-15-

98 8 3
                                    

Bölümler kısa farkındayım ama söz daha uzun bölümler yazmaya çalışıcam. Doruk'un Ada'ya hediye ettiğin kolye ve küpe takımı için aklınızda bir fikir oluşsun diye multimedyaya bir örnek koydum. Bölüm şarkısı Duman-Senden Daha Güzel

Telefondaki tanımadığım bu erkek sesi selam güzelim mi demişti? Hemen toparlanıp cevap verdim.

"Siz kimsiniz?"

"Ne fark eder ki güzelim?"

"Ne demek ne fark eder ?"

"Ben senin kim olduğunu biliyorum ya o bana yeter."

Telefonun diğer ucundaki adamın güldüğünü duyabiliyordum. Bir anda tüm vücudumu bir tedirginlik sardı. Önce Baran çıktı karşıma beni tanıdığını iddia ederek ve sonra bu adam.

Hiç tereddüt etmeden telefonu adamın yüzüne kapattım. Sanırım beni gerçekten tanıyordu. Elinde numaram bile vardı. Kafamı dağıtmak için biraz dizi izlemeye karar verdim. Bir süre sonra diziye daldığım için telefonun çalmasıyla irkildim. Yine aynı numara arıyordu. Kapatmama rağmen ısrarla aramaya devam edince açtım.

"Ne var?"

"Az önce işlerim olduğu için fazla üzerinde durmadım küçük hanım. Ama asla benim yüzüme telefon kapatamazsın. Bana bir şey olmaz ama senin o güzel suratına zarar gelmesini istemem."

Bu bir tehdit miydi? Kesinlikle.

"Ya kimsin ya? Bana emir veremezsin. Beni tehdit edemezsin. Şimdi karakola gidiyorum. "

"Öyle mi? Eğer karakola gitmeyi düşünürsen kapıdan çıkmaya bile vaktin olmaz. Duydun mu?"

Evet ne yazık ki duymuştum. Telefondaki ses bağırarak sorusunu yinelediğinde "Duydum." Dedim.

Kimdi bu? Nasıl birden bire hayatıma girdi? Ve en önemlisi ben ne yapacağım? Çevremdeki kimseye söyleyemem çünkü bu adam çok tehlikeli birine benziyor. Kimseyi buna bulaştıramadan kendim halletmeye çalışıcam. Belki de sadece bir telefon şakasıdır. Evet evet kesin öyle. Beni olsa olsa Sima tehdit ederdi. Ama böylesine büyük düşmanlarım olduğunu sanmıyorum.

Bu düşünceyle biraz olsun rahatlayarak yatağıma yattım ve dizimi izlemeye devam ettim. Devam ettim etmesine de aklım hala az önceki telefon konuşmasındaydı ve içimden bir ses bunun bir şakadan ibaret olmadığını söylüyordu. İçimdeki sıkıntıyı bastırmak için banyo yapmaya karar verdim. Yaklaşık yarım saat suyun altında oturup şarkı söyledikten sonra saçlarımı şampuanlamayı akıl edebildim.

Saçlarımı taradıktan sonra pijamalarımı giydim. Aynaya baktım. Uzun saçlarım kurutulmayı bekliyorlardı ve biraz daha bekliyeceklerdi çünkü kapı çalıyordu.

Merdivenleri hızlıca inip kapıyı açtım. Doruk gelmişti. Gülümseyerek konuşmaya başladı.

"Annemi görünce neden kaçtın Ada?"

"Sence?"

"Yaptığımızın utanılıcak bir yanı yok. Biz sevgiliyiz."

"Olsun."

"Senin moralin mi bozuk?"

Biran Doruk'a söylesem mi diye geçirdim içimden ama vazgeçtim.

"Hayır hayır yok bi şey hadi içeri gir."

İnanıp inanmadığını bilmiyorum ama daha fazla üzerinde durmadan içeriye girdi ve hemen odama çıktı.

Doruk dolabımda bulduğu dergileri karıştırırken aklıma Doruk'un en sevdiği rengi bilmediğim geldi.

SOĞUKHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin