-5-

113 11 0
                                    

Multimedya Doruk ve Ada'nın arabada dinledikleri şarkı Duman-Melankoli

Bu soru üzerine ona;

"Ben gidiyorum. Sen benimle gelmiyorsun. " dedim.

"Kimle gidip gitmeyeceğime ne zamandan beri sen karar veriyorsun?"

"Arabama bindiğinden beri."

Bir süre sessizce bana baktı. Ona inmezse hiç bir yere gitmeyeceğimi söyledim. Birden arabanın kapısını açtı ve aşağı indi . Arkadan dolanıp benim olduğum yere geldi ve kapımı açıp beni kucağına aldı. Onu tekmelemeye başladım.

"Ada eğer canını acıtmamı istemiyorsan beni tekmelemeyi bırakmalısın. "

Beni yan koltuğa resmen attı ve kemerimi sıkıca bağladı. Sonra da kapıyı kilitledi. İnemeyeceğime emin olduğunda o da sürücü koltuğuna geçti.

"İşte gidiyoruz."

"Seni- seni polise şikayet edeceğim."

"İstersen annene ya da babana şikayet et küçük kız çocuğu." Bunu söyleyince gülümsemişti. Benim suratımın asıldığını görünce;

"Ne oldu ağırına mi gitti kız çocuğu?" Diye sordu.

"Aslına bakarsan benim seni şikayet edebileceğim bir annem ve babam yok."

"Bilmiyordum."

Özür dilemesini beklemiştim. Ama bu çok saçma olurdu. Bu yüzden boşverdim.

"Önemi yok." Demekle yetindim. Doruk önce radyodan şarkı açtı. Melankoli çalıyordu. Sonra konuşmaya başladı;

"Annen ya da baban yoksa sana bu para nereden geliyor?"

"Beni çocukken terk etmişler . 14 yaşıma kadar bakıcımla kaldım. O her şeyi biliyordu. Benim adıma bir banka hesabı olduğunu oturduğum evin 18 yaşıma geldiğimde benim üzerime olacağını falan filan. Her ay yüklü miktarda para hesabıma yatar. Kim tarafından yatırıldığına asla ulaşamadım. Arabamıda kendim aldım işte."

"Bir kız çocuğu için fazla şey üstlenmişsin." Dedi ve gülümsedi. Ben de kendimi tutamayıp güldüm. Daha sonra konuyu tamamen değiştirip bana ;

"Yırtık kotunla çok sexy gözüküyorsun. Dışarıda fazla giyme bence." Bunu söylerken bir yandan yola bir yandan da bacaklarıma bakmaya çalışıyordu. Kafasını tutup önüne çevirdim ve ;

"Önüne bak." Dedim. Utandığımı ve biraz hoşuma gittiğini itiraf etmeliydim. Yola odaklanmışken onu izleme fırsatı buldum. Pürüzsüz bir yüzü vardı ve mavi - gri karışımı gözleri yüzüne sertlik katıyordu. Her bir hattını tek tek incelemek istedim. Ukalalığı, sertliği ve hatta kabalığı bile beni kendine çekmeye başlamıştı. Ama asla ona aşık olamazdım. Benim kırık kalbimi paramparça ederdi. Ben böyle dalmışken Doruk konuşmaya başladı;

"Beni incelemen bitti mi ? Sence yeterince yakışıklı mıyım?"

İşte bunu beklemiyordum. Nasıl fark etmişti?

"Ben sadece dalmışım. Gerçekten seni incelemiyordum."

Kafasını inanmadığını belirtecek şekilde salladı. Neyse ki artık gelmiştik arabayı benim evimin yanına park ettikten sonra araban inmeden üzerime doğru eğildi. Bu hareketinden dolayı beni öpeceğini zannettim. Tam kızmak üzere hazırlanmıştım ki iyice dibime girip yere eğildi ve oradan bir şey aldı. Aldığı şeyi gözümün önünde salladı.

"Bilekiliğimi düşürmüşüm." Dedi ve alaylı bir şekilde gülümsedi. Bunu neden yaptığını anlamıştım. Bana onun odasında olan olayı hatırlatmaya çalışmıştı. Pislik işte boşuna
demiyorum ben.

SOĞUKHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin