"Sizin ne işiniz var burada?" Diyerek, kaşlarımı çattım.
Beni dinlemeden, birer sandalye alarak karşıma oturdular.
"Aha, sağır oldular" diyerek gözlerimi devirdim. "İn guk, nerede kaldı benim tatlım!?"
Yoongi "Bakıyorum da yakınsın"
"Evet, ne olmuş?"
Jimin "Herkesle yakın olmaman lazım"
"Sana ne?"
Hoseok, "Haklı" dedi, yuh ama yani.
"Sende mi?"
SeokJin "Neyse, ne yiyeceksin?"
"Künefe"
Jungkook "O ne be"
"Ne kadar kibarsın, kook. Neyse, Türkiye de bir tatlı. Çok güzel bir yer, bir yıl kaldım"
Namjoon "Türkiye'de mi?"
Taehyung "Tek başına mı?"
"Aşkım ile kaldım"
Sorular beni boğar iken, tekrardan bağırdïm. "In guk nerede kaldın!?" Diye bağırdığımda, masama doğru yürüdüğünü gördüm.
Tatlıyı masama bıraktı.
In guk "Rahatsız ediyorlar mı seni? Adamları çağırayım mı?"
Güldüm. "Onlar tacizci değiller"
In guk "Emin misin Hina?"
"Hmhm, hadi restoranı kapat. Seninle tatlı dağıtmaya hiç niyetim yok"
Restoranı kapatmadığımız zamanlar.. dışarıda ki insanlara tatlı dağıtıyorduk.
Oflayarak yanımızdan ayrıldı.
Namjoon "tacizci derken?"
SeokJin "Bize mi dedi?"
"Öyle sandı, dünkü olay yüzünden"
Yoongi "Neden bize söylemedin?" Diyerek, sorar gözler ile bana baktı.
"Söylemek zorunda mıyım?"
Jimin "Seninle konuşulmuyor"
"Konuşmayın" hala yediğim tatlı ile onlara baktım.
Taehyung "Kalkın gidelim"
Onlar gittikten hemen sonra, tatlımı bitirip en sevdiğim nehire geldim. Kimse gelmezdi buraya. Linç yorumlarını okurken, gözlerim doluyordu.
Kendimi uykunun kollarına bıraktım.
#
Eve geldiğimde, bana tuhaf bakıyorlardı. Hadi hayırlısı bakalım, ölmezsem iyidir.
Jimin "Gece gelmedin, salak?"
Hoseok "Saygılı ol, karşında ki kadın"
Jimin ofladı ve bizim yanımızdan uzaklaştı. Pis cüce.
Yoongi "Neredeydin?"
"Uğraşamam sizinle" diyerek hemen odama doğru yürümeye başladım.
Duşa girerek, kendimi rahatlattım.
Çıktığımda, çalan telefonumu aldım ve açtım.
Telefon görüşmesi
"Efendim?"
Bang Pd'm, "Yeni şarkı için, şirkete gelmeniz gerekiyor Hina"
"Tamam"
Onaylayarak, hemen üstüme bir şeyler giydim.
Ah ne güzelim, kimse kıymetimi bilmiyor ki. Saçımıda, topuz yaparak aşağı indim. Sıfır makyaj.
"Ne bakıyorsunuz?" Diyerek yanlarına yaklaştım. Tuhaf.
Yoongi "Çok açık değil mi sence?"
"Hayır, değil"
Jimin "O zaman saçını aç"
Namjoon, "Sizi ilgilendirmez" diyerek kapıya yürüdü. Adam gibi adam.
#
En son kaçıncı kaydı yapıyorduk, otuz falandı herhalde. Sesimize yazık ama.
Yaklaşık, bir saat sonra hiç birini beğenmediklerini, sadece ikinci söylediğimizi beğendiklerini söylediler. Boşuna kı söyledik?
Gelde çıldırma.
Benim için hazırlanan odaya girerek, hemen koltuğa attım kendimi ve gözlerimi kapattım.
#
Jimin "Hina uyansana!" Diye bağıran, Jimin'i buldum başımda.
"Ne oluyor ya" diyerek kalktım.
Jimin "Gidiyoruz"
"Of, siz gidin ben gelmiyorum" diyerek başımı tekrardan yastığa koydum.
Jimin "Neden" diyerek, bana daha da yaklaştı, hoy maşallah. 2. Biasım ile bu kadar yakın olmak.
Neden bana yaklaşıyor şuan, ben onu başkası ile shipliyordum. Kim bilir, benim bu düşüncelerimi duysa ne derler.
"Ne yapıyorsun Jimin?!"
Jimin "Neden diye sordum?"
"Biriyle buluşucam!" Diyerek, hemen koltuktan kalktım.
Jimin "Kiminle?!"
"Sana ne?!' diyerekten hemen odadan çıktım, ve daha sonra şirketten çıkıp arabaya bindim.
Neden arka kapıdan, çıkmadığımı sorguluyorum.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
İstenmeyen Üye || PJM
FanfictionHina, gruba girdiği andan itibaren psikolojik şiddete maruz kalmıştı. Hem üyeler tarafından, hem de hayranlar. #1 - Bts #1 - Bangtan #1 - Army #1 - Jhope Okumayın amk boşverin. Geçin gidin. Ben utanıyorum. Okunma olmasa saniyesine sileceğim bir fic.