Serçe Parmak (vmin)

ten

"Taehyung bak bulut kalp gibi" bana bulutları gösterirken aynı anda gülümsemesini sunmuştu şimdi kafamı nasıl çevirebilirdim?

"Taehyung baksana." küçük işaret parmağı ile gösterdiği buluta bakıp gülümsedim , hiç bir şeye benzemiyordu. Omzumdan dürtülünce gülümsememi bozmadan yüzüne baktım.

"Kalbe benziyor değil mi?" tatlı sorusuna karşı kafamı aşağı yukarı salladım. 

Ellerini çırptı ve olduğu yerde zıpladı. Bu kadar basit bir şeyde benimle olduğu için mi mutluydu?

Evden çıkmak yerine yatağa dönmek istiyorken Jimin zoru ile dışarı çıkmıştık fakat nereye gideceğimize karar veremediğimiz  için bilmediğimiz sokaklarda geziniyor , gülüyor yada saçmalıyorduk.

Düşüncelerimden sıyrıldığımda Jimin'in  yanımda olmadığını fark ettim. Gözlerimle etrafı telaşlıca taradım bebeğimi kaybetmiş hissi ile oysa o artık genç bir adamdı.

Biraz önce bana kalp dışında her şeye benzeyen bulutları gösterdiği yerden bana doğru heyecanlıca koştuğunu görünce kollarımı açtım. Yanıma vardığında kollarını boynuma sarmıştı ve benim ellerimde belinde duruyordu.

"Bana söylemeden nereye gittin?" sesim sinirli çıkmıştı. Kollarını boynumdan çekti ve dudaklarını büzdü.

"Bak bunu çektim." telefon ekranında kalbe benzemeyen bulutlar vardı ve Jimin üzerlerine isimlerimizin baş harfini yazmıştı. Artık o bulutları seviyordum.

"Sinirlendiğim için özür dilerim yanımdan bir anda kaybolunca korktum." utangaçca kıvrıldı dudakları ve serçe parmağını uzattı.

"Söz veriyorum nereye gidersen git yanına baktığında ben olacağım." ondan sakladığım gerçek canımı biraz daha yakmıştı.

Küçük serçe parmağını benimki ile kavradım. "Söz veriyorum nefes aldığım her saniye sana tapacağım." demek istediğimi anlamamıştı çünkü gözleri parlıyordu. Dudaklarına ıslak bir öpücük bırakıp geri çekildim. Etrafta bize kötü bakan insanları Jimin görmesin diye küçük elini tutup onu koşmaya başladım.

Koşarken kalbimin ağrısı nüksetti ve ayak bağım çözüldü. Kalbimi tutarak yavaşladım. Ağlamak üzere titreyen dudaklarına doğru fısıldadım.

"Jimin sana bir şey itiraf etmem lazım."

...