Son ders zilinin sesini duyunca sıramın üzerinden bütün dersler boyunca dağıttığım defter ve kitaplarımı toplayıp çantama yerleştirdim. Telefonlarımızın bulunduğu yerden de telefonumu alıp saati kontrol ettim. Annemin çalışmasına izin vermediğim için okuldan sonra gidebileceğim bir kafe buldum. Orada garsonluk yapıyordum. Ve yarım saat sonra mesaim başlayacaktı koştur koştur durağa gidip otobüs beklemeye başladım. Yaklaşık on beş dakika sonra geldi otobüs.
Otobüsten inip kafeden içeri girdim. Saate baktığımda tam vaktinde gelmiştim. Tezgahta duran Mehmet Amca beni görünce "Hoş Geldin Vefa" dedi. Gülümseyerek "Hoş buldum" dedim. Mehmet Amca burada Şefti geldiğim ilk günden beri bana hep çok iyi davrandı. Elinden epey de bir yemek yedim.
Garson önlüğümü giyip gelen müşterilerin siparişlerini almak üzere onların yanına gittim.
Benim yaşlarımda ve zengin ailelere mensup olduklarını tahmin ettiğim. Bir grup kız ellerinde son model telefonlarla fotoğraf çekiliyordu oldukça samimiyetsiz bir ortam olduğunu anlamak için de dahi olmak zorunda değildiniz.
Yanlarına gittiğimde tebessüm ederek " hoş geldiniz, ne alırdınız?" dedim. Beni kısa bir süre süzdükten sonra siparişlerini verdiler.
Arkamı dönüp giderken içlerinden birinin "Yaaaa çocuk taş gibii garson olmasaydı bir şans verirdim net" dediğini duydum sonra başka bir tanesi " Iyy Gizoşşş düştün müüüü bu kadaaaar ciiiddeeen saçmalamaaaaa" diye lafı uzata uzata konuştu.
İnsanlar işte varsa yoksa para, mal, mülk, dış görünüş, çıkar başka bir şey bildikleri yok diye içimden geçirirken geldikleri andan beri onlardan farklı olan, boş muhabbetlerine katılmayan kız ayağa kalkıp bağırmaya başladı.
" Ya YETER sizin için varsa yoksa bu saçma şeyler değil mi!? Aman ne kadar güzelim aman ne kadar zenginim aman tüm erkekler peşimde hep hayal aleminde yaşıyorsunuz çıkın şu alemden. Sağlıklısınız şükredin! kusura bakmayın ama ben bu saçmalıklara daha fazla katlanamayacağım. ARAMAYIN BİR DAHA BENİ DAYANAMIYORUM ARTIK!!!!!"
tüm kafe şok olmuş bir biçimde kıza bakıyordu. Kız çantasını alıp cüzdanından çıkardığı iki yüz TLyi masaya bırakırken
" sizin kıymetli paralarınız eksilmesin bendensiniz!!! ".
Diyip çıktı. Kızlar" son zamanlarda bir şey oldu buna" diye söylenerek kaldıkları yerden devam etti. Siparişlerini götürdükten bir saat sonra da kalktılar.
Kafede mesaim bittiğinde bağlamamı koluma takıp son zamanlarda benim mekanım olan caddeye doğru yürümeye başladım. Maalesef garsonluktan aldığım para ancak faturalara yetiyordu ve ek gelir olarak bir şeyler daha yapmam lazımdı ben de akşamları sokakta bağlama çalıp şarkı söylemeye başladım. Bu yüzden bağlamam kafede kalıyordu. İnsanlar genelde gitara alışkın olduğu için bağlamayı başlarda garip karşıladılar hatta hoşlarına bile gitti ben de devam ettim bu işime.
Hayatın karmaşası arasında insanın soluklanacağı noktalar olmalıydı yoksa bunca zorlukla baş edemezdi.
Caddeye gelince loş ışıklı sokak lambaları karşıladı beni. İşte benim soluk noktalarımdan ikincisi burasıydı ilkinin balkonum olduğunu söylememe gerek bile duymuyorum. Sapında lale deseni işlemeli bağlamamı kılıfından çıkarıp aklıma ilk gelen türküyü çalmaya başladım bu cadde çok kalabalık değildi ama dinleyicilerim kaliteli insanlardı misal ben şarkı söylerken yağmurda çok ıslandım ıslanmayı da severim zaten fakat bazı insanlar olur yağmur yağınca kaçarlar o çok kaliteli ayakkabılarına, giysilerine zarar gelsin istemezler ya da hasta olmaktan korkarlar ama benim dinleyicilerim benimle beraber ıslanıyordu işte kaliteli insanlar dememin nedeni buydu...Birkaç şarkı çaldıktan sonra halk etrafımda toplanmaya başladı. Karanlıkta yüzünü seçemediğim bir kız sesi "Ruhumda Sızı'yı" çalabilir misin diyince parçaya girdim.
