SOĞUK

-8-

Multimedya Sima :)

"Çınar? Burada ne işin var?"

"Sana bir şey getirdim."

"Evimi nerden buldun?"

"Doruk'la konuşurken o söyledi."

Ben böyle sorular sormaya devam ederken Sezin lafımı kesti.

"Biri bize neler olduğunu anlatabilir mi ?Ada bu çocuk da kim?"

Az sonra hepimiz içeride oturmuş Çınar'ın getirdiği Macaron'ları yiyorduk .

"Sezin bu Çınar artık bizim okulda."

"Doruk'u nerden tanıyor?"

Bu soru üzerine Çınar araya girdi.

"Neden Doruk'la tanışıyor olmam bu kadar garibinize gidiyor?"

"Boşver."

Sezin Çınar'ın sorusunu bu yanıtla geçiştirdikten sonra ben artık konuşmaya devam edebilirdim.

"Çınar Doruk'un çocukluk arkadaşı. Biz de bugün kantinde tanıştık. Hatta artık sıra arkadaşım."

Sezin'in yüz tipi düşündüğü şeyi ele veriyordu. Ada nasıl olurda bunu bana anlatmaz?

Sezin'e ne düşündüğünü bildiğimi belirtmek için konuşmaya başladım.

"Sezin üzgünüm unutmuşum. Yoksa bilirsin sana her şeyi anlatıyorum."

"Oha ya . Artık düşüncelerimi okumayı bırakır mısın?"

Bunu söylerken gülümsüyordu. Ben de Sezin'in triplerinden kurtulduğuma seviniyordum. Ege sıkılmışa benziyordu. Sezin'in kulağına "Kalkalım mı ?" Diye fısıldadığını duydum. Sezin ise gülümseyerek bu teklifi kabul etti. İşte böyleydi Sezin. Küser ama hemen barışırdı. Onları gönderdikten sonra Çınar'la yalnız kalmıştık.

"Macaron için teşekkürler Çınar."

"Ne demek. Artık telefon numaranı almaya hak kazanmışımdır ha ne dersin?"

O kibar biriydi. Alt tarafı numaramı verecektim.

"Pekala yaz."

1 hafta sonra

Herkes bu gezi için çok heyecanlıydı. Yüzler gülüyordu. Sezin ve Ege en öndeki ikili koltuklara kurulmuşlardı. Ben de tekli koltuklardan birine oturmayı planlamıştım fakat hepsi doluydu. Mecburen ikili koltuklardan birine oturdum. Hemen kulaklığımı taktım. Kafamı çevirdiğinde Doruk'u ve arkasında ona yapışık yürüyen Sima'yı gördüm. Ve en son olarak da Çınar'ı. Doruk en arkadaki beşli koltuklara geçince Sima da hemen yanına oturdu. Çınar ise bana gülümsedi ve o da geçip Sima'nın yanına oturdu. Doruk gerizekalısı dönüp bana bakmamıştı bile. Halbuki beni gördüğüne emindim. Müziği son ses açıp otobüsün hareket etmesini bekledim. Az sonra yanıma birinin oturduğunu hissedince kulaklıklarımı çıkardım ve yan tarafa döndüm. Karşımda duran kişi Buğra'ydı. Buna çok şaşırmıştım çünkü Doruk'la yaşanan o geceden sonra okula hiç gelmemişti.

"Buğra senin burada ne işin var? Hem neden okula gelmedin?"

"Oo Ada beni merak etmiş."

"Bazı kişileri tanıdıktan sonra senin çok iyi birisi olduğun kanısına vardım ve sana iyi davranmaya karar verdim."

Bunu söyledikten sonra küçük bir kahkaha attım ve Buğra'nın cevap vermesi için sorarcasına ona baktım.

"Bir gezi olduğunu ve hepinizin gittiğini Ege söyledi bana. Nasıl olsa onlarla hala arkadaşım."