Öfkenin Sesi -Gliondel-

3.1K 351 491
                                    

Gliondel

Kadim yıllardan beri elflerin yerleşkesi olan Finrol Ormanı bugün biraz fazla sakindi

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

Kadim yıllardan beri elflerin yerleşkesi olan Finrol Ormanı bugün biraz fazla sakindi. Guanejler, ağaç dallarına miskince yerleşmişti ve tembelce kıpırdayan gözleri havada uçuşan mölkurları süzüyordu. Fil kulağı genişliğinde tül kanatları olan mölkurlar naifçe süzülürken yorgun olanları, top şeklindeki tüylü bedenlerini dinlenebilmek için ağaç yapraklarına yapıştırmıştı.

Finrol'un yapı taşı olan yıllanmış ağaçlar inatçı bir hevesle devleşmişti. Geniş ayalı yapraklar arada bir ortaya çıkan yakıcı sıcaklardan canlıları korumak için gölge olma yarışındaydı. Oluşumlarından bu yana ağaçlar hiç hasar görmemişti. Ormanın derinliklerinde ince işçiliklerle inşa edilen yapılara rağmen, Finrol Ormanı dokunulmazlığının büyüsüyle elflere kucak açmıştı. Diyar'ın ruhu bağımsızdı, yine de orman tam merkezindeki sarayın yönetimine rıza göstermişti ve gücüne gerek duyulmadığı sürece tamamen sıradan bir ormandı.

Ağaçların pür dikkat gizlediği saray ise sıradanlıktan tamamen uzak şekilde görkemli bir duruş sergiliyordu. Güneşin her hareketi sarayın dış cephesini görsel şölene dönüştürmüştü. Kemik rengi mimaride kurgulanan bu renk oyunu sarayın sadece küçük bir detayıydı. İç kısımdaki merdivenlerin yapımı için saf gökkuşağı kullanılmıştı ve yedi renkli taşıttaki basamaklar sadece merdivenler kullanıldığında ortaya çıkardı. Her katın ön ve arka yüzü yerden tavana kadar uzayan camlarla örülmüştü, böylece saray tamamen renkli camlardan oluşmuş izlenimi uyandırıyordu.

Soylu Feylanord hanesinin tüm bireylerinin izleri vardı sarayda. Kimi bir mola niyetine kullanmıştı burayı kimiyse hırsla tutunmuştu taşlarına. Hanedanlar Savaşı ve sonrasında tahta kurulan elf Kral Torga Feylanord olmuştu. Üç evlat bahşedilmişti ona ama şimdi elinde sadece biri kalmıştı.

Mavi ve beyaz renkler, diye düşündü bu kalan tek evlat olan Gliondel Feylanord, odası ne kadar da ferahtı. Hisleri onu boğmadan önce kozası olan bu odanın ruhu sarmalayan dokusuna sığınmıştı. Güneş doğuda başlayan gezintisine kısır bir döngü halinde hiç durmadan devam ederken saklanmıştı; amansız öfkesinin yoldaşlığı her daim onunlaydı. Bu öfke bir irin gibiydi veyahut kötücül bir ur, onu Dünya'dan ve planlarının hepsinden uzaklaştırmıştı. Derin bir nefes aldı, yine de içi rahattı. Ekin hiç kuşkusuz yolculuğu tamamlayacak ve geldiğinde duyguları işlevsel bir hal alacaktı.

Yeakor yerleşkesindeki anılarını hatırlayarak imkânsız, diye düşündü. Ona göründüm. Gözlerindeki yoğun arzuyu fark ettim. Kafa karışıklığını algıladım. Buna rağmen kız gidip bir başkasını öptü. Yutkundu, belki de zamana ihtiyacı vardı; her şey çok yeniydi.