(medyadan ulaşabilirsiniz)
Bu nasıl bir derttir dermanı yoktur.
Bedenimde değil ruhumda sızı
Görünmez bir yara acısı çoktur.
Bedenimde değil ruhumda sızı oy oyy
Ruhumda sızı oyy oyy
Ruhumda sızı...
Bedenimde değil ruhumda sızı oy oyy
Ruhumda sızı oyy oyy
Ruhumda sızı...
Kurşunsuz, hançersiz kansız bir yara
Hiçbir tabib buna bulamaz çara
Keşke Mansur gibi çekseler dara
Bedenimde değil ruhumda sızı oy oyy
Ruhumda sızı oyy oyy
Ruhumda sızı...
Bedenimde değil ruhumda sızı oy oyy
Ruhumda sızı oyy oyy
Ruhumda sızı...
Doktoru , Lokman'ı yok ilacı yok
Görünmez göz ile hiçbir izi yok
Saplandı sineme görünmez bir ok
Bedenimde değil ruhumda sızı oy oyy
Ruhumda sızı oyy oyy
Ruhumda sızı...
Bedenimde değil ruhumda sızı oy oyy
Ruhumda sızı oyy oyy
Ruhumda sızı...Parçanın bildiğim kadarını söyleyip kafamı kaldırdığımda dinleyicilerden ağlayan birkaç kişi gördüm. Sonra büyük bir alkış koptu.
- Helal be delikanlı ne güzel söyledin yüreğine sağlık...
Diyen yaşlı amcaya tebessüm ettim.
Biraz daha çaldıktan sonra toparlanıp eve gittim. Gün bitmişti artık fakat ben de bitmiştim yorgunluktan başım ağrıyordu ama bunu anneme belli edemezdim. Yoksa izin vermezdi çalışmama.
Evin kapısına gelince saatler 00.00 'ı gösteriyordu. Annem uyumuştur diye düşünüp kapıyı çalmadım anahtarı çıkarırken kapı açıldı. Annem pijamalarıyla bana bakıyordu.
-Nerede kaldın Vefa çok merak ettim gözüme uyku girmedi.
+ Annem geç kalacağımı yazmıştım mesaj olarak görmedin mi?
-Gördüm görmesine de insan merak ediyor kuzum yine. Neyse aç mısın bir şeyler hazırlayayım sana?
+ Yok orman gözlüm kafede atıştırdım bir şeyler kahve içip biraz ders çalışacağım.
- Ah be Vefa Ah be oğlum çok yoruluyorsunn bırak ben çalışayım artık kurban olduğum hem dersler hem kafe hem çalgıcılık içim rahat etmiyor böyle...
+ Anneciğim iyim ben valla bak hadi sen git yat ben de biraz çalıştıktan sonra yatarım.
- İçim hiç rahat değil oğlum bilesin.
+ İyim ben anne yorulmuyorum.
Yanağına bir buse kondurup annemi yatak odasına yönlendirdim. Ben de kahvemi kaptığım gibi balkonuma gittim. Önüme matematik test kitabımı alıp çözmeye başladım ve gözlerimin kapandığını hissettim.
BÖLÜM SONU
Vefa çok mu güçlüsün ne 🥺
Sizce kurgunun devamının kafedeki o kızla olma ihtimali var mı?
Vefa karakteri hakkında düşüncelerinizi merak ediyorum buraya bırakabilirsiniz.
Ve son olarak bölüm nasıldı?
Bir sonraki bölüme kadar hoşçakalın
Yazıyla kalın... 💕📜🖋️
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Mücadelem
ChickLit"Ama nasıl olur zihnim seni hatırlamıyor? " Kollarını belimden çekip tam karşıma geçti. Elini kaldırıp göğsümün sol kısmına koydu. Kalp atışlarımı hissetti. " Çünkü Kalp Tanır Vefa..." Haklıydı. Hafızamda belli bir yeri yoktu ama kalbim onu ta...