık ettin! Lanet olsun, senden nasıl ayrı kalabilirim ben!" dedim ve elimi saçlarında gezdirdim.
"Bana bu kadar yaklaşma. Ben senin eski sevgil-
O "eski sevgili" lafını dediği an cümlesini tamamlamasına izin vermeden dudaklarımı onunkine bastırdım. Bana karşılık vermedi. Ama ben yine de onu öpmeye devam ettim. Jisoo benim ilacımdı. Onu öptüğümde dudaklarının aslında benim ilacım olduğunu anladım.
Bir süre öyle kalınca jisoo, beni itti.
"Bırak beni! Git o günki gibi başka kızları öp, tamam mı!" dedi Jisoo.
Jisoo, bunları dediği an kapı çalındı ve içeri doktor girdi.
Jisoo'ya bakarak konuştu.
"Bayan Jisoo artık daha iyisiniz." dedi ve jisoo'ya doğru eğilerek kolundaki serumu çıkarttı.
"Teşekkür ederim." dedi Jisoo.
Doktor , odadan çıkınca jisoo doğruldu ve ayağa kalkmaya çalıştı.
Elini tutup kalkmasına yardın ettim.
Yanındaki masada duran telefonunu eline aldı.
Jisoo'dan...
Telefonumun ekranına baktım.
13 cevapsız arama
Annem aramıştı ve ben bilerek telefonlarına cevap vermemiştim. Beni umursamayan insanlarla işim yoktu.
Hemen Lisa'yı aradım fakat cevap vermedi. Birkaç kez daha aradım ama yine açmıyordu.
Eşyalarımı topladım ve kapıdan çıktım. Taehyung da peşimden geliyordu.
Hastanenin oradaki otobüs durağına doğru yürümeye başladığımda Taehyung beni kendine doğru çekti.
"Arabam şu tarafta." dedi ve ileriyi gösterdi.
"Seninle geleceğimi kim söyledi?" dedim. Benim otobüsle gitmeme asla izin vermeyeceğini biliyordum.
"Ben söyledim." dedi.
"Eski sevgilim beni eve mi bırakacak?" dedim. Sinirlenmişti.
"Ben senin eski sevgilin değilim!" dedi.
Cevap verdim.
"Doğru ya! Unutmuşum. Sen benim hiçbir şeyimsin!" dedim ve yoluma devam etmeye çalıştım ama Taehyung kolumu sıkarak beni arabasının olduğu yere doğru sürükledi.
Onu hala seviyordum ama bana yaptıklarını öğrendikten sonra bir şekilde onu sevmeyi bırakmaya karar vermiştim. Benim için zordu çünkü haka sevdiğim kişiyi sevmeyi bırakmam gerekiyordu.
Beni arabasına doğru sürüklerken ikimiz de sessiz kaldık.
Arabaya bindik.
Bir süre sonra karnım guruldadı. Çok acıkmıştım çünkü sabahtan beri hiçbir şey yememiştim. Yanımdaki minik keseye baktım. İçinde Taehyung'un bana aldığı ballı pankek duruyordu. Pankek sevmezdim ama karnım öyle bir zil çalıyordu ki yiyecek başka bir şeyim yoktu.
Pakete yavaşça dokundum. Sessiz olmaya çalıştım. Ballı pankeki elime aldığımda paketin hışırtısını Taehyung bile duymuştu. Ben ballı pankek ten bir ısırık aşınca gözü bana kaydı.
"Hani pankek sevmiyordun?" dedi.
"Acıktım. Ve sanane? İstediğimi yerim." dedim.
"Benim yüzüm de pankek gibi ama sen beni yine de sevecek misin?"
Sessiz kaldım. O konuşmaya devam etti.
"Pankek sevmediğin halde onu yedin. Beni de belki sevmiyorsun ama bana da elindeki pankek gibi bir şans veremez misin?"
Yine cevap vermedim. İnsanı kandıran birinden böyle sözler duymayı beklemiyordum.
Uzun bir süre geçti. Camdan dışarı baktım. Nereye gelmiştik? Taehyung da şaırmıştı.
"Sanırım yanlış yola saptık." dedi. Akşam olmuştu.
"Nereye getirdin bizi?" dedim. Buralar hiç tanıdık gelmiyordu.
"Bilmiyorum. Ama çok geç oldu. Evin yolunu bulmaya çalışırsak neredeyse sabah olur." dedi.
"Ne yapacağız o zaman?" dedim.
"Kalacak bir yer bulalım." dedi ve arabayı sürmeye devam etti.
Şu an karanlık bir yerde kaybolmuş bir şekilde kalacak yer arıyorduk.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
ballı pankek.
Fanfic[Tamamlandı.] "Benim yüzüm pankek gibi ama yine de beni sevecek misin ?" ©K-pinky • 05.05.21 [ taehyung × jisoo ] #1 - taesoo 🥇
