6. Bölüm

113 19 0
                                    

Sabah kalktığımda okula biraz geç kaldığımı fark ettim. Işık hızında kalkıp üzerime formamı geçirdim. Saçlarımı tarayıp özenle ördüm. Çantamı kapıp hızlıca odada çıktım. Aşağıya inmek için merdivenleri üçer beşer inmeye başladım. Beni gören Senem abla bile gülerek baktı. ''Sanırım misafirin var Defne.'' dediğinde ani bir şekilde durdum. Misafirim mi? Kim olabilir ki? Meraklı gözlerle Senem ablaya bakıca evin kapısı açıldı ve bu sefer kapıya doğru bakakaldım.

Can?

Ne işi vardı onun burada? Neydi şimdi bu? Kaşlarım kendiliğinden çatıldı çünkü sinirlenmiştim. Neden buraya gelmişti ki? ''Baban seni almamı istedi. Arkadaşın yokmuş buralarda. Arkadaşa ihtiyacın olursa diye varım.'' dedi ve her zaman yüzüne yapıştırdığı o çarpık sırıtışıyla sırıttı. Halinden çok memnun gibiydi. 

''Tamam. Görüşürüz Senem abla.'' dediğimde Senem abla 'görüşürüz' anlamında başını sallayınca gülümsedim ve kapıya doğru ilerledim. Can'ın yüzüne bile bakmamıştım. Onu kendime yakın hissedemiyordum doğrusu. Sonuçta daha tanımıyorum ve kendisi gibi karanlık bir ikizi vardı. Ne yapacağı belli olmayacak türden bir insandı..

Arabaya bindiğimde hiç konuşmadım. Hoş zaten Can da konuşmak için yeltenmemişti. Bir ara konuşmak için bana dönse de sonradan vazgeçmişti. Kahverengi gözlerini yoldan ayırmadan sürüyordu arabasını. Dikkatli ve hızlıydı. 

 Okula geldiğimizde kapımı açıp indim. Can ise hayret dolu kahverengi gözleriyle bana bakıyordu. ''Kapını açmamı istersin sanmıştım.''

''Sen benim uşağım değilsin. Benimde kolum var.'' diyince bana bakıp gülümsedi. Can da arabadan inince yürümeye başladık. Yan yanaydık ama birbirimizden uzaktık. Herkes boş gözlerle bize bakıyordu. Ne olduğunu merak ederek Can'a doğru dönüp konuştum.

''Neden herkes bize uzaylıymışız gibi bakıyor?'' diye fısıldadığım da Can yine aynı şekilde sırıtıp bana yaklaştı.  ''Yanında ben olduğum için.'' dediğinde gözlerimi devirdim. İğrenç egoist! Kim olduğunu sanıyordu bu?

''Gideyim o zaman ben.'' dediğimde anlamaz bakışlarla bana baktı. Ama beni tersleyeceği her halinden belliydi. ''İyi git.'' Pislik!

Yürümeye başladığımda Erk'i okul merdivenlerinde oturmuş olduğunu gördüm. Tam yanına gidecekken biri daha yanına geldi. Uzun boylu,kıvırcık saçlı, sempatik görünen bir çocuktu. Gitmekle gitmemek arasında kalsam da Erk'in bana seslenmesiyle ayaklarım istemsizce onların yanına gitti.

''Selam.''  çocuk iyice beni süzdü. 

''Selam. Bu gördüğün dünyada ilk defa kız gördüğünü sanan şahsiyetin adı Egemen.'' dediğinde Egemen'in ensesine bir kez yavaşta olsa vurdu.

''Ne vuruyorsun be. Sadece tanımadığım için baktım meleğe benzeyen bu kıza.'' dediğinde bana bakıp gülümsedi. ''Senin adın ne canım?'' Canım mı? Fazla yakın gibiydi?

''Bu salak herkesle öyle konuşur merak etme zararı yok ablası.'' diyen Erk'e bakarak sırıttım.

''Adım Defne'' dediğimde memnun oldum der gibi başını salladı. Elini uzattığında bekletmeden elini sıkıp gülümseyerek tokalaştım.Egemen bakışlarını üzerimden çekip arkama doğru bakınca bende merak edip baktım. Gelen Gizem'di. Bize doğru  içtenlikle gülümseyince bende ona gülümsedim.

''Selam.''  Egemen başıyla Gizemi selamladı.

''Defne herkes seni konuşuyor.''  Gizem'e şaşkınlıkla baktım. Ben mi? Neden? Ne yapmıştım ki?

''Ben mi?''  anında cevap verdi.

''Evet sen. Can ile gelmişsin okula.'' dediğinde sesindeki tını beni rahatsız etmişti. Erk bile kaşlarını çatarak bakıyordu. Can ile okula gelmemdeki sorunu anlayamamıştım.

Sadece sevmiştim...Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin