'12'

393 37 43
                                    


Felix hızla odadan doktoru çağırmak için çıkmıştı. Changbin kafasını yastığa koymuş ve gözlerini kapatıp başındaki acının geçmesini beklemişti.

Felix birkaç dakikanın ardından doktor ile odaya girmişti.

"Kafanı kaza yaptığın sırada bir yere vurduğun için acıyor. Sert bir şekilde vurmuştun, komaya girmediğine şaşırıyoruz. Sana şimdi bir ağrı kesici veririm kafanın ağrısı gider." (bi doktorum vardi benimle sanki arkadasiymisim gibi konusurdu amina)

"Anladım teşekkürler."

Doktor odadan çıktıktan sonra Felix Changbin'in yanına ilerlemiş ve kafasına bir öpücük kondurmuştu. Changbin gülümsemiş ve sol elini sevgilisinin ağlamaktan şişen göz altlarına koyup okşamıştı.

"Bir şeyler ye artık ben de uyuyacağım tamam mı?"

Felix doğrulmuş ve Changbin'in yüzündeki kesiklerde gözlerini gezdirmişti. Derin bir nefes verip arkadaşlarının yanına gitmiş ve bir sandalye çekip oturmuştu.

"Ya Felix adam uyandı işte neden hala üzgünsün?"

Felix gözlerini Jisung'a dikmişti.

"Bizi kapıdan dinlediğinizi fark ettik ya geri zekalı. Changbin bazı şeyleri hatırlamıyormuş... Ayrıldığımızı hatırlamadı. Ben de boşver önemli değil dedim. Kim bilir başka neleri hatırlamıyor, üzülüyorum."

Chan kafasını eğmiş ve elini Felix'in omzuna koymuştu.

"Üzülme. Belki böylesi ikiniz içinde daha iyi olur. Yeni bir sayfa açmak gibi düşün bunu."

"Chan ben de anılarımın bazılarını unutsaydım bu kadar sakin olabilir miydin?"

Chan kafasını sevgilisine çevirmiş ve kaş göz yapmıştı.

"Seungmin bebeğim sence şu an konumuz bu mu?"

Minho odadan çıktığı için yarım bıraktığı yemekleri yemeye devam ederken kafasını kaldırmış ve bi anda Hyunjin'in kafasına vurmuştu.

"Hala Jisung'u ellediğin için sinirliyim sana geçmiyor. Dua et Changbin uyuyor, yoksa ıslak peçeteleri tek tek ağzına sokup acı çektiririm sana."

"Hyung yeter artık ya tehdit etme beni."

Minho ayağa kalkmış ve Hyunjin'in üzerine atlamıştı. Sandalyenin düşmesi ile çok ses çıkmıştı. Changbin uyuyamadığı için gözlerini açmış ve yavaş yavaş yatakta doğrulup geri yaslanmıştı.

"Şerefsiz herifler, sadece uyumak istedim. Gidin başka yerde kavga edin."

Minho hiç aldırmadan yerde Hyunjin'in saçlarını çekiyor, Hyunjin de Minho'nun kollarını tutmaya çalışıyordu. Jeongin ve Jisung ise onların bu haline alıştığı için hiç bakmadan yemeklerini yemeye devam etmişlerdi.

Felix oturduğu yerden kalkmış ve Changbin'in sedyesinin yanına gelip boşluğa oturmuştu. Kollarını yavaşca sevgilisinin boynuna sarmış ve boynuna minik öpücükler kondurmuştu.

"Seni çok seviyorum. Özür dilerim her şey için."

Changbin dr tek kolunu Felix'in beline sarmış ve yavaşca okşamıştı.

"Ben de seni çok seviyorum. Neler olduğunu pek hatırlamıyorum ama evimize gidince konuşuruz değil mi?"

Felix gülümsemiş ve kafasını sallamıştı. "Konuşuruz sevgilim."

İçeri bir hemşirenin girmesi ile herkes olduğu gibi kalmıştı. Hepsi ayrı bir şey yapıyordu.

Chan, Seungmin'i öpmeye çalışıyor, Seungmin de onu ittiriyor bir yandan da ağzına birkaç yemek atmaya çalışıyordu.

i just really love you'changlixHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin