Tesadüfen tanışan Kim Jisoo ve Kim Taehyung arkadaşları sayesinde tekrar karşılaşır. Kim Jisoo Kim Taehyunga sinir olur yaptıkları yüzünden. Ama Kim Taehyung Kim Jisooyu ilk gördüğünde ona karşı küçükte olsa birşey hisseder.
Kim Jisoo Kim Taehyunga...
YENİ BİR KİTAP YAYIMLAYACAĞIM BİR GÜN SONRA! ADI DAD TAESOO KİTABI
TAEHYUNG
Yanımdaki güzel kızın yanağına küçük bir öpücük bıraktım ve yorganı iyice üstüne örttüm. Üstünü örtükten sonra yataktan kalktım ve üstüme lacivert bir kazak giyip altımada siyah bir kot giydim. Giyindikten sonra aşağı indim.
Jimin, Yoongi ve Jungkook salonda oturuyordu. "Nerden başlasak?" dedi Jimin. "Bence ilk Rosenin Nayeona ne yaptığını öğrenelim." dedi Taehyung. "Güzel plan." dedi Jimin. "Nayeonu biz kaç saat önce ölmüştü?" dedi Yoongi. "Galiba biz bulmadan... 20-24 saat önce." dedi Jungkook. "Tamam o zaman. Ben depoya gideceğim ve kamera kayıtlarına bakacağım." dedim. "Bende geliyorum." dedi Jungkook. "O zaman siz Rosenin Nayeona ne yaptığını öğrenin bizde kamera kayıtlarına bakalım." dedim. "Zor işi bize bıraktın." dedi Yoongi. "Yanında Rosenin sevgilisi oturuyor Yoongi." dedim ve salondam çıktım.
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
Mutfağa girdim. Lisa su içiyordu. "Günaydın." dedim. "Günaydın." dedi. "Biz çıkıyoruz. Siz çıkmayın ve kapıları falan kitleyin." dedim. Lisa kafasını salladı. Buzdolabından pet şişe alıp mutfaktan çıktım. Telefonumu cebimden çıkarttım ve evin kameralarına bakmaya başladım. Normalde evdeki kameraları izlemek bana göre değildi ama bu sefer durum farklıydı. Bir şey olduğunda hemen görebilmek içindi. Zatene evin etrafında adamlarımız vardı.
Ormanda biraz yürüdükten sonra arabaların oraya gelmiştik. Jungkookla ikimiz aynı arabaya bindik. Aslında başından beri her şey bir oyundu. Rose Jennie için Avustralya'ya gitmişti. Jiminle sevgiliydi evet ama Jiminide kandırıyordu. Ama Jimini seviyordu biliyordum.
◯◯◯
Bir kaç saat sonra eve gelmiştik. Jungkookla eve girdik. Hızlıca alt kata indim. Babam genelde önemli kayıtları saklardı. Ve Nayeon gizli biriydi. Jungkookda beni takip etti. Deponun kapısını açtı. Babamın çoğu şeyini biliyordum. Ölmeden önce bana her şeyi söylemişti. Her şeyin yerinide. Ve ölmeden önce Nayeona kötü hiç bir şey yapmadığınıda söylemişti. Babasına bu konuda güveniyordu.
Işığı yaktı ve küçük bir kutu çıkardı çekmeceden. Pembe bir usb'yi çıkarttı. Nayeonun en sevdiği renk pembeydi. "O olduğuna emin misin?" dedi Jungkook. Beyaz usb'yide elime aldım. "İkisi arasında kaldım." dedim. İkimizde depodan çıktık. "Rose?" dedim. "Ne yapıyorsun burda?" dedi Jungkook. "Siz ne yapıyorsunuz?" dedi. "Ev benim evim. Tatile geldim." dedim. Güldü ve "Bende... Nayeon için geldim." dedi. Sorarcasına ona baktım. "Asla öğrenemeyeceksin Kim Taehyung." dedi ve gitti. Peşinden gidiyordum.
Ormanda birden kaybolmuştu. "ROSE!" diye bağırdım. Omzumda bir el hissedince hızlıca eli tutum ve arkamı döndüm. "Bırak lan!" dedi Jungkook. Jungkooku ittirip elini bıraktım. "Gidelim." dedim. "Depoya bakmayacak mıyız?" dedi. "Depoda ne olabilirki?" dedim. "Bilmem. Bakalım her ihtimale karşı." dedi.