Sırtını yatağın başlığına dayayan Gliondel gözlerini duvara sabitledi. Orada Ekin'in yüz hatları vardı, arayışının ödülü. Ressam Ajelo yatağın tam karşısındaki duvara Ekin'i resmetmiş, Gliondel de çizikoyut büyüsüyle resmi hareketlendirmişti. Aklına bir şeyi koydu mu onu her yerde görmeyi isterdi. Olacak, diye düşündü. Yıllar boyu süren bekleyişinden artık çok sıkılmıştı. Hem ne demişti Nayala... Sessiz kaldı ve gülümsedi. Bazen düşünmek bile tehlikeliydi.

Ayaklanıp pencereye yöneldi, bahçedeki elf yoğunluğu normal bir güne göre oldukça azdı. Kii'falar her yere korku saçıyor. Elfler artık evlerinden pek çıkmıyor. Derin bir nefes aldı. Babasına takıldı gözü ve onun Baş Yardımcı'sı Perta'ya. Yanlarında elf cinleri Dorges ve Mila da vardı. Düşünceli bir şekilde konuşuyorlardı.

Neler konuştukları hakkında fikir üretmeye başladı. Çiçek bakımı hakkında gevezelik, javuunerlerin ehlileştirilme yolları, saray bahçesinin eşsizliği ya da çok sevgili prenslerinin odasına kapanması Gliondel'in tahmin ettiği konu başlıklarıydı. Babası her zamanki sakinliğiyle konuşuyor, Perta ise akılcı cevaplarını sıralıyor olmalıydı.

Çenesini sıvazlarken içeri giren Merfos'a gözü takıldı. Merfos kahverengi dalgalı saçı olan, yüzü benlerle çevrelenmiş bir elfti. Her zaman salaş gömlek ve deri pantolon giyerdi. Gliondel'in haylaz yönünü kamçılayan bir dost ve Perta'nın oğluydu. "Zarna bekçilerinin hareketlendiği konuşuluyor."

Zarna kuvvetli ve tiz sesli bir enstrümandı. İnsanlar Diyar'a geçiş yaptığında bunu tüm elflere duyurmak için çalınırdı. Bekçilerin görevi ise tüm gün ve gece deniz titreşimlerini kontrol etmekti.

"Olması gerektiği gibi." Gliondel gülüşünü baskıladı. Ekin saplantılı bir kızdı, gelişi karşısında hiç şaşırmadı.

"Arayıcı cinlerin işine hiç karışmazdın. Daha önce hiç Dünya'ya inmemiştin. Gerçekten de bu kıza ilgi mi duyuyorsun?"

"Onda farklı bir şey var Merfos. Elflerin varlığına hep inanmış. İnsan olan biri için şaşırtıcı bir durum bu. Bilirsin ilginç şeyleri çözmeye bayılırım. Ekin ise son zamanlarda karşılaştığım en ilginç şey ve onun etrafındaki soru kozasını bir şekilde yırtacağım."

"Babanlar bu durumdan hiç hoşlanmayacak." Merfos yüzünü ekşitmişti.

"Babam insanlardan hep hoşlanmıştır. Ne çabuk unuttun." Gliondel'in yüzü kararırken zarnalar çalmaya başladı. İnsanlar elf topraklarına giriş yapmıştı.  

Leli—> Altıgen şekilli, sulu bir meyve

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

Leli—> Altıgen şekilli, sulu bir meyve.

Yeni minik türlerle karşılaşıyoruz ve artık tamamen başka bir diyara geçiş yaptığımız için bu karşılaşmalar sık yaşanacak. Bu da ne demeden önce bekleyin, tanımı yapılmayan herhangi bir kavram veya tür kalmayacak. Görüşlerinizi merakla bekliyorum.

Sizce Gley'in amacı ne, Ekin'i gerçekten seviyor mu?

Peki orman elfleri, Tour olmamalarına rağmen insanlardan neden bu kadar huzursuz oldu?

İÇİMDEKİ SİHİR (Sivri Kulak Günceleri-1) #wattys2018Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin